Gündem
  • 27.10.2008 13:51

ERGENEKON SANIKLARI İŞSİZ KALDI...

İSTANBUL - Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Cumhuriyat gazetesi İmtiyaz Sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk  ile İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 46'sı tutuklu 86 sanığın yargılandığı "Ergenekon" davasının 3. duruşması, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunda  saat 10.00'da başladı.   Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından Cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk’un, ilk kez katıldığı duruşmada kimlik tespiti yapıldı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince görülen davanın duruşmasına katılmak üzere Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ne gelen Selçuk, gazetecilerin, "Bir açıklama yapacak mısınız?" sorusu üzerine, "Biliyorsunuz demeç vermiyorum. Zahmetlerinize teşekkür ediyorum" dedi. Sağlık durumu sorulan İlhan Selçuk, eliyle "eh işte" anlamına gelen işaret yaptı. Davanın tutuksuz sanıklarından eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Yalçın Alemdaroğlu ile İbrahim Benli ve Ali Yasak da yerleşkeye girdi.Bu arada, duruşmayı izlemek için yerleşkeye gelen tutuklu sanıkların 2’şer yakını ile tutuksuz sanıkların birer yakını yerleşkeye alındı.

 -KİMLİK TESPİTİ-

Diğer tutuksuz sanıkların kimlik tespitlerinin yapıldığı sırada salona giren Selçuk, kendisine uzatılan mikrofondan ismini söyledikten sonra tutuksuz sanıkların bulunduğu bölüme geçti. Sırası gelince kimlik tespiti yapılan Selçuk, 1925 doğumlu ve dul olduğunu, çocuğu bulunmadığını söyledi. Eğitim durumu sorulunca "Hukuk fakültesi" diyen Selçuk, sabıkasının olmadığını ve gazetecilik yaptığını ifade etti. Selçuk, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün’ün ne kadar ücret aldığına ilişkin sorusu üzerine, telif ücretleriyle birlikte aylık gelirinin 10 bin YTL olduğunu bildirdi. Başkan Şengün, Selçuk’un zaman zaman anlayamadığını söylemesi üzerine sorularını tekrar etti.

SANIKLAR İŞSİZ KALIYOR

Ergenekon davasında tutuksuz olarak yargılanmalarına karar verilen 6 sanık haklarında başlatılan soruşturma sonrası işten atıldıklarını ve iş bulamadıklarını belirtti.  Tutuklanmadan önce düzenli gelirleri olan bir işte çalıştıklarını ya da düzenli bir gelirleri olduklarını belirten tutuksuz sanıklar, dava sonrası işlerini kaybettiklerini ya da işyerlerini kapattıklarını kaydetti.
Tutuksuz sanıklardan Asım Demir, “Bu davadan sonra gittiğimiz hiçbir yerde iş bulamıyoruz. Devletin eli kolu uzun bize bakar" bunun üzerine Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, “Bakıyor mu peki? Çocuklarına nasıl bakıyorsun?" sorusunu yöneltti. Demir, “9 aydır boştayım hiçbir gelirim yok bana iş bulunsun" yanıtını verdi.  Tutuksuz sanıklardan Zekeriya Yurdakul Çaman, daha önce esnaf olarak görev yaptığını, serbest bırakıldıktan sonra kendisine cüzamlı gibi davranıldığını belirterek, “Müşteriler bizden kaçıyor. Ortalama gelirim bin 500 YTL’ye düştü" diye konuştu. Tutuksuz sanıklardan Erdal İrtem de işsiz kaldığından yakınarak, “Hem işsiz hem evsiz kaldım. Bir akrabamın yanında çalışıyorum. Kendi işyerimi kapattım" dedi.

İDDİANAME OKUNACAK MI? 

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in avukatı Mehmet Cengiz, iddianamenin kendilerine ve sanıklara tebliğ edildiğini, önlerinde bulunan bilgisayarda yer aldığını, iddia makamı tarafından basın yayın organlarına servis edildiğini belirterek, şöyle konuştu:“Duruşmanın üçüncü günündeyiz. Hala işin esasına giremedik. İddianamenin okunmadan sanık ifadelerine geçilmesini talep ediyoruz. İddianame zaten psikolojik savaş argümanı gibi."

Mahkeme Başkanı Köksal Şengün da, “Mahkeme iddianameyi okumakla yükümlü. Beyanınızı alır, ona göre işlem yaparız. Birazdan duruşmaya ara vereceğiz. Kendi aranızda konuşup anlaşın. Ara sonrası bana kararınızı bildirin" diye konuştu.

