KAYNAK : Haber Vitrini
ANKARA- Devlet Bakanı Kemal Derviş, ikinci gözen geçirme kapsamında maliye ve para politikaları konularında hedeflerin tutturulduğunu, yapısal reform alanlarında da öngörülen uygulamaların yerine getirildiğini bildirdi.
Kemal Derviş yaptığı yazılı açıklamada, ekonomik programın takvimi uyarınca Haziran ayı itibariyle yapılması gerekenlerin yerine getirildiğini belirtti. Uluslar arası Para Fonu (IMF) ile stand - by düzenlemesi kapsamında ikinci gözden geçirmenin tamamlanması konusu da IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun 28 Haziran'daki toplantısında ele alınacağı ve kurulda onaylanması halinde yaklaşık 1.1 milyar dolarlık kredi dilimi serbest bırakılacağını hatırlatan Derviş, "İkinci gözden geçirme kapsamında, maliye ve para politikaları konularında hedefler tutturulmuş, yapısal reform alanlarında da öngörülen uygulamalar yerine getirilmiştir. Ekonomik program çerçevesinde yapısal reform konularının en önemlilerinden olan bankacılık sisteminin reformu sürecinde de önemli bir aşama kaydedilmiştir" dedi.
Bankacılık alanında yapılan düzenlemelerin Türkiye'de banka ve finans sisteminin de ekonominin geleceği açısından hayati önem taşıyan uygulamalar olduğunu hatırlatan Derviş açıklamasında, "Dolayısıyla hem ekonomik gelişme sürecinde oluşturacağı muhtemel riskler sebebiyle bu alanda kararların gecikmeden alınması, hem de zorlu da olsa doğru kararların verilmesi büyük önem taşımaktadır. BDDK'nın yoğun bir çalışmayla mevzuatı uyarınca karar alabilmiş olması da bu açıdan gerekli ve takdire şayandır. Şüphesiz ki herhangi bir bankamızın TMSF'ye devredilmesi, arzu edilen bir durum değildir. Ayrıca, sektörün yaşadığı sorunlarda, yıllarda birikerek gelen hataların yanı sıra Kasım 200 ve Şubat 2001 krizleri ile dünya ekonomisinde yaşanmış ciddi bazı olumsuzlukların da diğer önemli etkenler olduğu unutulmamalıdır" ifadelerine yer verdi.
Ekonominin her alanda olduğu gibi bankacılık alanında da alınan kararların nihai tahlilde hem sektörün hem de ekonominin geleceğinin yararına olduğunun göz önünde bulundurulmasında yarar bulunduğu belirtilen açıklamada, "Ekonomimiz, 2002 yılında hem enflasyonun aşağı çekildiği, hem de yeniden büyümeye geçildiği bir dönüm noktasındadır. Unutulmamalıdır ki bu trendin devamının sağlanmasında ve orta vadede sürdürülebilir büyüme sürecine geçişte, ekonominin kan dolaşımı sistemi niteliğindeki bankacılık sektörünün işlevlerini sağlıklı bir yapıyla yerine getirmesi temel zorunluluklardan biridir. Yeterli sermayeye sahip ve objektif kriterlere göre düzenlenen bir bankacılık sistemi ile Türkiye ekonomisi daha da güçlenmiş olacaktır. Dolayısıyla gün, artık geçmişe bakıp kısır tartışmaları sürdürme günü değil, gün daha güçlü olan bir geleceği hep birlikte inşa etme günüdür" ifadelerini kullandı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:15