Gündem
  • 28.12.2012 22:44

Derseniz ki 'Başkanlık hilafeti getiriyor' kusura bakmayın!

     Başbakan Erdoğan, TRT 1 ve TRT Haber ortak yayınında, ''Enine Boyuna'' adlı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
     ''Bu dönemde önemli icraatlar yaptınız. Sivil anayasa yapamamış olmak içinizi acıtacak mı, sizi rahatsız edecek mi-'' sorusuna Erdoğan, ''Bu beni çok da rahatsız etmez, çünkü bu bizim hizmetlerimizi ciddi manada artık engellemiyor. Hele hele bu 26 maddelik... Sembolik olarak üzer, ama hizmetimizi engellemez. Bu arzu ettiğimiz şekilde bitirilmiş olsaydı bu hizmetler çok daha seri, çabuk olabilirdi'' karşılığını verdi.
     ''Bazen öyle yasal çalışmalarda engellerle karşılaşıyoruz ki bu geliyor Anayasa'ya takılıyor'' diyen Erdoğan, Anayasa'nın sivil bir anlayışla yapılmış olması durumunda bu takılmanın olmayacağını, çok daha rahat, seri bir şekilde adım atma, karar alma imkanının doğacağını vurguladı.
     Hükümetteki 10 yılları içerisinde sıkıntıyı yasa maddelerinden çok insan unsurunda yaşadıklarını belirten Erdoğan, ''Yasalar ne kadar adil olursa olsun eğer insan aynı şekilde hareket etmiyorsa orada sıkıntı var. Ama yasalar ne kadar kötü olursa olsun eğer insan adil davranıyorsa orada da çözümü yakalarsınız'' dedi.
     ''Halk tarafından seçilen cumhurbaşkanı ile başbakanın iki başlılık oluşturabileceği tartışmaları var. Bu tartışmaların üzerine de siz başkanlık sistemi, partili cumhurbaşkanı yada yarı başkanlık sistemini önerdiniz ve komisyona da resmi bir öneride bulundunuz. O öneriniz çok tartışıldı, bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz-'' sorusuna Başbakan Erdoğan, şu cevabı verdi:
     ''Başkanlık sistemi nedir- Ülkem bunu tam manasıyla henüz bilmiyor. Bazı entelektüel kesim bunu biliyor, ama bir kısım entelektüel kesim inanın şu başkanlık sistemini dahi bilmiyor. Biz siyasetçilerin içinde bilmeyenler de kahir ekseriyettedir. Mesela parlamenter demokrasi ile başkanlık sistemini karıştıranlar var. Ne diyor- 'Başkanlık sisteminde parlamento yoktur' diyor. Kim bunu diyor- Bir siyasi partinin genel başkanı diyor- Böyle bir şey kullanılır mı- Başkanlık sisteminde parlamento olmaz olur mu- Bugün Rusya'da parlamento var. Amerika'da çift, iki... Ve üstelik de başkanı bayağı hesaba çekecek bir yapıdadır. Burada icabında başbakan bir hibede bulunabilir, yani bir helikopterdi, araç, gereçti... Bir yerlere hibe edebilir. O imkanı var, ama aynı şeyi Amerika'da yapamazsınız. Yani onun hibe edilmesi için kongreden geçmesi lazım. Onu da geçin bir büyükelçiyi başkan atayamaz, oradan geçirmesi lazım. Bizde böyle bir durum yok. Peki yok da niye böyle bir şey istiyorsunuz- Bu benim istemem olayı değil. İstiyoruz ki madem ileri demokrasi diyoruz o zaman halkın seçtikleri bu denetim mekanizmasını çok daha iyi çalıştırsın. Bu denetim mekanizması iyi çalışırken de biz diyelim Amerika'da bize göre neler doğrudur, neler yanlıştır bunların üzerine çalışalım. Rusya'da neler doğrudur neler yanlıştır üzerinde çalışalım. Fransa yarı başkanlık, neler doğru neler yanlış bunun üzerinde çalışalım. Bizim kendi gelenek ve göreneklerimizle bu işin uyumu çok önemli. Bu tartışılsın bu ülkede ve inanıyorum ki bu tartışıldığı sürece toplum bunları çok daha iyi hazmedecek, değerlendirmesini de buna göre çok daha iyi yapacaktır.''
    