ERGENEKON SAVCILARINA BİR SUÇ DURUYUSU DAHA

Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcılığından başta Savcı Zekeriya Öz olmak üzere 3 savcı hakkında yeniden suç duyurusunda bulunulduğu öğrenildi. Tutuksuz sanık Güler Kömürcü’nün avukatı Metin Çetinbaş, savcılar hakkında suç duyurusunda bulunmanın olağan bir şey olmadığını, adil yargılama hakkına göre iddianameyi hazırlayan savcıların duruşmada yer almamasını talep etti.Avukat Çetinbaş, haklarında suç duyurusunda bulundukları savcılardan mütalaa alınmasının hukuka aykırı olduğunu da iddia etti.

Av. Çetinbaş, iddianame ve ekinde bulunan yasak delillerin okunmamasını da talep ederek, “Yasak delillerle ilgili şimdiden bir karar vermenizi talep ediyoruz" diye konuştu.

Avukat Çetinbaş “Sanıklar hakkında AKP hükümeti medyasında yapılan yayınlarla ilgili savcılar ne yapmıştır. Sanıklar lehine ifade verenlerin ifadeleri neden alınmamıştır. Savcılar neredeyse, ‘cumhuriyeti bile Ergenekon kurdurmuştur’ deme noktasına gelmişlerdir" dedi. Av. Çetinbaş, Ergenekon soruşturmasına itiraz edenlerin nasıl tavsiye edildiğinin de araştırılmasını talep ederek, “Ortaya çıkacak olan tablodan AKP ve Başbakan Erdoğan memnun olmayacaktır" diye konuştu. Mahkeme Başkanı Şengün, Çetinbaş’ın yaptığı uzun konuşmanın ardından tepki göstererek, “İddianameden önce yapılması gerekenleri biliyorsunuz. Lütfen iddianame okunmadan iddianamenin içeriğine itiraz etmeyiniz" dedi.

 

-TUTUKLU SANIKLAR DURUŞMA YÜZÜNDEN DUŞ ALAMIYOR-

Duruşma sırasında tutuklu sanık Oktay Yıldırım söz alarak, duruşmaların arka arkaya yapılması nedeniyle ziyaretçi, telefon ve banyo yapma haklarının ellerinden alındığını belirterek şunları söyledi: “16 aydır tutukluyum. Duruşmalar nedeniyle telefon hakkım, ziyaretçi hakkım ve banyo hakkımı kullanamıyorum. Bu hakkımızı hafta sonu kullanmamız için cezaevi yönetimine yazıyla bildirmenizi talep ediyoruz. Savcılar beni Türk milletine karşı suç işlemekle itham ederek buraya getirdi. Bizi basın önünde mahkum edenler, savunmamızı da görsünler. Buraya yeteri kadar basın mensubunun alınmasını da istiyorum."

Mahkeme  duruşmaya 13.30'a kadar ara verdi. 

 

GÖZALTINA ALINAN AVUKAT GİRAY'IN AÇIKLAMALARI 

Ergenekon soruşturması çerçevesinde bir süre önce gözaltına alınarak sevk edildiği savcılıkça serbest bırakılan bu davanın sanık avukatlarından eski Cumhuriyet Savcısı Ertaç Giray, duruşmaya katılmak için geldiği Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi girişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınmasını nasıl değerlendirdiği sorulan Giray, "Mağdurduk, şüpheli olduk, şimdi ne olduğumuzu bilmiyoruz" dedi. Ruhsatlı antika silahlarından bir tanesini daha önce yanında çalışan ve aynı soruşturmayla ilgili Kars’ta gözaltına alınıp İstanbul’a getirilerek mahkemece tutuklanan Hüseyin Keskin’in bilgisi haricinde aldığını anlatan Giray, bu kişinin "ofisboy" olarak yanında çalışan bir kişi olduğunu belirtti. Ertaç Giray, "Daha sonra Kars’ta yakalandı bu silah. Tabii biz silahın kaybolduğunu bildirmiştik, yasal işlemler başlatmıştık. Burada ’mağdur’ pozisyonunda olmam gerekirken bir anda ’şüpheli’ oldum" diye konuştu. Bir gazetecinin "Davanın sanıklarından emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin’i sakladığınız yönünde iddianamede ifade geçiyor" demesi üzerine Giray, "Sakladığım yönünde değil, teslim olmamasını telkin ettiğim yönünde ama böyle bir şey de mevzu bahis değil. Kendisinin evinin arandığı söylenmişti. Olayın mahiyetini bilmiyordum. Sonra olayın mahiyetini öğrenince de avukatlığını yapmayacağımı söyledim" dedi.

Başka bir soru üzerine iddianamenin okunması taraftarı olmadığını belirten Giray, "Çünkü biz iddianameyi okuduk. Bütün sanıkların da okuduklarına eminim" görüşünü ifade etti.Danıştay ve Ergenekon davalarının birleştirileceği kanaatinde olduğunu kaydeden Giray, "Ancak ilgili midir derseniz, bana göre ilgisizdir. Bana göre hiç ilgisi yok" diye konuştu.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 04:56

İLGİLİ HABERLER