Gündem
  • 12.4.2005 09:49

DEVLET GÜÇLERİ TRABZON''DA ACZ İÇİNDE!

MEHMET YILMAZ-MİLLİYET DEVLET GÜÇLERİ TRABZON''DA ACZ İÇİNDE Trabzon''da bildiri dağıtan gençlere yönelik linç girişiminin sorumlularının takip edilmemeleri ve ''''korunmaları''''nın nelere yol açabileceğini pazar günü yine Trabzon''da gördük. Olayların bu noktaya gelmesinin baş sorumluları hiç kuşku yok ki Trabzon''daki devlet görevlileridir. İki nedenle: İlk saldırıdan sonra saldırganların değil, saldırıya uğrayanların gözaltına alınmaları.. Linç girişiminin elebaşlarının kimler olduğu açıkça belli olduğu halde onlar hakkında hiçbir kovuşturma yapılmaması ve bu kişilerin adeta ''''cesaretlendirilmeleri''''.. İkincisi; Trabzon Emniyet Müdürlüğü, pazar günü aynı dernek üyelerinin olayı protesto eden bir bildiri dağıtacağını önceden bildiği halde gerekli önlemleri almadı ve saldırganların bir kez daha aynı girişimde bulunmasına zemin hazırladı. İtiraf gibi savunma Söz konusu derneğin üyelerinin dağıttıkları bildiriler ve dile getirdikleri görüşler nedeniyle Emniyet güçlerine pek de sempatik gelmediklerini biliyoruz. Ama böyle bir durumun, Emniyet görevlilerinin asıl işlerini ihmal etmelerine bir gerekçe teşkil etmemesi gerektiğini de biliyoruz. Emniyet Müdürü''nün olaylardan sonra gazetelere yansıyan sözleri şöyle: ''''Açıklama yapılacağını bir gün önceden haber aldık. Yanlış olacağını TAYAD''lılara anlattık ama ısrar ettiler..'''' Öyle bir savunma ki sanki itiraf gibi.. ''Yanlış'' belli Emniyet Müdürü''nün sözlerinden şunu anlıyorum: TAYAD''lıların basın açıklaması yapmalarında yasal bir sakınca yok. Eğer olsaydı, bir gün önceden haber alınmış yasadışı bir eylemin neden önlenmediğini sormamız gerekecekti bu kez.. Emniyet Müdürü, TAYAD''lılara ''''açıklama yapmanın yanlış olacağını'''' söylemiş. ''''Yanlış''''ın ne olduğu belli: Demokratik bir hakkın kullanılması! Türkiye''de demokratik hakların kullanılması ne zamandan beri ''''yanlış'''' bir eylem olarak nitelendiriliyor? Öte yandan Emniyet Müdürü eylemin ''''yanlış'''' olduğunu söylediğine göre, yeni bir provokasyonu, bir saldırı olasılığını da biliyor, bilmiyorsa bile tahmin ediyor olmalı.. Demokrasinin gereği O zaman sormamız gereken soru şu: Neden demokratik bir hakkın kullanımını sağlamak için gerekli önlemler alınmadı? Neden saldırganlar olaydan sonra yakalanmadı ve çekip gitmelerine izin verildi? Olay, neresinden bakarsanız bakın devlet güçlerinin Trabzon''da bir acz içinde olduğunu gösteriyor. Hepimizin şunu kabul etmesi gerek: Bazı görüşleri beğenmiyor olabiliriz. Bazı görüşlerin ülkemiz için tehlikeli olduğunu düşünebiliriz. Bu son derece doğal.. Açık-demokratik bir toplumda bunların hepsinin bir arada var olabileceğini ve hatta olmaları gerektiğini kabul etmeliyiz. Bu görüşlere karşı mücadeleyi, fikirlerin tartışıldığı alandan, şiddet düzlemine çektiğimiz zaman, bundan zarar görecek olanlar sadece karşı görüşte olanlar değildir.. Zararı en genel tanımıyla ülkenin demokratik düzeni görecektir. Failler bulunmadan.. Emniyet yetkililerine düşen görev yasaların uygulanmasıdır. Tüm vatandaşlara eşit olarak! Devlet görevlilerinin bu eşitliğe dikkat etmediği durumların sadece kargaşa ve şiddet doğuracağını bir kez daha gördük. Trabzon''da her iki saldırının da failleri yakalanıp mahkeme karşısına çıkarılmadan, kimse ''''Valiyim'''' ve ''''Emniyet Müdürüyüm'''' diye ortalıkta dolaşmamalı.. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:52

İLGİLİ HABERLER