     -''Hilafeti getirir diye bir şey yok''
    
     ''Kalkıp derseniz ki 'başkanlık sistemi hilafeti getirir', kusura bakmayın. Böyle bir şey yok, bununla yakından uzaktan alakası yok'' diyen Erdoğan, ''Bu hakikaten cehaletin ta kendisidir. Şu anda demek ki Amerika'da, Rusya'da, Fransa'da hilafet var. Böyle bir anlayış olabilir mi- Yanlış bir şey'' ifadesini kullandı.
     Türkiye'de başkanlık sisteminin tartışılmasına bile tahammül edemeyenlerin olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
     ''Peki niye tahammül edemiyorlar, onu söyleyeyim, orayı ben öğrendim. Çünkü bu sistem geldiği anda artık iki tane güçlü parti olacak ve bu iki güçlü parti ülkede temsil yetkisini halkından alacak. Bunu gördükleri için asıl rahatsızlık buradan geliyor. Belli bir anlayışla acaba ben bundan sonra tekrar iktidar şansı yakalayabilir miyim- Halbuki bu tür sistemlerde kontrol mekanizmaları iyi çalıştığı için sizden bir dönemde, iki dönemde netice alamadığı zaman halk sizi kenara koyuyor, öbürüne sen gel diyor. Böyle bir durum var bunu yaşamak lazım. Yaşamadığınız zaman bunu anlayamazsınız. Sandıksa, sandık yine önünüzde, parlamentoysa, parlamento da var. Millet adına parlamento kontrolü yapıyor. Bütün bunlar var. Ama bunu bırakalım da şöyle bir konuşalım tartışalım dahi diyemiyorlar. Sadece iki güçlü parti oluşacağı için bundan duydukları rahatsızlık sebebiyle.''
     ''Anayasadan bağımsız olarak sadece siyasal sisteme yönelik bir öneri sunma ihtimali var mı AK Parti'nin 2013 yılı için- Yani Anayasa çıkmıyor ama 2014'te cumhurbaşkanlığı seçimi olacak ve yetki karmaşası çıkma ihtimali var buna ilişkin-'' sorusuna Başbakan Erdoğan, şu cevabı verdi:
     ''Ben yetki karmaşası noktasında ona çok katılmıyorum. Ama çıkmaz da demiyorum. Biz sayın cumhurbaşkanımızla bu noktadaki uyumumuz yerinde çalışıyoruz. Ama bir önceki cumhurbaşkanımızla böyle bir uyumumuz yoktu, onu da çok açık net söylemek durumundayım. Burada kayıplarımızın olduğunu da söylemek durumundayım. Çünkü, 'yerindelik hakkı yürütmenindir' mesela dediği halde sayın cumhurbaşkanı yerindelik hakkını kullandığımız zaman ne yazık ki bunu engellemiştir. Birçok örneği var bunun. Yürütme yerindelik hakkını kullanamazsa bu ülkede nasıl icraat yapacak- Aynı şey erklerin birbirine müdahalesinde önümüze geldi. Mesela yargı, yasamaya müdahale etti, yargı aynı şekilde yürütmeye müdahale etti. Şimdi bunlar yapıldığı sürece milletin, ülkenin menfaatleri hep erteleniyor veya hiç yapılmıyor. Bunları da bizim süratle aşmamız gerekir.''
    
