DEHAP'LI BELEDİYE HAKKARİ'Yİ ÇÖPLÜĞE ÇEVİRDİ

27 Eylül 06- SAYGI ÖZTÜRK

 "BELEDİYE'YE UYARI GEREKİYORDU"

Hakkari'de 2 dönem Belediye Başkanlığı yapan ve halen bu ilde yaşayan Abdurrahman Keskin, "Hiç bir dönemde Hakkari'de temizlik, bugünkü kadar ihmal edilmemişti. Belediye hizmetleri adeta bırakmış durumda. Devletten, nüfusuna göre pay almasına, yeterli araç ve personeli bulunmasına rağmen hizmetler durma noktasında. Asker, belediyeye görevini hatırlattı. Belediyeye böyle bir uyarı gerekiyordu" diyor.

SAYGI ÖZTÜRK

Hakkari adeta gözden çıkarılmış, yatırım yönünden unutulmuş bir ilimiz. Bu kentimiz adını daha çok terör olaylarıyla duyuruyor. Bakıyorsunuz Şemdinli ayaklanmış, ardından olaylar Yüksekova’ya sıçramış. Çukurca’da. Astsubayımızın evinin basılıp eşinin gözleri önünde şehit edilişi manşetlere taşınmış. Hakkari’nin bir gün temizlik hizmetlerinin yapılmaması yüzünden gazetelere manşet olabileceği belki kimsenin aklından bile geçmemişti.

Eskinin DEHAP’lı, şimdinin DTP’li belediye başkanları “Devlet bize yardım yapmıyor” deyip hizmetleri adeta sermiş durumdalar. Hayır öyle değil. Devlet, bir başka belediyeye nüfusuna göre ne kadar yardımda bulunuyorsa, bölge  ayrımı olmadan tüm belediyelere aynı ölçüde yardım yapıyor. Ancak, Türkiye’de başarısızlığın, hizmet götürmemenin mazereti DTP’li belediyelere göre “Devletin para vermemesi” oluyor.  

HAKKARİLİ ESKİ BAŞKANA SORALIM

Hakkari’nin ne kadar ihmal edildiğini daha önce Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet  Şen’den dinlemiştim. Hakkari’nin ne barajı, ne eğitim fakültesi işi çözülüyor. İhalelerle ilgili hiç iyi şeyler söylenmiyor. Bunu bir başka gün sizlerle paylaşacağız.

Hakkari’nin hep terörle manşetlere çıkıyordu, bir gün çöplerin toplanmaması yüzünden manşetlere oturabileceğini doğrusu biz de düşünmemiştik. Orada yaşayan hangi mesleğin mensubu olursa olsun vergisini ödediğine göre belediye hizmetlerinden de en iyi bir biçimde yararlanmak ister. Çöp gibi sağlığı yakından ilgilendiren bir konuda herkesin duyarlı olması gerekir. Yöre halkı çekindiği için belediyeye karşı koyması mümkün değil. İşte bu görev de Hakkari’de görevli askerlere, onların çocuklarına düştü.

Hakkari’yi Hakkari’liden dinlemek lazım. Ben de öyle yaptım.  CHP’den 1977-1980 ile 1994-1999 dönemlerinde Hakkari Belediye Başkanlığı yapan, şimdi ilinde gazete yayımlayan Abdurrahman Keskin’i aradım. Bazıları, Keskin’in sözleri için “Şimdiki başkanı kıskanıyor” diyebilir. Ancak, Keskin’in belediye başkanlığı için bir düşüncesi yok. O yüzden sözleri kimse farklı yöne çekmemeli.

Şehir içi yolların yapımı belediyenin görevi olmasına rağmen Hakkari eski Valisi Erdoğan Gürbüz döneminde, Hakkari’nin kilit taşları özel idare tarafından döşettirilmişti. Bugün DTP’li belediyelerin yol, temizlik, içme suyu konularında önemli bir proje ortaya koyamadığı da bir gerçek. Dahası, başkanlar ilinde, ilçesinde değil, genelde yurtdışında bulunuyor. Yani belediyenin paralarının yerinde kullanılmadığı yolunda yaygın bir kanaat oluştu.

