
CHP'DEKİ GÖRÜŞ AYRILIĞINI ORTAYA ÇIKARAN MAKALE!..
Gürel, kararın özüne pek çok milletvekili arkadaşının pozitif baktığını söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın Türkiye ile AB’nin tam üyelik müzakerelerine başlaması konusunda, ‘Ben zorla sevinemem’ diyerek eleştirel tavır almasına rağmen, CHP’nin İstanbul Milletvekili Zeynep Damla Gürel, bir gazetede çıkan makalesinde AB sürecine tam destek verdi. Gürel, makalesinde şöyle dedi:
‘Müzakere sürecinde yaşananlar, kararın özünde taşıdığı anlamı asla gölgelememeli. 3 Ekim hiçbir şeyin Türkiye için eskisi gibi olmayacağı, olamayacağı bir geleceğin başlangıcıdır. Türkiye için cumhuriyet tarihinin belki de en büyük yol ayrımıdır. CHP olarak bize çok görev düşüyor. Çünkü müzakerelere başlanılmasından sonra konu artık partilerüstü bir konuma geldi.’
Gürel, Radikal Gazetesi’nde dün yayınlanan ‘3 Ekim’in tarihi önemi’ başlıklı makalesinde şu görüşlere yer verdi:
ÖNEMLİ DÖNEMEÇ
Alınan kararlar içerik açısından Türkiye’nin beklediği, umduğu kadar iyi olmamış ve alınış biçimi Türkiye’nin hak ettiğini düşündüğü kadar güzel olmamış dahi olsa; özü itibarıyla 3 Ekim 2005 tarihinde Türkiye 42 yıldır sürdürmekte olduğu yolculuğunda önemli bir dönemeçten daha geçmiş ve ‘AB’ye aday ülke’ konumundan, ‘AB ile tam üyelik müzakerelerine başlamış olan ülke’ konumuna gelmiştir.
EN BÜYÜK YOL AYRIMI
3 Ekim 2005 tarihi artık hiçbir şeyin Türkiye için eskisi gibi olmayacağı; olamayacağı bir geleceğin başlangıcıdır. Türkiye için cumhuriyet tarihinin belki de en büyük yol ayrımıdır. Bu yol ayrımı Türkiye’nin cumhuriyetin kuruluşunda yaptığı tercih doğrultusunda artık dönüş olmayan bir geleceğe doğru yol almasıdır.
AVRUPA’NIN KARARI
Bu Avrupa basınında da yer aldığı gibi bu belki de son 50 yılda Avrupa’nın aldığı en önemli kararlarından biri hatta birincisidir.
TAKILIP KALMAYALIM
Bu gelişmeler neticesinde ne, niçin, nasıl geliştiği noktasına takılıp kalmaktansa, hep birlikte ileriye bakmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye’deki sosyal demokratlara da müzakereler sürecinde çok kritik görevler düştüğü inancını taşıyorum.
CHP’YE DÜŞEN
Bu aşamada CHP’ye de önemli görevler düşüyor. CHP kendisinin de çok büyük payı olan ve parlamentonun iradesi doğrultusunda gerçekleştirilen reformların Türkiye’yi nasıl değiştirdiğinin aktarılmasında önemli bir rol üstlenmelidir. CHP ayrıca bir müzakere izleme ekibi oluşturmalı ve müzakerelerde gündeme gelecek konularda bütün hazırlığını tamamlamalıdır.
PARTİLERÜSTÜ KONUM
Unutulmamalıdır ki Türkiye’nin AB politikası özellikle de müzakerelere başlanılmasından sonra artık partiler üstü bir konuma gelmiştir. Bu politikadaki devamlılık esasına göre önümüzdeki dönemde gerek iktidarda gerekse ana muhalefette olsun CHP en aktif rolü üstlenmelidir. CHP bu potansiyele sahip bir partidir ve CHP gerek iktidardaki, gerekse muhalefetteki diğer bütün partilere ve kamuoyuna bu alanda çok önemli katkı yapabilir.
GÖRÜŞ AYRILIĞI YOK
Yazısıyla ilgili Hürriyet’e bilgi veren Gürel, CHP Lideri Deniz Baykal’la görüş ayrılığı olmadığını, parti içinde birçok milletvekilinin de kendisi gibi düşündüğünü zannettiğini söyledi. Kararın kendisi değil, alınış biçimiyle ilgili sorun olduğunu kaydeden Gürel şunları söyledi:
‘Ben öz ve içerik olarak yazımda olayı ikiye ayırmak istedim. Birçok milletvekili arkadaşım da benzer düşünüyordur. Ama bu bir görüş ayrılığı değil, partinin doğası gereği zaten böyle düşünüyorlardır. Sayın Genel Başkan’ın da eleştirilerinde bu noktaya vurgu yaptığı kanaatindeyim, yani kararın kendisinden ziyade alınış biçimini ve karşılaşacağımız sıkıntıların üzerine vurgu yaptı. Belki onun için böyle algılandı. Kararın özüne pek çok milletvekili arkadaşımızın pozitif baktığını düşünüyorum.’
/Ümit Çetin - Hürriyet
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:55