EL KAİDE DAVASINDA SAVCI 4 SANIĞIN TAHLİYESİNİ İSTEDİ

İstanbul 2 No'lu DGM'deki duruşmaya, Kandıra F Tipi Cezaevi'nde tutuklu olan sanıklardan İsmail Duru, Mehmet Helvacı, Mustafa Atlıhan, Şükrü Hakan Yiğit, Halil Ökçe, Ahmet Demir, Ramazan Tahta, Nurettin Gündüz, Servet Özcan, Hüseyin Suat Öz, Abdülmenaf Dağaç ve Serkan Altay getirildi. Sanık ve avukatlarının salondaki yerlerini almalarıyla başlayan duruşmada söz isteyen sanık avukat Abdurrahman Sarıoğlu, Abdülmenaf Dağaç'ın vekilliğinden çekildiğini açıkladı. Sanık avukatlarından Ersin Balıkesir de, gazetecilerin yeterince görüntü aldığını ileri sürerek, sanıkların fotoğraflarının çekilmemesini ve gazetecilerin duruşma salonundan dışarı çıkartılmasını istedi. Mahkeme Heyeti Başkanı ise basın mensuplarının duruşma salonundan dışarı çıkartılmalarının, duruşmanın aleniliği yönünden pek mümkün olmadığını ifade ederek, fotoğraf çekmeden davayı izleyebileceklerini söyledi. Duruşmada daha sonra, sanıkların kimlik tespitleri gerçekleştirildi. Ardından söz alan Hüseyin Suat Öz'ün avukatı Necati Ceylan, müvekkilinin Çeçenistan'a insani yardım yaptığını belirterek, Çeçenistan'dan kendisine tamir etmesi için telsiz ve elektronik parçalar gönderildiğini öne sürdü. Müvekkilinin evinde bulunan 2 pasaportun da Öz'e ait olduğunu ve bunlardan birinin iptal edildiğini savunan Ceylan, müvekkilinin tahliyesini istedi. Sanık Öz ise savunma yapmayacağını bildirdi. Sanıklardan İsmail Duru'nun avukatı Ömer Yüzgülü de, müvekkilinin ''canlı bombalar''dan Feridun Uğurlu'nun bacanağı olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: ''Sanıklardan Ali Üzüm'ün 2002 yılında Bursa'da verdiği ifadesinde, Pakistan'dan Türkiye'ye 'Enes' kod isimli biriyle giriş yaptığını söylemiş. Tarife göre bu kişinin İsmail Duru olduğu beyan edilmiş ve kod ismi olarak da Enes var. Ali Üzüm, daha sonra gözaltına alınınca Enes'in Habip Akdaş olduğunu belirtmiştir. Müvekkilimin bu olayla bir ilişkisi yoktur, tahliyesini istiyorum.'' Sanık İsmail Duru da, avukatına katıldığını ve tahliyesini istediğini belirterek, bu aşamada savunma yapmayacağını belirtti. Sanıklardan Mehmet Helvacı'nın avukatları da, dün görülen duruşmada Anayasa'nın 143. maddesi kaldırıldığı için esasa ilişkin işlem yapılmayacağına ilişkin karar verildiğini hatırlatarak, esasa giriyormuşçasına karar verilmesini ve müvekkillerinin tahliye edilmesini istediklerini söylediler. Avukatlar, Adalet Bakanlığı'nın yeni yasal düzenleme getirmemesinden doğan boşluğu buradaki sanıkların çekmemesi gerektiğini ileri sürerek, Helvacı'nın Feridun Uğurlu ile beraber çekilen fotoğraftan başka bir delil olmadığını, müvekkillerinin bu nedenle 7 aydır tutuklu olduğunu savundular. Helvacı'nın, Feridun Uğurlu ile sürekli gittiği berberde tanıştığını ve 2 kere de halı saha maçına gittiğini belirten avukatlar, bundan sonra bir daha görüşmediklerini, bir kişinin mahallesindeki insanlarla tanışıp kaynaşmasının da hayatın doğal akışına uygun olduğunu öne sürdüler. Helvacı'nın avukatları, müvekkillerinin iddianamede ''Selefilik'' ile suçlandığını, ancak Helvacı'nın ''Hanefi'' mezhebinden olduğunu ve kod isim kullanmadığı öne sürdüler. Sanık Serkan Altay'ın avukatı Gülbahar Uzun da, müvekkili hakkında sadece mahallede temel dini bilgiler öğreten kursa gittiği iddiasının bulunduğunu belirterek, ''Ancak müvekkilim buraya, 2 yılda 8-10 kez gitmiştir. Burada örgüt konusunda bilgi alması, örgüte sempati duyması söz konusu değildir. Kendisi temel dini bilgilerden bile yoksundur'' dedi. Diğer sanıkların avukatları da, müvekkillerinin tahliyelerini istediler. Sanıklar Serkan Altay, Servet Özcan, Abdülmenaf Dağaç ve Mehmet Helvacı ise sorgularının yapılmasını istediklerini bildirdiler. SAVCIDAN 4 SANIK İÇİN TAHLİYE İSTEMİ Tahliye talepleri ve sorgunun yapılması konusundaki istemlere karşı diyecekleri sorulan İstanbul DGM Cumhuriyet Savcısı Mustafa Erol, suç vasfının değişme ihtimali ve lehte uygulanabilecek hükümler gözönüne alınarak, tutuklu sanıklardan Mehmet Helvacı, Serkan Altay, Mustafa Atlıhan ve Ahmet Demir'in tahliyelerine karar verilmesini istedi. Dünkü duruşmadaki Uyum Yasası'nın beklenmesi ve sorgu yapılmaması görüşünü tekrar ettiğini belirten Savcı Erol, diğer sanıkların kaçma ihtimali ve delil durumu gözönüne alınarak tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:19