Gündem
  • 9.5.2005 10:33

ERMENİ SOYKIRIMI İDDİALARINA ATATÜRK''TEN TARİHİ CEVAP...

Ata''nın tarihi cevabı ''''Bize karşı yapılan iftiraların aksine, tehcir edilenler hayattadır İtilâf Devletleri harbe zorlamasaydı, evlerine dönmüş olurlardı'''' Ermeni diasporasının son zamanlarda giderek artan soykırım iddialarını, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, yıllar önce ''''Dünya efkârı, Ermeni ahâlinin tehciri hususunda almaya mecbur kaldığımız karar için bize karşı haklı bir ithamda bulunamaz'''' sözleriyle cevaplamıştı. Dünyanın, Ermeni tehciri konusunda Türk devletine karşı haklı bir ithamda bulunamayacağını belirten Atatürk, o dönemde yaşananları, ''''Bize karşı yapılmış olan iftiraların aksine, tehcir edilmiş olanlar hayattadır ve bunlardan ekserisi şayet İtilâf Devletleri bizi tekrar harp etmeye zorlamasa idi evlerine dönmüş olurlardı'''' sözleriyle anlatmıştı. ERMENİ TERÖRÜ Atatürk, 26 Şubat 1921''de Amerikalı gazeteci Clanence K. Streit''in sorusu üzerine, Ermeni tehcirine ilişkin şu tarihi gerçekleri dile getirdi: ''''Rus Ordusu 1915''te bize karşı büyük taarruzunu başlattığı sırada o zaman Çarlığın hizmetinde bulunan Taşnak Komitesi, askeri birliklerimizin gerisinde bulunan Ermeni ahalisini isyan ettirmişti. Düşmanın sayı ve malzeme üstünlüğü karşısında çekilmeye mecbur kaldığımız için kendimizi daima iki ateş arasında kalmış gibi görüyorduk. İkmâl ve yaralı konvoylarımız acımasız bir şekilde katlediliyor, gerimizdeki köprüler ve yollar tahrip ediliyor ve Türk köylerinde terör hüküm sürdürülüyordu. Bu cinayetleri işleten saflarına eli silah tutabilen bütün Ermenileri katan çeteler, silah, cephane ve iaşe ikmâllerini, bazı büyük devletlerin daha sulh zamanından itibaren kendilerine kapitülasyonların bahşettiği dokunulmazlıklardan istifade ve bu maksada matuf olarak büyük stoklar husule getirmeye muvaffak oldukları Ermeni köylerinde yapıyorlardı.'''' İTHAM EDEMEZLER Atatürk, Ermeni tehciri ve Ermeni çetelerinin yaptıkları katliamlar konusundaki görüşlerini de şu sözlerle dile getirmişti: ''''İngilizlerin sulh zamanında ve harp sahasından uzak olarak İrlanda''ya reva gördüğü muameleye kayıtsız şekilde bakan dünya efkârı, Ermeni ahalinin tehciri hususunda almaya mecbur kaldığımız karar için bize karşı haklı bir ithamda bulunamaz.'''' ''''Gerek umumi harp sırasında, gerek mütarekeden sonra Ermeniler ve Rumlar tarafından Müslüman ahaliye yapılan mezalim üzerinde durmak uzun bir hikâye olur.'''' KATLİAM TESCİL EDİLDİ Atatürk, Streit''e, Yunanlıların İzmir''i işgalleri sırasında yaptıkları katliamları da şöyle anlatmıştı: ''''Yunanlılara gelince, İzmir''in işgali sırasında öyle cinayetler işlemişlerdir ki, Yunanistan''ın müttefiki İtilâf Devletleri tarafından tescil edilmiş bulunan ''İtilâf Devletleri Tahkikat Komisyonu'' üyeleri bile 1919 sonbaharında bu vilayeti baştan başa kat ettikten sonra hazırladıkları raporda, Yunan makamları aleyhinde son derece ağır tenkitlerde bulunmuşlardır. Yunanlıların işgal ettiği diğer bölgelerde her yaş ve cinsiyetten on binlerce Türk katledilmiştir.'''' ERMENİLERE YARDIM 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı''nda Osmanlı Devleti''nin aldığı yaraları saramadığını gören büyük devletler, İstiklâl peşinde koşan Ermenilere yardım ederek Tiflis''te Taşnak, İsviçre''de Hınçak teşkilâtlarını kurmalarına ve silahlı mücadele başlatmalarına yardımcı olmuşlardı. Osmanlı Devleti''nin Balkan Harbi''nden de mağlup çıktığını gören Rusya, İngiltere ve Fransa bir taraftan Türkiye''yi aralarında paylaşma plânları, diğer taraftan da Taşnak ve Hınçak teşkilâtlarına her türlü silah ve para yardımı yapıyordu. Bu üç devlet, Türkiye aleyhine başlattıkları çalışmaları ve 1. Dünya Savaşı''nda Türkiye''yi tasfiye etme hareketlerini kendi kamuoylarına kabul ettirebilmek için kiliseleri de devreye sokarak propagandaya girişmişlerdi. SÖYLENENLER İFTİRA Bu amaçla kitaplar yayınlayan ve toplantılar düzenleyen ülkeler, ''''Müslüman Türkler, Hıristiyan halklara zulmediyor, onları katlediyor. Hıristiyan halkları kurtarmak için Türkiye''yi ve Türkleri cezalandırmamız gerekiyor. İşte bu maksatla Türklere karşı harp ediyoruz'''' temasını işlemişlerdi. Ulu Önder, bu gerçek dışı propagandanın öncülüğünü yapan Lloyd George ve George Clemenceau''ya şu çarpıcı sözlerle cevap vermişti: ''''Milletimiz aleyhinde söylenenler bütünüyle iftiradır. Milletimizin zalim olduğu iddiası baştan başa yalandır. Hiçbir millet, milletimizden daha çok yabancı unsurların inanç ve adetlerine riayet etmemiştir. Hatta denilebilir ki, başka dinlere mensup olanların dinine ve milliyetine riayetkâr olan yegane millet bizim milletimizdir. Rum Patriği, Bulgar Eksarhı ve Ermeni Kategikosu gibi Hıristiyan din reisleri imtiyaza sahip oldu. Kendilerine her türlü serbestlik verildi. İstanbul''un fethinden beri, Müslüman olmayanların mezhar bulundukları bu geniş imtiyazlar milletimizin dinen ve siyaseten dünyanın en büyük müsaadekâr ve civanmert bir millet olduğunu ispat eden en büyük delilidir.'''' (D.B. TERCÜMAN) Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:03

İLGİLİ HABERLER