Dilan’ın arkadaşları: "O molotof değil, sirke"

1 Mayıs’ta İstanbul’da yaşanan olayda yaralanan Dilan Alp’in arkadaşları, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun Dilan’ın elinde molotof kokteyli olduğuna dair açıklamalarını eleştiren genç kızın arkadaşı Mustafa Aydoğdu, "Fotoğraflarda da görüldüğü üzere arkadaşımızın elindeki kesinlikle sirkedir. Bunu ne kadar böyle açıklamak onu ne kadar haklar bilmiyorum. O gün bizim elimizde silah varmış gibi tanklarımız tüfeklerimiz varmış gibi davranan bizleri örgüt olarak ilan eden vali şunu bilmelidir ki; söz dergisi de kendi yasaları dahilinde legal şekilde çıkan bir yayındır ve Dilan arkadaşımız da bunun okurudur. Herhangi bir üyelik konusu söz konusu değildir" dedi.
Dilan Alp’in bir diğer arkadaşı Dilek Odabaş ise, "Sirke gazın yoğunluğunu alıyor, nefes almasına yarayan bir şey. Dilan’ın elinde direkt yüzüne sürüyor ve burnuna da sürüyor. Limon da aynı şekilde gazın etkisini alan bir şeydir. Gözlerine kullanıp gözlerini açmasına yarayan bir şey. Herkeste sirke de vardı limon da vardı o gün. Çünkü zaten önceden planlanmış ve hazırlanmış bir şeydir; biz ne ile karşılaşacağımızı az çok biliyorduk ve ona göre hazırlıklı gittik. Dilan diye gösterilen fotoğrafların hiçbiri Dilan değil. Ne fiziki olarak ne de üzerindeki kıyafetlerle uyuşmuyor. Dilan olmayan birisini Dilan diye göstermişler çünkü devlet burada kendini aklamak istiyor" diye konuştu.

DİLAN ALP’İN BABASINDAN VALİ MUTLU’YA ÇAĞRI
1 Mayıs’ta İstanbul’da çıkan olaylarda yaralanan lise öğrencisi Dilan Alp’in elindeki şişe, tartışmaya neden oldu. Kızının elindeki şişenin sirke olduğunu söyleyen baba Ali Ekber Alp, “Günlerdir buradayız. Vali gelip de bir geçmiş olsun demiyor. Validen ricam, bir gün yanıma gelsin” dedi.
Tarlabaşı’ndaki olaylar sırasında başından yaralanarak kaldırıldığı Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde geçirdiği ameliyatın ardından Bahçelievler’de özel bir hastaneye sevk edilen lise öğrencisi Dilan Alp’in tedavisi sürüyor. Sağlık durumunun iyi ye gittiği öğrenilen Dilan’ın babası Ali Ekber Alp ve aile avukatı Umut Alkaç, yaralının son durumu ile ilgili hastane önünde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Dilan’ın genel durumunun iyi olduğunu ancak kulağında bir sorun yaşandığını söyleyen baba Ali Ekber Alp, “Durumu çok iyi, bugün kendisi ile görüştük. Biz gördü, duygulandı. ’Baba beni eve götür’ dedi. Kafasında çok ağrı var. Şu anda fiziksel durumu iyi gözüküyor. Şu anda kulağında bir problem var. Kulağındaki sıvı oluşumu nedeniyle ona da müdahale edemiyorlar” diye konuştu.
Kızının molotofkokteylinin nasıl bir şey olduğunu dahi bilmediğini savunan Alp, “Molotofkokteylini gösterseniz bilmez, ’Baba bu ne’ diye sorar. Ben de bilmiyorum çünkü bizim herhangi örgütsel, marjinal, vali öyle söylüyor, öyle bir radikal hareketimizi bulamazlar. Ben de gazetelerden, televizyonlardan gördüm. Molotofkokteyli diyorlar, üzüm sirkesi olduğunu söylüyorlar, birinin söylediğini biri yalanlıyor. Valinin söylediğini emniyet yalanlıyor. Vali hala iddia ediyor. Valiye yakışmadı. Vali hepimizin valisi, yalan yanlış beyanda bulunmasın, yeter artık. Baba olarak gururumu incitiyor. Bir buçuk yıldır direnişte olan bir babanın kızının 1 Mayıs’ta olması doğaldır” şeklinde konuştu.

"VALİDEN RİCAM..."
Vali Hüseyin Avni Mutlu’dan kendisine geçmiş olsun ziyaretinde bulunmasını isteyen Alp şöyle konuştu:
“3-4 gündür buradayız gelip de bir geçmiş olsun demiyor. Validen ricam, bir gün yanıma gelsin, buraya gelsin. Vali hepimizin valisi. Zor bir şey mi rica ediyorum? Yanıma gelsin. Baş başa konuşalım, basın önünde konuşalım, nerede olursa konuşalım.”
Başından beri Vali Mutlu’nun açıklamalarını şaşkınlık içerisinde karşıladıklarını söyleyen aile avukatı Umut Alkaç, dün ortaya çıkan görüntülerde Dilan’ın elinde bulunan şeyin molotofkokteyli değil, üzüm sirkesi olduğunu iddia etti.

