Gündem
  • 28.3.2009 09:59

ERDOĞAN : BULUNDUĞUM ORTAMLARA DİKKAT EDİYORUM

İSTANBUL - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa değişikliğinin muhalefetle mutabık kalınarak yapılmasının önemli olduğun vurgulayarak ''Hep beraber buna olumlu yaklaşmazsak, yapmayalım. Mutabık kalırsak, bunu yapacağız'' dedi.
Erdoğan, NTV'nin canlı yayınında ''Seçimden sonra anayasa değişikliğini uzlaşma olmadan gündeme getirecek misiniz?'' sorusu üzerine ''Olur olmaz, benim için çok da dert değil. Bir parti lideri olarak düşüncemi ortaya koyuyorum. Burada ülkemin menfaati varsa olur. Biz sadece sunarız, milletimize mesajı veririz. Kendileri ikna olur, olmaz. Biz parlamentoda bir şeyler üretmek için varız. Hep beraber buna olumlu yaklaşmazsak, yapmayalım. Mutabık kalırsak, bunu yapacağız.''
Erdoğan, ''Yeni bir Anayasa mı hazırlanacak yoksa kısmı değişiklik mi yapılacak?'' sorusuna ''Anladık ki Türkiye'de bu parlamento ile böyle bir şey yapılamaz. Bu parlamentodaki anlayış yeni anayasayı götürecek durumda değil. Olması gereken başlıkları seçelim ve onları yapalım diyoruz. 4 başlık teklif ediyorum. Onların teklif ettiklerini de katarız'' karşılığını verdi.

-YSK'nın kararı-

Başbakan Erdoğan, YSK'nın ''sandık kurullarında türbanlıların görev yapamayacağına'' ilişkin kararıyla ilgili olarak, ''Bu çok yanlış bir karar. Demokrasiye ters, antidemokratik bir yaklaşım tarzı. Orayı kamusal alan olarak ilan edemezsiniz. Bırakın kadınların parlamentoya girmesini, sandık başında görev yapması bile engelleniyor. Sadece başı açık olanlar mı siyaset yapacak?'' dedi.
Erdoğan, başörtüsü yasağı ile ilgili yeni bir düzenleme yapılıp yapılmayacağına ilişkin soru üzerine ''42 ve 10. madde ile ilgili atılan adımlar verilen kararlar var. Demek ki Türkiye'nin daha olgunlaşması lazım, o demokratik olgunluğa ulaşması lazım. Türkiye'nin bu noktada alacağı mesafe var. Öyle görülüyor'' diye konuştu.

-''Bulunduğum ortamlara dikkat ediyorum''-

Erdoğan, ''Dün 'Ben bile dinleniyor olabilirim, endişesini taşıyorum' dediniz. Bir ülkenin başbakanı da bu endişe ile davranıyorsa, korku imparatorluğuna doğru mu gidiyoruz'' sorusu üzerine ''Türkiye'de dinlenilenler MİT, askeri istihbarat, emniyet istihbarat tarafından mı dinleniyor? Bunların dışında dinleme imkanı yok mu? Benim söylemek istediğim bu. Bu dinlemelerin bir çoğu savcılık müsaadesi ile olan dinlemeler değil. Yasal dinleme yapılmıyorsa onun yasal karşılığı da yoktur'' diye konuştu.
''Şahsen önlem alıyor musunuz?'' sorusunu ''Şahsen aldığım önlem, telefonda artık bir meseleyi konuşmaya gerek yok. Benimle herhangi bir problemi konuşması gereken varsa bizzat kalkıp gelsin'' diye yanıtlayan Erdoğan ''Ama ortam dinlemesi de var'' sözlerine ''O konularda bulunduğum ortamlara dikkat ediyorum'' karşılığını verdi.

-İddianameyi ben hazırlamadım-

''Ergenekon soruşturması ve davasının gideceği yere kadar gitmesi konusunda sonsuz bir irade sergileyecek misiniz?'' şeklindeki soruya da Erdoğan, ''Biz, sonuna kadar demokrasi diyoruz'' dedi.
''Davasının birinci ve ikinci iddianamesinde özel hayata, hatta doğrudan soruşturmayla ilgisi olmayan kişilerin özel hayatına dokunan bazı ifadeler, telefon konuşması da yansımış oluyor. Bununla ilgili bir gazetecinin canlı yayında da dile getirdiği bir isyanı vardı. Bir vatandaş olarak, iddianamenin içinde bu tür şeylerin yer alması daha önce de eleştirildi. Sizin bununla ilgili söyleyeceğiniz herhangi bir şey olur mu?'' sorusu üzerine Erdoğan şöyle konuştu:
''Bakın, burada bir şeyi çok açık net ortaya koyalım. Ben, o metnin tamamını bilmiyorum. Sadece bana arkadaşlarım kısa bir şey ifade ettiler. Bu iddianameyi hazırlayan Tayyip Erdoğan değil. Ben bu sürecin içine giremem. Fakat Sayın Dündar beni ve Adalet Bakanımı eşimizle mukayese yaparak niçin beni bu işin içine karıştırıyor? İddianameyi ben mi hazırladım? Burada ne yapacaksın? Yargı süreci düzeltecektir. Varsa var, yoksa yok. Orayla devam edecek olan bir süreç. Burada kalkıp şahsımla ilgili açıklama yapıyor. Nedir bu öfke? Bakın, bu aralarda ciddi manada kimyası bozulmuş durumda. Sadece bununla başlamıyor. Bundan önce başlayan bir süreç bu. Şu anda memuriyetini tam anlamıyla gayet güzel bir şekilde yerine getiriyor. Yaptığı iş bu. Bir defa dürüst olmak lazım. Yaptığı görevi dürüst yapmak lazım. Dürüst habercilik, geç bu işi. Ne dürüst haberciliği. Sadece memuriyetinin gereğini yapıyor. Ve seçimi farklı bir atmosfere sokarak sürdürmenin gayreti içerisinde. Ve belki de bu isyanlar oradan da geliyor olabilir. Ve kalkıp bu iddianame içerisinde yer alan böyle bir konuyu ne benimle, ne Adalet Bakanımla özdeş hale getirmesi çok çirkin bir defa. Bundan dolayı kendisini kınıyorum. Bunu da aynen o yargı süreci düzeltecektir. Onunla alakalı bir konudur. Dolayısıyla bunun dışında herhangi bir şeyi konuşmam da zaten burada kesinlikle doğru olmaz.''

-Af yok-

Terör örgütü PKK'nın tasfiyesi, silah bırakması konusunda iyimser olup olmadığının sorulması üzerine de Başbakan Erdoğan, ''İyimser olmak isterim. Ama biz, her şeyden önce Türkiye Cumhuriyeti'nin yöneten hükümetiyiz. Bizim ilkelerimiz belli. Bu nedir? Silahların bırakılmasıdır'' dedi.
Erdoğan, ''Af var mı?'' şeklindeki soruya da ''Öyle bir şey bizim gündemimizde yok. Söz konusu değil'' karşılığını verdi.
'Eve Dönüş Yasası' çıkardıklarını anımsatan Erdoğan, ''Eve Dönüş Yasası'nı çok farklı değerlendirdiler ve buna ilgi duymadılar. Aslında bu yasa bu süreci kolaylaştıran, bu süreçte onları da ciddi manada rahatlatacak bir adımdı. Şu anda bu işlerliğini zaten hala da koruyor. Bundan istifade edebilirler'' şeklinde konuştu.

Güncellenme Tarihi : 14.5.2016 23:44

İLGİLİ HABERLER