
DEL BOSQUE'DEN ASKERİ KARARLAR
Lucescu döneminde sakatlık bahanesiyle kaytaran futbolcular, aynı cesareti gösteremiyor. Önce kondisyonerden, ardından doktordan rapor almak zorunlu. İspanyol hoca, malzemeleri futbolcuya zimmetliyor, kaybedenden 100 dolar alıyor.
BEŞİKTAŞ’ta yeni teknik direktör Vicente Del Bosque ile birlikte değişim rüzgarları da esmeye başladı. Siyah beyazlılarda, hem futbol takımı, hem de yönetimin çalışma sistemi değişti. Geçmiş yıllarda sezon öncesi yapılan yurt dışı kampları kısa tutulurdu. Bu kez 18 günlük uzun bir maraton ve üç etaptan oluşan zorlu turnuva maçlarında terledi Beşiktaşlı futbolcular...
Başkan Demirören ve yönetiminin kadroya dahil ettiği 11 yeni transferle birlikte sayıları 27’ye ulaşan futbolcu ordusu, 18 günlük Avusturya ve Almanya kamplarında İspanyol hocanın gözüne girebilmek için adeta birbirleriyle yarıştı. Futbolcular 3 etaptan oluşan Alpen Cup’taki performanslarıyla göz doldurdu.
Siyah beyazlı takımın bu uzun süreli yurt dışı kampı, adeta seçme niteliği taşıyordu. Formanın aslanın midesinde olduğunu kavrayan futbolcular, teknik direktör Vicente Del Bosque’nin söylediklerini harfiyen yerine getirmek için büyük bir çabanın içerisindeydi. Beşiktaş’taki değişim bu kampta hemen göze çarpıyordu. Mircea Lucescu döneminde futbolcuların birçoğu sakatlıklarını bahane edip antrenmanlardan kaçardı. Şimdi ise aynı cesareti gösteremiyor.
Neler değişti?
Sakatlığı olan bir futbolcu, doğrudan teknik direktör Del Bosque’nin yanına gidemiyor.
Sakat futbolcu önce kondisyonere görünüyor, ardından kulüp doktorundan rapor alıyor.
Sabah kahvaltıları saat 09.00, öğlen yemekleri saat 13.00, akşam yemekleri saat 21.00’de hep birlikte yeniyor.
Antrenman malzemeleri ve formalar futbolcuya zimmetli. Kaybeden futbolcu ceza alarak 100 dolar ödüyor.
Futbolcular izin günlerinde bile en geç saat 21.00’de tesislerde bulunmak zorundalar.
Hiçbir futbolcu, takım arkadaşları hakkında ileri-geri konuşup, yorum yapamıyor.
Oyuncular, antrenmanlarda antrenörlerin istekleri dışında hareketlerde bulunamıyorlar.
Beşiktaş’ta idmanlar bir eğlence havasında geçiyor. Futbolcular izinli günlerinde bile çalışmak için can atıyor.
Antrenmanla dinlendiriyor
Her futbolcusuna eşit mesafede yaklaşan İspanyol hoca, disiplinden asla taviz vermiyor. Yorucu geçen idmanların ardından farklı yöntemlerle oyuncuların diri kalmalarını sağlıyor.
BEŞİKTAŞ’ta 1,5 aydır görev yapan Del Bosque, ilk olarak kendisine gerekli olan Türkçe kelimeleri öğrendi. ‘Günaydın, merhaba, koş, iyi akşamlar, haydi antrenmana, haydi otobüse, yemek saati, afiyet olsun’ gibi sözcükleri öğrenmek İspanyol hocanın yalnızca 1 gününü aldı. Peki Del Bosque nasıl bir insan? İşte İspanyol hocanın bilinmeyen özellikleri...
Basın mensupları ile diyaloğu mükemmel. Herkese eşit mesafede. Basının verdiği yemekte özel hayatından futbol yaşamına herşeyi konuştu. Ancak antrenman başladığında ciddi bir görünüm sergiliyor.
Futbolcuları arasında ayrım yapmıyor. İspanyol hocanın gözünde, takımın yıldızı Sergen ne ise genç Serdar Özkan da aynı değere sahip. Her futbolcuya eşit mesafede yaklaşıyor.
Toplantılarda futbolcular hakkında düşüncelerini açıklarken ısrarla isim vermekten kaçınıyor. Tüm futbolcuları övüyor.
Yönetim kurulu ile ilişkileri mükemmel. Tüm istekleri yerine getiriliyor. Futbol Şube Sorumlusu Kıvanç Oktay ile herşeyini paylaşıyor.
Futbolcuların antrenmanlarda yorulduğunu gördüğü zaman farklı yöntemler üzerinde duruyor. Oyuncularını neşelendirmek ve istekli hale getirmek için, hentbol, basketbol ve ayak tenisi oynatıyor, yorgunluklarını unutturuyor.
Boş zamanlarında tenis oynuyor. Yardımcıları ile tenis müsabakaları düzenliyor. Spor direktörü Erdil Arpacı ve Futbol Şube Sorumlusu Kıvanç Oktay ikilisi ile günde iki kez tenis maçı oynuyor.