Medya
  • 20.9.2006 10:47

ERDOĞAN’DAN MHP’YE AĞIR SUÇLAMA

Emin Pazarcı

 

 

                                      ERDOĞAN’DAN MHP’YE AĞIR SUÇLAMA

 

                Kurultay’ın fikir babası Alparslan Türkeş’ti. 1993’deki ilk Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk, Kardeşlik ve İşbirliği Kurultayı’nda ciddi sıkıntılar yaşanmıştı. Dışişleri Bakanlığı, Organizasyon Komitesi Başkanı Mustafa Dağcı’ya “Bozkurt amblemini oradan kaldırın” demişti. Tartışmalar, neredeyse kavgaya dönüşecekti.

                O günlerde, Türkeş’in geleceğe yönelik planları vardı…

                Kurmaylarına Fransa örneğini verdi:

                - Fransa’nın kurduğu, Fransızca Konuşan Devletler Birliği var. Biz de Türkçe Konuşan Devletler Birliği’ni oluşturmalıyız.

                Ardından ekledi:

                - Gaspralı İsmail’in dilde, fikirde, işte birlik hedefini hayata getirmeliyiz.

                                               *                                             *                                             *

                Süleyman Demirel’in maddi desteği ile kurultay yıllarca devam etti. Kimi zaman giderler Örtülü Ödenek’ten karşılandı. Kimi zaman Tanıtma Fonu devreye sokuldu. Zaman zaman da kurultay faturası iş adamlarına ödetildi.

                Kurultay, yaklaşık 5 yıl önce kesintiye uğramıştı.

                TÜDEV Başkanı Abdülhaluk Çay ve Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş, Devlet Bakanı Beşir Atalay’la temasa geçti. Konu Başbakan Erdoğan’a iletildi. Ardından, Türk Devlet ve Topulukları Dostluk, Kardeşlik ve İşbirliği Kurultayı’na kalındığı yerden devam kararı verildi. Kurultay, 5 yıl aradan sonra Başbakan Erdoğan’ın himayesinde yeniden toplandı.

                Erdoğan, önceki gün kurultaydaydı. Konuşma yaptığı kürsünün üzerinde büyükçe bir bozkurt vardı. Salonun dört bir yanı bozkurt figürleri ile donatılmıştı. Başbakan’ın sözleri, Alparslan Türkeş’in hayalleriyle birebir örtüşüyordu:

                - Türkçe konuşan devletler topluluğu oluşturmalıyız. Gapsralı İsmail’in dilde, fikirde işbirliği hedefini gerçekleştirmeliyiz.

                Konuşmasının adından Erdoğan’a sordum:

                - Hayata geçirilmesini istediğiniz hedefler merhum Alparslan Türkeş’in vasiyetleriydi. Biraz geçmişe dönersek, Türkeş’in  vasiyetine sahip çıkacağınızı hiç düşünür müydünüz?

                Erdoğan bir süre sustu ve “Biz dersimize çalışıyoruz” dedi:

                - Türk Cumhuriyetlerine ve Türk topluluklarına büyük önem veriyoruz. Sadece gerekenleri yapıyoruz. Türk cumhuriyetleri ve topluluklarına en çok önem veren Başbakan benim.

                Ardından, MHP ve Devlet Bahçeli’ye sert sözlerle yüklendi:

                - Onlar, yıllarca Türk cumhuriyetlerini ihmal etmelerine rağmen, bunun şovunu yaptılar. Konuyu yıllarca istismar ettiler ve işin edebiyat tarafı ile ilgilendiler. Türk cumhuriyetleri ihmal edilmişti. Sayın Bahçeli bu ülkede 3,5 yıl iktidarda kaldı, Başbakan Yardımcılığı yaptı. Türk cumhuriyetleri ile ilgili hangi adımı attı? Kaç Türk cumhuriyetine gitti? Onlar için ne yaptı?

                Ve devam etti:

                - Biz ise gerekenleri ve üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Laf yerine icraat üretiyoruz. Bakın, araştırın, Türk Cumhuriyetlerine en fazla önem veren Başbakan benim.

                Erdoğan’ın bu sözleri hayli tartışılacağa benziyor. Çünkü, Başbakan sadece Alparslan Türkeş’in vasiyetine sahip çıkmakla kalmadı. Aynı zamanda MHP’yi ve Devlet Bahçeli’yi de dolaylı yoldan Türkeş’in vasiyetine sahip çıkmamakla suçladı. “Şov” yapmak ve “istismarcılıkla” itham etti.

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 03:30

İLGİLİ HABERLER