"DİLAN’IN VALİSİ DEĞİL Mİ?"
Avukat Umut Alkaç, “Sayın Vali, ’19 yaşında’ dedi, yaşının 17 olduğu ortaya çıktı. ’Militan’ dedi, emniyet müdürlüğümüz ’Böyle bir kaydımız yok’ dedi. En son bulunduğu bir görüntüde de elinde bir şişe var, ’Bu molotof’ dedi. Molotof olması için öncelikle bir şişe olması gerekir ve ucunda bir çaput olması gerekir. Elindeki üzüm sirkesidir. Dilan yarın hastaneden çıktığında günlük hayatına nasıl devam edecek? Vali sadece polisin valisi mi? Dilan’ın da valisi değil mi?” ifadelerini kullandı.

AVUKATLARDAN AÇIKLAMA
1 Mayıs'ta İstanbul Tarlabaşı'nda yaşanan olaylarda başına isabet eden gaz bombası kapsülü nedeniyle yaralanan Dilan Alp'ın ailesinin avukatları Umut Alkaç, Gülizar Tuncer ve Fazıl Ahmet Tamer yazılı açıklama yaptı.
Hastanede tedavisi süren Alp hakkında, İstanbul Valiliği ve Emniyeti tarafından dezenformasyon ve çarpıtma yapıldığının belirtildiği açıklamada, "İstanbul Valisi inanılmaz bir şekilde polisin kasıtlı olarak ve özellikle baş hizalarına olmak üzere göstericilerin vücutlarına yönelik gaz mermisi atışlarını meşru göstermeye çalışmakta, Dilan Alp'in yaralanmasının yasal, hukuka uygun bir eylem olduğunu ileri sürmektedir. Valinin, Dilan'a yönelik "Elinde Molotof vardı", "Yasadışı örgüt üyesidir" yönlü iddiaları gerçeği yansıtmadığı gibi böyle olması halinde bile müvekkilimiz ve aynı durumda olan başka kişilerin başından vurulmayı hak etmediği, etmeyeceği açıktır. Vali bu açıklamalarıyla işlenen bir suçu haklı göstermeye çalışmakta, benzeri nitelikte yeni suçların işlenmesini azmettirmektedir." denildi.
VALİNİN AÇIKLAMALARI YARGISIZ İNFAZ
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun açıklamalarının yargısız infaz olarak nitelendirildiği açıklamada, bu açıklamaların müvekkillerinin kişilik haklarının ihlal ettiğini belirtildi. Açıklamada, "Ayrıca bu açıklamalar Türkiye'de muhalif olan herkesin, çocukların bile fişlendiğini, bu fişlerin gerektiği zamanlarda ortaya çıkarıldığını ve kişilik haklarını zedeleyecek, iftiralara maruz kalınacak şekilde ortaya çıkarıldığını göstermektedir. Polisin gerek müvekkilimiz Dilan, gerekse de tüm 1 Mayıs göstericilerine yönelik vücutlarını hedef alan gaz mermisi kullanımı kasten yaralama ve öldürmeye teşebbüs suçlarını oluşturmaktadır. Gazın yoğun olarak kullanımı da olası kastla öldürmeye teşebbüs suçu ve kasten yaralama olarak kabul edilmelidir." ifadeleri yer aldı.
VALİ, İŞLENİN SUÇLARIN AZMETTİRİCİSİ KONUMUNDADIR
İstanbul Valisi Mutlu'nun yaptığı açıklamalar ile kasten yaralama, ödürmeye teşebbüs suçlarını ve bu suçu işleyenleri övdüğü belirtilen açıklamada şöyle denildi:
"Şurası bir gerçektir ki Vali 1 Mayıs öncesinde emrindeki polisleri bu suçları işlemeye azmettirmiş, yakından şahit olduğumuz görüntülerin gerçekleştirilmesi için emir vermiştir. Bu durumda İstanbul Valisi işlenen bu suçların azmettiricisi konumundadır. Polisin görevleri, yetkileri arasında hukuksal mevzuatta, insan hakları kurallarında dayak yoktur, olamaz."
HUKUKİ BAŞVURU HAKKINI KULLANACAĞIZ
Taksim'in 1 Mayıs etkinliklerine açılmak zorunda olduğunun belirten avukatlar, "Hukuk, yasa bunu emretmektedir. Bu karar karşısında Vali açıkça görevi kötüye kullanma suçunu ihlal etmiştir. Bizzat yasaları çiğneyen birinin herkesten, yasalara, kendi yorumladığı tarzda uymasını istemesinin bir değeri bulunmamaktadır. İstanbul Valisi yukarıda belirttiğimiz gibi birden çok sayıda ve şekilde yasaları ihlal etmiş, insan hakları ihlalinde bulunmuş, müvekkilimize iftira etmiş, ona yönelik işlenen suçları övmüş, mazur göstermiş, yeni suçları azmettirmiştir. Üstelik vicdanının rahat olduğunu da ifade etmiştir. Bu vicdan açıkçası bizi korkutmaktadır. Olayın başından beri genç bir kızın yaşam ölüm savaşı vermesine üzülecek yerde vali, bütün enerjisini bu yaralanma ve muhtemel yaşam kaybını halka nasıl kabul ettirebilirim, mazur gösterebilirim derdine düşmüştür. Köprüleri açan, trafiği engelleyen, sokağa çıkma yasağı ilan eden vali sorumluları araştıracağına, sağlık durumu kötü olanlarla ilgileneceğine propaganda mekanizmasının çarklarını işletme telaşına düşmüştür. İstanbul Valisi hakkında her türlü hukuki başvuru hakkını kullanacağımızı kamuoyuna açıklarız." dedi.