Medya
  • 6.4.2002 10:32

EMİN ÇÖLAŞAN, BAŞBAKAN ECEVİT'İN ARTIK ÜLKEYİ İDARE EDEMEDİĞİNİ YAZDI

KAYNAK : Haber Vitrini ANKARA/Hürriyet Gazetesi'nden Emin Çölaşan, 'Ah Ecevit ah'başlığıyla kaleme aldığı yazısında Başbakan Ecevit'in dil sürçmelerini örneklerle vererek,"Bir insanın sağlığı ile ilgili bir şey yazmak hem çok yakışıksız, hem de ayıp bir şey. Bir gün herkes, hepimiz sağlıksız olacağız. Sağlık ve hastalık insanlar için.Ecevit'in artık yaşlandığını, ülkeyi yönetecek güce sahip olmadığını, bu durumun zaman zaman uluslararası ilişkilere de yansıdığını görüyoruz.Örneğin önceki gün Afganistan Başbakanı Hamit Karzai ile yapılan resmi görüşmelerde kendisinden ‘‘Afganistan genel müdürü’’ diye söz ediyor" dedi. İŞTE ÇÖLAŞAN'IN KONUYLA İLGİLİ YAZISI; Ah Ecevit ah! BİR insanın sağlığı ile ilgili bir şey yazmak hem çok yakışıksız, hem de ayıp bir şey. Bir gün herkes, hepimiz sağlıksız olacağız. Sağlık ve hastalık insanlar için. Ama bazı kimselerin sağlık sorunları devlet yaşamına yansıyınca, bu konuda -üzülerek ve hiç istemeyerek- yazı yazmak gerekiyor. Ecevit'in artık yaşlandığını, ülkeyi yönetecek güce sahip olmadığını, bu durumun zaman zaman uluslararası ilişkilere de yansıdığını görüyoruz. Türkiye'nin sisteminde, başbakan, bir lokomotif olarak çalışır. Doğrudur veya yanlıştır, iyidir veya değildir ama gerçek budur. Biz şimdi bu lokomotiften yoksunuz. Biraz da bu yüzden, sistem işlemiyor. Ecevit'in yerine başbakanlık görevini fiilen Hüsamettin Özkan yürütüyor. Pratik kafasıyla sorunlara çözüm arıyor, buluyor veya bulamıyor. Ama her işi olan, Özkan'a gidiyor. * * * Ecevit'in bu durumu sadece içeride olsa, sineye çekmek mümkün. Ama hadise bazen dış ilişkilere yansıyor. Örneğin önceki gün Afganistan Başbakanı Hamit Karzai ile yapılan resmi görüşmelerde kendisinden ‘‘Afganistan genel müdürü’’ diye söz ediyor. Şimdi bir düşünün, kendinizi Karzai'nin yerine koyun! Siz olsanız ne yaparsınız? Orada bulunan herkes kıs kıs gülmeye başlıyor ama bu sözleri bütün dünya duyuyor. Ecevit'in dil sürçmeleri özellikle dışarıda bizi yıpratıyor. Yurtdışında yapılan uluslararası toplantılarda, yanındaki aslan gibi, genç devlet adamlarını görüyoruz, gıpta ediyoruz. Dil sürçmeleri bununla da kalmıyor. İngiltere Başbakanı Blair'den ‘‘İngiltere Dışişleri Bakanı’’ diye söz ediyor. Amerika'da yaptığı görüşmeleri aktarırken ‘‘İsrail'le yaptığımız görüşmeler’’ diyor. Eylül ayında yurtdışına giderken, çoktan geçmiş olan 30 Ağustos için ‘‘30 Ağustos bayramını da şimdiden kutlarım’’ diyor. Fakat gelin görün ki, devlet adamı çıkarmaktan yoksun olan Türkiye'de, Ecevit'in yerini dolduracak bir başkası -şu anda yok demeyeyim de- akla gelmiyor. Hele muhalefetten, hiç gelmiyor. Ülkemizin çok acı bir gerçeği! * * * Ecevit önceki gün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, İsrail'i, Filistinlilere karşı ‘‘soykırım’’ uygulamakla suçluyor. Bir ülkeyi soykırım yapmakla suçlamak çok ciddi bir iddiadır. Hem de bu sözlerini, önceden hazırladığı yazılı bir metinden okuyor. Belli ki kendisi yazmış. Başbakan'ın ağzından çıkan bu sözler sonrasında, gerek Dışişleri ve gerekse Genelkurmay, hop oturup hop kalkıyor... Çünkü Başbakan'ın bu sözleri, Türkiye'nin dış ilişkilerine fena halde zarar verecek boyutta. Ağzından kaçtı, yine dili sürçtü desek, değil! Kendi yazdıklarını okuyor. Nitekim dün bu sözlerinin yanlış anlaşıldığını söylemeye başlıyor. Bir ülkenin çeşitli alanlarda, özellikle dış politikada ‘‘devlet politikası’’ olur. Bu politika en üst düzeyde saptanır ve çok zorunlu olmadıkça, hiçbir kişi ve kurum tarafından değiştirilemez. Bizde böyle bir şey de olmadığı anlaşılıyor! * * * Türkiye olarak bizim sadece İsrail'le değil, ABD'deki en güçlü lobi olan Yahudi lobisi ile de çok yakın ilişkilerimiz var. Örneğin ülkemizi Ermeni soykırımı yapmakla suçlayan tasarıları ABD kongresinden son anda geri çektiren, Yahudi lobisidir. Taaa Osmanlı'dan başlayan, en sıcak biçimde ve yüzyıllardır süregelen Türk-Yahudi ilişkileri, ABD'deki destek ve gücünü bu lobiden alır. Şimdi 24 Nisan sözde Ermeni soykırım günü yaklaşıyor. ABD'de yine ‘‘soykırım gününü resmen tanıyın’’ tantanası başlatılacak. Kim tarafından?.. Rum ve Ermeni lobileri tarafından. Zaten orada güçlü olan ve sesini duyuran dördüncü bir lobi yok. Türk lobisi ise hemen hemen hiç yok. Ecevit, o ‘‘soykırım’’ sözüyle bir gaf yaptı ve yanlışını dün düzeltmeye çalıştı. Devlet adamının, böyle yanlışlar yapmaya hakkı yoktur. Devlet adamı, böyle duyarlı konularda yapacağı konuşmaları ya önceden devletin ilgili kurumlarına danışır, ya da onlara hazırlatır ki, sonra bir sorun çıkmasın. ‘‘Ben yaptım, oldu’’ mantığıyla, günlük duygularla devlet yönetilmez. Sonra bu sözlerin ardında duramayıp ‘‘çevir kazı yanmasın’’ hikáyelerine sığınmak Türkiye'ye hem zarar verir, hem de küçültür. Zaten öyle oluyor. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 16:16

İLGİLİ HABERLER