ALEMDAROĞLU VE GÜLER KÖMÜRCÜ'NÜN AVUKATI SAVCILAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK
RAMAZAN CİN-YUSUF MELİKOĞLU
İSTANBUL - Ergenekon duruşmasının üçüncü celsesinde söz alan tutuksuz sanıklardan İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ve Gazeteci Güler Kömürcü'nün avukatı Metin Çetinbaş, savcıların hukuka aykırı davrandıklarını iddia ederek, soruşturma ve iddianamenin hazırlanması sırasında suç işlediklerini öne sürdü. Çetinbaş, medyada soruşturma ve sanıklar aleyhine sık sık yayın yapıldığını, savcıların ise tarafsızlık kurallarını ihlal ettiğini belirterek, iddianamenin anayasaya aykırı olduğunu ve
savcılar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi.
Çetinbaş, iddianamenin okunması sırasında eklerde yer alan yasak delillerin okunmamasını talep ettiklerini belirterek, iddia makamında bulunan savcıların duruşmaya katılmamasını istedi. Savcıların "görevi kötüye kullanmak", "özel hayatın gizliliğini ihlal etmek", "haksız yere soruşturma açmak" suçlarını işlediklerini iddia eden Çetinbaş, iddia makamının bu salonda bulunmasının hukuka aykırı olduğunu söyledi.
Tutuksuz sanıklardan Oktay Yıldırım ise, her gün yapılan duruşmalar nedeniyle ziyaretçilerin telefon, banyo ve kantin ihtiyaçlarını cezaevi şartlarında karşılayamadıklarını belirterek, bu haklarının Cumartesi ve Pazar günlerine alınması talebinde bulundu. Yıldırım, "Basın tarafından her gün iftira ile ibraz edildik. Buna karşılık tek bir kelime bile yazıp, konuşmadık. Ben bugüne kadar bekledim. Savunmamın TÜRK milleti huzurunda duruşma salonundan canlı olarak yayınlanmasını, içeriye maksimum sayıda
gazeteci alınmasını istiyorum. Çünkü bizi sizden önce basın mahkum etti" dedi.
Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Kemal Kerinçsiz ise duruşmanın iki celsesinde de mahkeme heyetinin hukuk ihlali yaptığını öne sürerek, usul kuralları ve savunma hakkına önemli ölçüde riayet edilmesi ve eşitlik göstermesi gerektiğini savundu. Yaşananlar nedeniyle verilen kararlarında yanlış olduğunu iddia eden Kerinçsiz, iddianamenin kabulünün okunmasına kadar yapılan ve yapılacak işlemlerin hukuka aykırı olduğunu dile getirdi. Kerinçsiz, bu yanlışlıklar nedeniyle Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi tarafından milyarlarca tazminata mahkum olabileceği söyledi. Kerinçsiz, "Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırı konusunda daha önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisizlik kararı ile dosyayı Ankara'ya göndermişti. Şuan mahkeme bu konuda değildir. Ortada bir yetki tecavüzü vardır. Yetkisiz bir mahkemenin vereceği karar şaibeli bir karardır. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi verdiği kararında buradaki sanıklarla Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombalara ilişkin yargılanan kişilerin
arasında bir bağlantı olmadığını belirtmiştir. Buna rağmen savcıların bu denli bir iddianame hazırlaması Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını tanımadıklarının göstergesidir ve Yargıtayın kararına saygı duymadıklarını gösterir" dedi.
Tutuklu sanıklardan Behiç Gürcihan ise "Basında Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ün duruşmayı teknik yollarla izlediği iddiası var.
Bu iddiayı net bir şekilde yalanlamanızı bekliyorum. Duruşmalardan bulunan savcıların bilgisayarlarının internete bağlı olup olmadıklarını, buradaki görüntülerin internet yoluyla izlenip izlenmediği konusunda bilgi verilmesini istiyorum" dedi.
Geçtiğimiz günlerde Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Cumhuriyet Savcısı Ertaç Giray ise avukat olarak katıldığı duruşmada "Daha önce yanımdaki çalışanımın bana ait ruhsatlı antika bir silahı çalmasından ötürü Ergenekon soruşturmasında gözaltına alındım ve duruşmaya gelemedim. Gözaltına alındığımda Ergenekon terör örgütü üyeliği ile suçlandım. Mağdur konumundayken daha çok mağdur edildi.. Ne hikmetse Ergenekon soruşturması bize dost olduğunu söyleyen ülkelerin basınında
desteklenmekte ve o ülkelerin yöneticiler tarafından da desteklenmekte" diye konuştu.
