Bekleyin, daha neler olacak neler
SEVGİLİ okuyucularım, önce size bir bilgi vereyim. Dünkü yazımda bir gazeteciden söz etmiştim. Abdullah Öcalan'ın avukatlarıyla görüşmüş, kendisine selamlarını iletmiş ve şöyle demişti:
‘‘Genel af 2004'te AB'den müzakere tarihi alındıktan sonra gündeme gelecek, işler yoluna girecek. O zaman Öcalan'ın affı da gündeme gelecek. Hem de çok kısa sürede bunu söyleyecekler. O zaman ben de bırakın (onu affedin) diyebileceğim. Siz kendisine selamlarımı söyleyin. Deyin ki çıktığınızda ilk ropörtajı o (gazeteci kendisi için söylüyor) yapmak istiyor. Çok güzel bir şey olur eminim. O günler olacak. Ben çok umutluyum.’’
Bu sözleri Öcalan'ın avukatlarına hiç sıkılmadan söyleyen gazetecinin Mehmet Ali Birand olduğu dün ortaya çıktı. Kendisi de bunu doğruladı.
Mehmet Ali Birand'a ‘‘aferin’’ diyor, kendisini kutluyor (!) ve başarılarının devamını diliyorum!
Daha diyecek çok şey var da, bu kadarla yetiniyorum!
* * *
AB Türkiye'ye 2004 yılında müzakere tarihi verir mi? Her şeyi onların uğruna yakıp yıktık. Askeri devre dışı bıraktık. MGK'yı neredeyse iptal ettik. Bölücülük propagandası artık serbest. Bundan sonra Türkiye'de ‘‘biz Kürt devleti kurup sizden ayrılmak istiyoruz, yaşasın Kürt devleti’’ diye propaganda yapmak serbest.
Bunca ayakçılık ve kıyakçılıktan sonra AB tarih vermezse ayıp eder!
Zaten Avrupa gazeteleri de ülkemizde olanları sık sık gündeme getiriyor, ordunun devre dışı bırakıldığını yazıyor.
Bu iş elbette bu kadarla kalmayacak. Her şey sırayla! En kısa zamanda Abdullah Öcalan'ın affedilip salıverilmesi gündeme gelecek.
İçimizdeki hainlerin de desteği ile Türkiye'ye büyük baskı yapılacak.
Bugün iktidarın aldığı kararlara alkış tutanlar, o zaman ‘‘onu bırakalım, tahliye edelim’’ feryadına başlayacaklar.
Medyadaki entel-liboş-dönek-hain korosu bu doğrultuda bastıracak.
* * *
Bazı gerçekler, karşımıza adım adım çıkarılıyor. Bazı konulara hazırlıklı olmamız gerektiği anlaşılıyor.
PKK'nın Almanya'da yayınlanan gazetesi, haftalardan beri Türkiye'ye posta koyuyor.
Eğer Abdullah Öcalan'ı da kapsayacak genel bir af çıkarılmazsa, terör eylemlerinin yeniden başlatılacağı bu kez açıkça yazılıyor.
Türkiye resmen tehdit ediliyor.
Silahla, terörle.
Bu gazete ve Avrupa'da yayınlanan benzerlerinde Türkiye'nin doğu ve güneydoğusundan Kürdistan diye söz ediliyor.
Biz burada Almanya'dan Prusya diye söz etsek Almanlar gocunmaz mı?
Dahası var:
Burada bu konuyu defalarca gündeme getirdim. Almanya, kendi sınırları içinde böyle bir yayın organına nasıl izin veriyor?
Bu terör örgütü her gün bunlar aracılığı ile Türkiye'yi silah ve terörle ve açıkça tehdit ederken, Almanya bu olaya nasıl göz yumuyor?
AB ilkelerinde terör, silah, tehdit var mı?
Bildiğimiz kadarıyla yok!
Ama işin içinde biz olunca, Türkiye olunca, demek ki ortada AB ilkeleri falan kalmıyor.
AB sadece Türkiye ile oynuyor. Bizi istediği raya oturtacak, hele müzakere tarihi verirse isteklerini bir bir sıralamaya başlayacak.
‘‘Abdullah Öcalan'ı serbest bırakın. Aksi takdirde AB üyeliğiniz gerçekleşmez...’’
Ve şu gidişe baktığımızda, hiç utanmadan ve hiç sıkılmadan, biz bunu da yapacağız.
Aynı AB değil miydi son Irak Savaşı öncesinde resmen açıklama yapıp ‘‘Kuzey Irak'a Türk askeri girerse AB üyeliğini unutun’’ diyen!
Biz bunu kuzu kuzu, uysal bir çocuk gibi yiyip yutmadık mı!
Bir şeyi iyi bilelim. Türkiye bunların elinde bir oyuncak olacak. Ulusal çıkarlarımız, Türk milletinin manevi değerleri ayaklar altına alınacak.
Mehmet Ali Birand bu oyunun taaa göbeğinde, başrolünde! Öcalan'ın avukatlarına o sözleri boşuna söylemiyor.
Bekleyin, daha neler göreceğiz neler!
Abdullah Öcalan'ı tahliye etmeye de razı olun! İçimizden bazıları onu belki AB ilkelerine sığınıp ‘‘ulusal kahraman’’ bile ilan edecek.
Mide ilaçlarınızı şimdiden hazırlayın, hazmı kolay olsun!
Emin Çölaşan
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:26
