''Ergenekon'' avukatlarından mütalaa aşamasına tepki
''Ergenekon'' davası sanıklarının avukatları, savunma tarafının delilleri toplanmadan, tanıklar dinlenilmeden ve müzekkerelere yanıt gelmesini beklemeden davada esas hakkındaki mütalaa aşamasına gelindiğini belirterek, mahkemenin peşinen verilmiş bir hükmü açıklama gayretine giriştiğini öne sürdü.
Toplantıda, ortak basın açıklamasını tutuklu sanık gazeteci Tuncay Özkan'ın avukatı Ahmet Çörtoğlu okudu. Çörtoğlu, savunma tarafının delilleri toplanmadan bir anda esas hakkındaki mütalaa aşamasına gelinen davada, adil yargılanma hakkını açıkça ihlal eden, savunma hakkını sınırlayan ve yasa dışı delillerin toplanmasına ve kullanılmasına imkan veren hukuk dışı pek çok uygulamaya şahit olduklarını öne sürdü.
Mahkemenin alelacele bir karar verme telaşı içine girdiğini ifade eden Çörtoğlu, duruşma salonunda yapılan düzenlemeler ile sözlü beyanda bulunulmaması gibi uygulamaları eleştirdi.
Makul sürede yargılanmanın sanığın en doğal hakkı olduğunu belirten Çörtoğlu, ''ancak bu hakkın kullanılabilmesi için öncelikle gerçek bir ceza yargılamasının yapılması gerektiğini'' kaydetti.
Çörtoğlu, mahkemenin, daha önce dinlenilmesine karar verdiği ve aralarında Şenkal Atasagun ve Şamil Tayyar'ın da bulunduğu yaklaşık 10 tanığın dinlenilmesinden bir anda vazgeçtiğini, dosyadaki yasa dışı delilleri çıkartmadan, bugüne kadar dinlenilen 153 tanık ve birleşen 21 dava dosyasındaki 120 milyona yakın belgeye karşı savunma tarafını 15 dakika ile sınırlı sürede beyanda bulunmaya zorladığını ve ilgili makamlara yazdığı müzekkerelerin yanıtını bile bekleyemeden, dosyayı alelacele iddia makamına tevdi etmek zorunda kaldığını savundu.
''Mahkeme bu tutumu ile Silivri'de şeklen bir yargılama yapılıyormuş görüntüsü vermesine rağmen, gerçekte önceden sipariş edilmiş, peşinen verilmiş bir hükmü biran önce kamuoyuna açıklama gayretine giriştiği izlenimi yaratmaktadır'' dedi.
Çörtoğlu, mütalaanın hukuksal hiçbir dayanağı bulunmayan iddianamedeki soyut iddiaların tekrarı niteliğinde olacağını savunarak, maddi gerçeğin tamamen ortaya çıkması ve adaletin tecellisi için Avukatlık Kanunu'nun ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) tanıdığı hak ve sorumluluklar çerçevesinde, müvekkillerinin kutsal savunma hakkını sonuna kadar kullanacaklarını, hukuksal mücadeleye devam edeceklerini kaydetti.
Bu kapsamda, ilk olarak son uygulamalarıyla tarafsızlığını tamamen yitirdiklerini iddia ettiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyetini reddettiklerini açıklayan avukat Çörtoğlu, ''Bu çerçevede, Anayasa'yı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ve CMK'daki emredici düzenlemeleri hiçe sayarak, keyfi muamele ile müvekkillerimizi hürriyetinden mahrum eden ve savunmayı sadece kısıtlamakla kalmayıp, baskı ile sindirmeye çalışarak, aynı zamanda kamu görevi niteliğindeki avukatlık görevimizi layıkıyla yerine getirmemizi engelleyen hakimler hakkında derhal yasal işlem başlatılması için Adalet Bakanı ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanı'nı göreve davet ediyoruz'' diye konuştu.
-''Davadan çekilmeyi düşünmüyorum''-
''Balyoz Planı'' davası avukatlarının davaya girmediklerinin hatırlatılması üzerine Çörtoğlu, davadan çekilmeyi düşünmediğini, müvekkilini savunmaya devam edeceğini kaydetti.
Avukat Dilek Helvacı, ''Balyoz Planı'' davasında avukatların, belli bir hukuksal mücadele verdikten sonra başka çareleri kalmadığı için böyle bir yol izlemek zorunda bırakıldığını ifade ederek, ''Bizim şu aşamada hukuksuzluğa karşı hukukla, adaletsizliğe karşı adaletle ve korkmadan yılmadan bize yüklenen görevi sonuna kadar yapmak için buradayız. Savunmanın sinmeyeceğini, korkmayacağını, kamuoyuna ilan etmek için buradayız'' ifadesini kullandı.
Tutuklu yargılanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün kızı ve aynı zamanda avukatı olan Zeynep Küçük, mahkeme heyetinin, savunmanın kısıtlanacağının ipucunu verdiğini ileri sürerek, belirli bir takvimi olan mahkemenin bu takvime göre kararı yetiştirmeye çalıştığını iddia etti.
Küçük, savunma hakkı kısıtlanmadan, davanın makul sürede tamamlanmasını istediklerini belirtti.
Tutuklu sanıklardan emekli Albay Dursun Çiçek'in kızı avukat İrem Çiçek, kovuşturma aşamasında çok talepte bulunmalarına rağmen mahkemenin bilirkişi raporu aldırmadığını ifade ederek, ''Bu çekincenin sebebi nedir- Bize bu kötülükleri yapanların ortaya çıkarılmasını mahkeme istemiyor. Süratle karara doğru gidiliyor'' diye konuştu.
Davada tutuklu yargılanan avukat Kemal Kerinçsiz'in eşi avukat Gönül Kerinçsiz ise, mahkemenin delillerin değerlendirilmesi aşamasını atladığını savundu.
AA