Gündem
  • 15.9.2004 14:53

EĞİTİM-SEN GENEL BAŞKANI DİNÇER: ''BU SES ARTIK DAHA GÜR VE DAHA KARARLI ÇIKACAKTIR''

EDA HAN ANKARA - Eğitim-Sen'in kapatılma davasının görülmesine bugün Ankara 2. İş Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmayı KESK, DİSK'e bağlı çok sayıda sendika üyesi ile Danimarka, Almanya, Portekiz, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, KKTC'den sendika başkanları ve çok sayıda gazeteci izledi. Duruşmada Eğtim-Sen'i çok sayıda avukat temsil ederken salonun küçük olması nedeniyle mahkeme dışında ve içinde kargaşa yaşandı. Duruşmada söz alan Eğitim-Sen'in avukatı Kazım Genç, kapatılma davasının Anayasa'ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ve hukuka aykırı olduğunu söyledi. Sendikanın hiçbir şiddet ve hukuk dışılık içermeyen niteliktedeki tüzük hükümlerinin hiçbir şekilde Anayasa'ya aykırı olmadığını belirten Genç, AB ülkelerinde hiçbir sendikanın düşüncelerini öne sürdüğü gerekçesiyle kapatılmadığını belirtti. Genç, düşüncelerini savunduğu için sendika kapatılması olayının Kolombiya ve benzeri ülkelerde yaşandığına söyledi. Eğitim-Sen'in 90 şubesi, 150 bin üyesi ve toplu sözleşme masasına oturan yetkili bir sendika olduğuna işaret eden Genç, Eğitim-Sen'in eğitimle ilgili düşüncelerini açıklayan sorumlu bir sendika olduğunu belirtti. Davayı sonlandıran Ankara 2.İş Mahkemesi Başkanı Kudret Kurt, davanın reddedildiğini açıkladı. Duruşma sonrasında, KESK Başkanı Sami Evren, duruşmanın yapıldığı salonun önünde kararı değerlendirdi. Verilen kararla demokrasinin üstünlüğünün bir kez kanıtlandığını vurgulayan Evren, kararın eğitim camiasına hayırlı olmasını temenni etti. Evren, ''Burada sadece Eğitim-Sen değil, demokrasi kazanmıştır'' dedi. Çıkışta ise, KESK'e bağlı sendikalar ile DEHAP başta olmak üzere bazı siyasi partilere mensup kişilerde Adliye önünde sevinç gösterisi yaptı. Ellerinde bağlı bulundukları sendika ve partilerin bayraklarını taşıyan grup, 'Direne direne kazanıyoruz' şeklinde slogan attılar. Burada bir konuşma yapan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, davayı demokrasi ve hukukun üstünlüğü davası olarak niteleyerek, ''Toplu görüşme öncesi bizi bu dava ile meşgul ediyorlardı. Bu davanın açılması yanlıştı. Sonunda hukuk kazandı'' şeklinde konuştu. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer ise, bugün mahkemede Eğitim-Sen değil, Türkiye'de egemen olan statükocu anlayışının yargılanıp, mahkum olduğunu savundu. Dinçer, ''Herkes için demokrasi, herkes için barış, herkes için özgürlük isteyen Eğitim-Sen değil, demokrasiyi sadece kendisi için isteyenler, düşünce özgürlüğünü sadece kendileri gibi düşünenler ile sınırlayanlar yargılanmalı, halka ve emekçilere hesap vermelidir'' dedi. Davanın siyasi olduğunu savunan Dinçer, ''Mahkemeden çıkan sonuç, Eğitim-Sen'i kapatmak isteyen güç odaklarının değil, bizlerin haklı olduğu ortaya koymaktadır. Eğitim-Sen bugün bir demokrasi sınavından daha alnının akıyla çıkmıştır. Bizler geçmişimiz ve mücadeleci kimliğimizle milyonlarca öğrenci ve velinin yüzbinlerce eğitim emekçisinin sesiyiz. Bu ses artık daha gür ve kararlı çıkacaktır'' dedi. Basın açıklamasının ardında grup toplu görüşme çadırının kırulduğu Yüksel Caddesi'ne doğru yürüyüşe geçti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:55

İLGİLİ HABERLER