Yaşam
  • 25.5.2002 09:11

CÜNEYT ÜLSEVER, ODASINI BASTIĞI HOCASINDAN 28 YIL SONRA ÖZÜR DİLEDİ

KAYNAK : Haber Vitrini İSTANBUL- Boğaziçi Üniversitesi kurucu rektörü Prof. Dr. Aptullah Kuran’ın, rektörlük işgallerinin moda olduğu 1974 yılında odasını basan öğrenci grubunun lideri Cüneyt Ülsever, 28 yıl aradan sonra hocasından özür diledi. 1971–1979 yılları arasında, öğrenci olaylarının en yoğun olduğu yıllarda üniversitede görev yapan, Prof. Dr. Aptullah Kuran geçen ay vefat etti. Boğaziçi Üniversitesi Mezunları Derneği’nin aylık dergisi Boğaziçi’ne, gecikmiş bir özür dilekçesi yazan Dr. Ülsever, “Yaşarken hocamdan helallik isteyemedim. Bundan duyduğum pişmanlık sebebiyle bu dilekçeyi şimdi kaleme aldım.” dedi. Ülsever’in dilekçesi, ‘Affet bizi hocam. Vallahi niyetimiz kötü değildi’ başlığını taşıyor. “23.04.1974 tarihinde yazılmış olması gereken, 23.04.2002 tarihli özür dilekçesidir.” notunu da yazıya düşen Ülsever, dilekçeyi ‘eski çete başı’ sıfatıyla imzalamış. Olayın gerçekleştiği tarihte üniversite son sınıf öğrencisi olan Ülsever, devrimci öğrencilerin liderliğini yaptığı o dönemi şöyle anlatıyor: “O dönemde üniversitelerde rektörlük işgalleri modaydı. Basanlar da hep solcu öğrencilerdi. Biz de bu modaya kapıldık ve rektörün odasını bastık. Üç dört arkadaş sekreterlerin engelleme çabasına rağmen odaya girdik. Rektör o sırada yoktu. Baskını duyunca hemen geldi.” Ülsever, rektörün odaya giriş anını şöyle dile getiriyor: “Rektör odaya girdi ve biz hep birlikte ayağa kalktık. Önümüzü ilikledik. Benim üzerimde siyasi bir sembol olan parke, ayağımda askeri botlar vardı. Sakallıydım ve Che Guevera’ya özeniyordum. Türk solunun vazgeçilmez hastalığı olan asker özentisi o dönem bizde de vardı.” ‘Hoca bize çay ikram etti’ Rektörün kendilerini son derece yumuşak bir şekilde karşıladığını kaydeden Ülsever, “Bize ne istediğimizi sordu. Biz de kendisine devrimci taleplerimiz olduğunu söyledik. Bütün söylediklerimizi not alıp ilgileneceğini söyledi. İlk talebimiz ise bugün halen ne demek olduğunu anlayamadığım, ‘devrimci ruhun korunması’ idi.” diyor. Ülsever, rektörün kendilerine çay ikram ettiğini, bu tavrın bütün hedeflerini altüst ettiğini şöyle aktarıyor: “Benim tek derdim rektörden dayak yemek ve polis zoruyla odadan çıkarılmaktı. Böyle olsaydı çok meşhur olacaktım, eylem amacına tam olarak ulaşacaktı. Ancak rektör sanırım bunu anladı ve yumuşak davranarak bizim bütün hayallerimizi yıktı. Bizim en büyük derdimiz önemli adamlar olarak ciddiye alınmaktı. Rektör de bizi ciddiye alınca söyleyecek başka söz kalmadı ve bütün gardımız düştü.” Cüneyt Ülsever rektör ile helalleşmenin bu kadar geç kalmasını kendi ihmaline bağlıyor. Prof. Kuran ile bir türlü helalleşemediğini vurgulayan Ülsever, “Aradan 28 yıl geçti ve hocam vefat edince benim aklım başıma geldi.” şeklinde konuşuyor. (Zaman) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:57

İLGİLİ HABERLER