Gündem
  • 12.4.2005 09:50

CHP, MHP VE DYP İLE AYNI KULVARDA MI YARIŞIYOR?

DERYA SAZAK-MİLLİYET Sol ve milliyetçilik Türkiye''de yükselen ''milliyetçi dalga'' ile sol söylem arasındaki yakınlaşmayı irdeleyen makalesinde (Radikal İki, 10 Nisan Pazar) Prof. Fuat Keyman''ın 1968-1980 döneminden farklı olarak bugüne ilişkin değerlendirmeleri çarpıcıydı: Keyman, ulusalcılığı Türkiye''de solun tarihsel olarak tanımlayıcı bir öğesi saymakla birlikte, 1968-1980 solunu bugünkü ''milliyetçi-ulusalcı'' çizgiden ayrıştıran noktaları şöyle sıralıyor: (a) Sol-devlet ilişkisi, (b) Sol-kimlik ilişkisi, (c) Sol-sosyal adalet ilişkisi. Sol düşünce, Keyman''ın da belirttiği gibi, ''hem dün hem de bugün, emperyalizm ve küreselleşme gibi hegemonik ve güçlü aktörler karşısında eleştirel ve ulusalcı bir söylem kullandı.'' Yakın tarihle ilgili bu saptamaya, Türkiye''nin Sovyetler''e karşı ABD''nin ''ileri karakolu'' gibi görüldüğü dönemdeki solun ''bağımsızlık'' yanlısı karakterini de eklemek ve bunu Cumhuriyet''in kuruluşuna kadar götürmek gerekiyor. Mustafa Kemal''in, ''Bağımsızlık benim karakterimdir'' ilkesi, CHP''den TİP''e uzanan 1960''ların özgürlükçü sol akımlarınca da benimsenmiştir. 68 kuşağı hareketlerinde ''bağımsız Türkiye'' temel slogan olmuştur. Ancak bağımsızlık ve antiemperyalist söylemin yanında solun, sınıfsal olarak ''düzen''le meselesi de öne çıkmış, ideolojik olarak ''sol'' devleti temsil eden muhafazakâr siyasi yapılanma karşısında ''ilerici'' çizgide konumlanmış, demokrasi ve özgürlükleri savunmuştur. Fuat Keyman, bugünkü solu yorumlarken, ''yüzünü topluma değil, devlete dönmüş, sosyal adalet sorunlarıyla değil, güvenlik ve egemenlik süreçleriyle ilgilenen, Türkiye''yi demokratikleşme temelinde değiştirmeyi ve dönüştürmeyi değil, var olan devlet merkezci sistemi dünyaya karşı korumayı amaçlayan milliyetçi-ulusalcı bir sol ideoloji''nin varlığına işaret ediyor. Keyman''a göre bu şekillenme bugün solun diğer ''milliyetçi aktörler''le ortak hareket edebilmesini olanaklı kılıyor. AKP karşısında, CHP''yi de DYP ve MHP ile aynı kulvarda yarışırken görüyoruz! ''''Bugünkü yapısı ile sol ve taşıdığı milliyetçi-ulusalcı söylem, demokratikleşmeyi taşıyan, küreselleşme sürecinin adaletli ve barışçıl bir yapıya dönüşmesine katkı veren bir aktör konumunda değil. Aksine, küreselleşmeyi ve IMF programını eleştirirken, Türkiye''nin Avrupa entegrasyonunu ve demokratikleşme sürecini eleştirirken, alternatif bir ekonomik program üretmeyen, alternatif ve demokratik bir Türkiye vizyonu yaratmaya çalışmayan, sosyal adalet alanını ikincil önemde gören ve güvenlik ideolojisi temelinde var olanı devlet-merkezci siyaseti korumaya çalışan bir milliyetçi-ulusalcı sol var karşımızda.'''' Keyman''ın görüşleri tartışılır. Ancak bu gidişle ''Solsuz bir parlamentoya, demokrasiye'' sürüklendiğimiz gözüküyor. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:52

İLGİLİ HABERLER