DERVİŞ'TEN PİYASALARI ALT ÜST EDECEK SÖZLER : ŞU AN DURUMUN İYİ OLDUĞUNU İDDİA EDEMEM

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Derviş, Ekonomistler Platformu’nun Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) katkılarıyla düzenlediği Ekonomi Politikaları Zirvesi’nin 2. gününde, “Türkiye’ye Gelecekten Bakmak ve Türkiye’nin Rekabet Gücü” başlıklı özel oturumuna katıldı. Konuşmasının başında günlük siyasi konulara girmeyeceğini belirten Derviş, iktisat biliminden bahsetmek istediğini söyledi. Derviş, şunları kaydetti: “Yasal sistemin iyi çalışması lazım. Yasal çerçevenin sağlıklı güvenli olması lazım. Gelir dağılımında devletin sosyal işlevini yerine getirmesi lazım. Aynı piyasa mekanizmasını bozmadan, piyasayla uyumlu olması lazım. Sağlık sigortasında, işsizlik sigortasında olduğu gibi... Birçok yerde devletin müdahalesi gerekiyor. Ama o müdahalenin piyasayla ters düşmemesi lazım. Siyasetin de piyasaya saygılı olması lazım. Siyaset, siyasi gücü elinde tutan insanların kaynağı kendine aktarma mekanizması olmamalı. Çok yoksul ülkelerde siyasetin temelinde, siyasi gücü ele geçirip o gücü kullanarak kaynağı o gücü kullananlara aktarmak var.” Kemal Derviş, asıl önem taşıyanın kurumlar olduğunu, kişilerin önemli olmadığını belirterek, bir kişi veya üç kişiye bağlanan toplumların her zaman tehlike içinde olduğunu söyledi. Devlet Bakanı Kemal Derviş, “Şu anda durumun da çok iyi olduğunu iddia edemem. Yani şu anda son derece parçalanmış bir yönetim, bence son derece kısır çekişmeler içinde olan bir bürokratik yapı ve bu yapıyı toparlayacak güçlü bir eşgüdüm de yok” dedi. Bakan Derviş, “Biz orta yerdeyiz. Birçok ülkeye oranla gelişmemiş ülkelere göre durum iyi diyebiliriz” şeklinde konuştu. Dünyada Türkiye’nin kendisini İtalya, İspanya, Macaristan ve Yunanistan ile kıyaslamak istediğini anlatan Derviş, “Orada tabii, maalesef bizim aleyhimize ciddi fark devam ediyor” dedi. Derviş, “Günlük konulara girmek istemediğini” yineleyerek, şunları kaydetti: “Ama bizim şu anda gerçekten önemli sorunlarımız var. Yatırım ortamı, makro ekonomik çerçeve büyük ölçüde çizildi. Büyük bir darbeden sonra çok zor bir dönem geçirdik, ama Türkiye iyi kötü makro ekonomik dengeleri yeniden oturtabildi. Borç sorunu devam ediyor. Bu durumu unutmamamız lazım. Ağır bir borç yükünü hala taşıyoruz, ama genelde ödemeler dengesinde fazla bir sorun yok.” “EŞGÜDÜMÜN SAĞLANMASI LAZIM” Enflasyonun indiğini ve panik havasının yavaş yavaş kaybolmuş durumda olduğunu, yavaş da olsa bir büyüme ortamına girildiğini dile getiren Derviş, şöyle devam etti: “Nisan rakamları da bayağı iyi çıktı. Makro kaynak dengesi sağlanmış durumda, ama gerçek hızlı büyümenin, yani sürdürülebilir, o hepimizin özlediği büyüme ortamının oluşması tabii ki kurumların ve piyasaların çok daha düzgün bir şekilde işlemesine bağlı ve burada çok iş var. Eşgüdümün sağlanması lazım. Kararların, birtakım bürokratik teşkilatların çekişmeler sonucunda değil, gerçekten piyasayı en iyi şekilde nasıl destekleriz yaklaşımıyla oluşması lazım. İdeolojik düzeyde sanıyorum sorunların bir kısmını hallettik, ama hepsini değil hala. Yani ideolojik dediğim felsefi algılama.” “TÜRKİYE BAŞARILI OLMAK ZORUNDA” Devlet Bakanı Derviş, ihracatçı denilen kişinin “Türkiye’nin gücünü dışarıya taşıyan insan” anlamına geldiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunu artık eski bürokratik kafalar bile, sanıyorum büyük ölçüde anlamış durumda. Ama belki tam anlamış değil daha. Türkiye, bu değişim sürecinde başarılı olmak zorunda. Fakat şu anda durumun da çok iyi olduğunu iddia edemem. Yani şu anda son derece parçalanmış bir yönetim, bence son derece kısır çekişmeler içinde olan bir bürokratik yapı ve bu yapıyı toparlayacak güçlü bir eşgüdüm de yok. Bu da maalesef böyle, başka türlü görmemiz mümkün değil. Ama sanıyorum önümüzdeki yıllarda, neyin yapılması gerektiği de bence belli oldu.” Devlet Bakanı Kemal Derviş, “Önümüzdeki 3-4 yıl içinde gerçekten hızlı iş yapabilecek, yeni icra gerektirmeyen daha düzgün sade bir yapının ortaya çıkması ve bu yapı çerçevesinde Türk insanının olağanüstü girişimci gücünün patlaması çok daha kolay olacak” dedi. Derviş, şöyle devam etti: “Önümüzdeki 3-4 yıl içinde gerçekten hızlı iş yapabilecek, yeni icra gerektirmeyen daha düzgün sade bir yapının ortaya çıkması ve bu yapı çerçevesinde Türk insanının olağanüstü girişimci gücünün patlaması çok daha kolay olacak. Ama önümüzdeki yıllarda olacak. Ama şu andaki yapıyı değiştirecek bir eşgüdüm içinde olan bir şeye ihtiyaç var. Yani olayı bütünüyle ele alıp çözüme götüren. Doğrusu bugün olduğunu iddia etmek mümkün değil.” Sadece ekonomik politikaların uygulanmasının yetmeyeceğini, toplumun ve sivil toplum kuruluşlarının da iktisat politikalarına sahip çıkıp destek olması gerektiğini dile getiren Derviş, “O zaman bir jenerasyon içinde çağ atlamak mümkün olabilir. Tarih bunu gösteriyor” dedi. “AB BİR SİMGE” Konuşmasında AB tartışmalarına da değinen Devlet Bakanı Derviş, AB’nin bir simge olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: “Bu, sadece dış dünya ile bütünleşme, ortak kriterleri benimseme,dünya piyasasında yarışma, dünya liginde bir üye olma...Biz buna AB diyoruz, ama biraz da simge olarak kullanıyoruz. Dolayısıyla AB bize ciddi sorunlar getiriyor, ama çok büyük olanaklar da getiriyor. Küresel ekonomi, aynı zamanda ciddi sorunlar da getiriyor. Bu sorunları nasıl yöneteceğiz, Türk ulus devleti diğer ulus devletlerle nasıl ilişkiler içinde bu küresel dünyada yerini alacak ve yeni dengeleri, ortak bazı egemenlikleri nasıl kuracak? Bunlar sosyal bilimler için çok büyük sorunlar yaratacak.” Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:08