“TEMİZLİK İŞLERİ DURMA NOKTASINDA”

Hakkari eski Belediye Başkanı Abdurrahman Keskin’le konuşuyoruz. “Başkan” gözüyle, Hakkari’nin durumunu telefonda anlatıyor:

“Hakkari'de temizlik hizmetleri durma noktasında. Caddeler, sokaklar, her tarafta dağ gibi çöp birikiyor, bunlar günlerce durduktan sonra ancak alınıyor. Belediyenin 400'e yakın personeli var. Bu kadar personeli olan belediye, temizlik hizmetlerini çok rahat yapabilir. Belediye, devletten kendisine düşen hissesini nüfusuna göre alıyor. Yani temelde parasızlık yatmıyor. Hakkari belediyesi temizlik işlerini aksatmanın ötesinde, adeta yapmıyor.

TEPKİ KONULAMIYOR: Burada, DTP'lilere daha fazla ilgi gösterildiği için halk belediyesinden bir şey beklemiyor, sadece kendilerini temsil ettiğini gündeme getiriyor. Dolayısıyla, belediye hizmetlerinin yetersizliğine halk tepki gösteremiyor. Kentleşmenin gereklerini bilen az sayıda insanın tepkisini ise belediye duymuyor. Temizlik hizmetlerini yeterince yapmayan başkanlarla ilgili Belediye Yasası'nda her hangi bir hüküm yok. O nedenle, belediyle başkanları kendilerini vicdanen sorumlu tutması gerekirken, kendi arzularına bırakıyorlar.    

“BURADA GÜNDEME BİLE GELMEDİ”

 Askeri birlikten lojmanlara gidilirken Yenimahalle ve Bulak mahallesinden geçiliyor. O güzergahta, gerçekten çok berbat. Askerler 'Siz yapmıyorsanız biz yapalım' deyip çöp toplamışlar. Pazar günu olması, ramazan olması nedeniyle askerlerin çöp toplaması burada çok da dikkat çekmedi. Yani, basında yer aldığı kadar Hakkari'de bu konu gündeme gelmedi, o kadar yankı bulmadı.

HİZMETİ BIRAKMIŞLAR:  Hakkari'nin de içinde bulunduğu bazı belediyeler hizmeti bırakmış durumda. Bunu herkes de biliyor, görüyor. Temizlik diye, yatırım diye bir şey yapıldığı yok. İşsizlik had safhada. Belediye başkanına, kendi partilerinden de ciddi bir soğukluk var. AKP'nin de Hakkari için yaptığı bir şey yok. Boşaltılmış köylerin yolları yapılıyor. Fakat köye dönen yok. Halk şehir merkezinde devletin sırtında tüketime alışmış durumda.

KÖMÜR, AŞEVİ Burada vatandaşlar Sosyal Yardımlaşma Vakfı'ndan ne kadar para alabilirimin, Devletten kömür yardımı nasıl alabileceğini düşünüyor. Aşevi, kömür yardımı devletin övüneceği bir şeyler değil. Ancak AKP'de bununla övünüyor. İnsanları işsiz, aşsız ortada bırakmışız, onlar da kömür için, aş için devletin eline bakıyor. Çocuklara nasıl leblebi, şeker alacağım diye uyutuluyorsa, AKP'de Hakkari halkını kömür yardımı, yemek yardımı yapacak diye uyutuyor.

PATLAMA NOKTASI: Her gün 300 kişi vakıftan 50 milyon alabilmek, kömür alabilmek için hükümet binasına gidiyor. Büyük sıkıntı var. Hakkari tam anlamıyla patlama noktasında. Ekonomik bunalım var. Üniversiteye giremeyen gençlerimiz var. Memurluk sınavlarında Hakkarili aleyhine durum var. İstanbul'daki liseyi bitiren öğrenci ile Çukurca lisesini bitiren öğrencinin aynı yarışta yer alması doğru olmuyor.

GÖREVE ÇAĞIRDI Askerlerin çöp toplaması ve belediyeyi göreve çağırmasına halk olumlu bakıyor. Görevini yapmayan belediyeyi asker göreve çağırmış oldu. Bir siyasetçi olarak tabii ki askerin bu görevi değildi. Ancak bu kadar ihmal edilen bir göreve de uyarı gerekliydi. Hiç bir dönemde çöp toplanması bu kadar ihmal edilmemişti.

Köyünden, mezrasından uzaklaşmış, Hakkari’nin ortasında perişanlığı yaşayan sade vatandaşımızın temizliği düşünecek hali yok. İşte, yöre halkı adına belediyeye bazı görevleri olduğu anımsatıldı. Asker de bu vatanın evladı olduğuna, orada yaşadığına göre belediye bir görevini hatırlatmış oldu. Başkan, ne varda bunda kızacak…