     -''Cumhurbaşkanı farklı bir gücü almış olacak''-
    
     ''Başkanlık sistemiyle ilgili Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na AK Parti tarafından sunulmuş bir teklif var. Bu teklif konusunda ne kadar katısınız- O teklifin içeriğini tartışmaya, gerekirse değişiklikler yapmaya, uzlaşmaya hazır mısınız-'' sorusuna Erdoğan, ''Ona açığız, onda bir sıkıntımız yok'' karşılığını verdi.
     ''O teklife ilişkin bazı eleştiriler var. Bunların tartışılmasına izin verilmiyor mu-'' sorusu üzerine Erdoğan, ''Hayır, öyle bir şey yok. Biz sadece bu sistemi tartışalım, konuşalım diyoruz. Çünkü onun bir defa başlığını duydukları anda zaten içeriğine girmeden daha başlıkta tıkanıyoruz. Tartışalım, konuşalım. Siz neyine karşısınız, neyine taraftarsınız- Ama daha baştan karşılar, diyorlar ki 'biz bunu tartışamayız', yaklaşım bu olunca o zaman da diyoruz ki kusura bakmayın'' diye konuştu.
     Erdoğan, ''Biz burada 325 milletvekilinin temsilcisi olarak 3 arkadaş bulunuyoruz ama bunun hesabını biz 325'i buraya taşıyan 21,5 milyona vermek zorundayız. Demez mi bize, biz sizi oraya boşuna mı gönderdik-'' dedi.
     ''2014'teki cumhurbaşkanı halk oyuyla seçilecek. En az yüzde 51, ama belki yüzde 60, 70'lerle gelecek. O zaman cumhurbaşkanının sahip olduğu yetkilerin yorumu ile hükümetin sahip olduğu yetkilerin yorumu konusunda nasıl bir manzara oluşur-'' sorusuna Başbakan Erdoğan, şu cevabı verdi:
     ''Burada şöyle bir noktaya doğru gelmiş bulunuyoruz; O cumhurbaşkanı adeta bir yarı başkanlık sisteminin cumhurbaşkanı gibi olacaktır. Mevcut anayasamızın içinde şu anda yürütmenin başı başbakan değildir, cumhurbaşkanıdır. Bakanlar kurulunu isterse toplar, isterse başkanlık eder. Bu, mevcut anayasamızda var zaten. Ama bugüne kadar kullanılmamış. Kullanılmadığı için de cumhurbaşkanlığımız böyle bir adımı atmamışlar, ama isterlerse bu hakları var, gelir bunu yaparlar. Böyle bir durum söz konusu. Bizim şu anda halk tarafından böyle bir adım atıldığında tabi ki cumhurbaşkanı çok daha farklı bir gücü almış olacaktır. Direk halkın getirdiği bir cumhurbaşkanı olacaktır. Parlamentodan geliş ile oradan geliş tabi ki daha farklı olacaktır. Belki o da şu anda gerçekleşemeyen bir anayasanın kapısını da açabilir. Böyle bir durum da o zaman söz konusu olabilir.''
     ''Sistem ağırlaşabilir, işlemez hale gelebilir tabi o açıdan da söyleyebilirsiniz'' denilmesi üzerine Erdoğan, ''Hayır, o yönden söylemiyorum. Tam aksine sistemin daha iyi çalışabilmesini o zaman yürütmenin de başı olarak cumhurbaşkanı sağlayabilir, böyle bir adım atabilir'' karşılığını verdi.
     ''Cumhurbaşkanlığından başkanlık sistemine gidiş daha mümkün olabilir'' denilmesi üzerine de Erdoğan, ''Onu kolaylaştırabilir'' dedi.
    
     -''Cumhuriyetçiler, demokratlar yapısının örneği''-
    
     ''Kafalara takılan soru Cumhurbaşkanlığı seçiminin kendisi nasıl olacak- Adaylar ne adına yarışacaklar, kampanyalarını nasıl yapacaklar- Ve sayın başbakan, aday olacak mısınız- sorusunu Erdoğan, şöyle yanıtladı:
     ''Olacağım veya olmayacağım şeyini söylersek, o ayrı bir tartışmayı getirir. Bugün tarih olarak 28 Aralık, önümüzde 2013 var, 2013'ten sonra 7 ay da orada var, 19 ay var. 19 ay benim görevim var. Nedir- AK Parti genel başkanı olarak ülkeme hizmet etmek. Ondan sonra bir süreç başlayacaktır, o süreçte cumhurbaşkanlığı adayları ortaya çıkacaktır. Bu adaylar noktasında şüphesiz partimin de adayı olacaktır, belki de adayları olacaktır. Bunları bilemem. Bunun dışında aynı şekilde siyasi partilerin adayları olacaktır. Bir defa şöyle bir süreç başlıyor orası ilginçtir; Partili aday süreci başlıyor. Partili aday sürecinin başlaması zaten bir yerde başkanlık veya yarı başkanlık sistemini getiriyor. Niye- Çünkü partili 20 kişi, bu 50, 100, 150 olabilir, parti der ki biz tamamımız imzayı atıyoruz, bu şekilde adayını gösterir, çıkar ve ondan sonra da kampanyada kendi adayına destek verir. Buna mani bir hal yok. Bu tabi neyi getirmiş oluyor- Bu bir yerde şu andaki cumhuriyetçiler, demokratlar yapısının bir örneğini ortaya koyuyor. Tabi ki mesajlar meydanlarda farklı olacaktır. Yani bir seçim kampanyasındaki gibi 'AK Parti iktidarında biz şöyle yaptık, şöyle yapıyoruz' artık diyemezsin. Artık halkın genelini kucaklayacak mesajı vermek zorundasın. Çünkü halkın tümünün artık başkanı, cumhurbaşkanı olacaksın. Bu şekilde orada mesajları vermek durumundasınız, karşınızdakiler de aynı şeyi vermek durumunda. Onun için de tabi ki bir cumhurbaşkanı adayının artık mesajları farklı olacaktır. Programı olacaktır. Ve bu programı, yol haritasını ona göre açıklayacaktır, ona göre çalışmalarını yapacaktır. Ve halk da tercihini o isimlerden biri lehinde, eğer birinci turda aştı aştı aşamadığı takdirde olay ikinci tura kalacaktır. İkinci turda zaten en fazla oyu alan cumhurbaşkanı seçilecektir, iş bitecektir.'' 

Güncellenme Tarihi : 21.3.2016 12:53

İLGİLİ HABERLER