Medya
  • 11.12.2002 12:43

ERTUĞRUL ÖZKÖK DERTLENDİ: ÜYELİĞİ YUNANLI GAZETECİDEN DAHA MI AZ HAK EDİYORUM?

KAYNAK : Haber Vitrini 56 yaşındayım ve şunu soruyorum BEN 56 yaşında bir Türk gazetecisiyim. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girişi konusunda benim kafamdaki müzakere takvimi şu: Acaba Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üye oluşunun keyfini yaşayabilecek miyim? Dikkat ediniz, ‘‘Görebilecek miyim’’ demiyorum. ‘‘Keyfini yaşayabilecek miyim’’ diyorum. Çünkü gücüm yerindeyken, sağlıklı bir yaşta bu keyfi yaşamayı arzu ediyorum. Diyeceksiniz ki, öyleyse genç insanların önünde daha bekleyecek uzun yıllar var. Hayır yok. Çünkü insan ruhunun en tuhaf yanıdır. Gençken önünde uzun yıllar olduğu halde, daha acelecidirler. Yaşlılıkta ise bu acelecilik kaybolur. Avrupa Birliği yarın Türkiye ile ilgili tarihi bir karar verecek. Müzakerenin, 1 Temmuz 2005'te başlayacağı belirtiliyor. 2004'E ÇEKİLEBİLİR Mİ Ama ben hálá, bunun 2004'e çekilebileceği umudunu taşıyorum. Çekilmese ne olur? Bir şey olmaz ama, Türkiye'ye haksızlık edilmiş olur. Çünkü bugüne kadar hiçbir ülke bu tarihi almak için böylesine müthiş bir mücadele vermedi. 1980'li yılların başında Yunanistan'ın AB'ye tam üye oluşunu bugün gibi hatırlıyorum. Biz Türkiye'de 12 Eylül rejimini yaşıyorduk. Pire'den Atina'ya uzanan o cadde üzerindeki Avrupa yürüyüşünün fotoğrafları hálá gözümün önünde. Atina'ya hayatımda ilk defa 1990'ların başında gittim. Yani AB'ye tam üye oluşunun üzerinden neredeyse 10 yıl geçtikten sonra. İnanın o günün Yunanistan'ı, üyeliği bugünün Türkiye'si kadar hak etmemişti. Atina şehir olarak dökülüyordu. Telekomünikasyon altyapısı Türkiye'den çok geriydi. Sanayileşme düzeyi, Türkiye'den çok çok gerideydi. Bugün hálá da geridedir. Şu bir gerçek ki Türkiye, Batı'nın bugüne kadar ‘‘Hıristiyan kulübü’’ olarak kalmış olan bu topluluğa girmek için en pahalı giriş bileti alan ülke olacak. Şimdi baştaki soruma geliyorum. Bizler, yani benim kuşağımdan insanlar bu toplumda yaşamayı görebilecekler mi? Avrupa Birliği, bugüne kadar içine aldığı yeni adayların benim yaşımdaki nesillerine bu soruyu sordurtmadı. Bize tam üyelik için 2010-2015 yıllarından söz ediliyor. Oysa başka hiçbir üyesini 6-7 yıldan fazla bekleme odasında tutmadı. Ama biz 1987 yılındaki tam üyelik başvurusundan sonra büyük bir sabır sınavı verdik. Bu sabır sınavı sonunda, ‘‘Torunlarımız görsün yeter’’ deme noktasına bile getirildik. BİZ HAK EDİYORUZ Ben kendi kendime soruyorum. Bu üyeliği bir Yunanlı gazeteciden daha mı az hak ediyorum? İnanın daha fazla hak ediyorum. Hem zihniyet, hem olaylara bakış, hem globallik hem de uzlaşma kültürü bakımından kat be kat daha fazla hak ediyorum. Bugün Türk basınının geldiği nokta, Yunan basınının bulunduğu noktadan her bakımdan çok daha ileridedir. İtalyan basınından hiç de geri sayılmaz. O nedenle tekrar baştaki soruma dönüyorum. Ben 56 yaşında bir gazeteci olarak, hem de bunu çok hak etmiş bir insan olarak, acaba Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğini görebilecek miyim? Kopenhag'da buna karar verecek insanların , benim gibi Türklerin bu duygularını da dikkate almaları gerekir. Cüneyd Zapsu’nun açıklaması DÜNKÜ yazımda Amerika'da yayınlanan ‘‘Standart’’ dergisinden ilginç bir yazıyı aktarmıştım. Tayyip Erdoğan'ın, aralarında Cüneyd Zapsu'nun da bulunduğu üç danışmanının, Amerikalı gazetecilere verdiği brifingde, önlerindeki káğıtta yazılı savaş takvimini aktarmıştım. Zapsu, bir mesaj göndermiş. Gönderdiği mesajda, bu haberin gerçek dışı olduğunu belirtiyor ve ‘‘O gecede yemekte detaylı tarih, üs açma vs. konuları görüşülmemiştir’’ diyor. Kendisi ABD'de Beyaz Saray'da olduğu için ulaşamadım. Ben bu yazıyı, Amerika'nın ‘‘Standart’’ dergisinden aldım. Bu ciddi bir dergi. Muhabirini Wolfowitz'le Ankara'ya göndermiş. Ayrıca yazdığı şeyler, bir gazetecinin kafasından uyduracağı türden değil. Yani Sayın Zapsu'nun muhatabı ben değil, ‘‘Standart’’ dergisi. Yazı aynen orada duruyor. Dolayısıyla bunlar doğru değilse, o dergiye gönderilmesi gerekiyor. Ben de kendisinden şu sorunun cevabını bekliyorum. O akşam Hilton'da Amerikalı gazetecilere böyle bir brifing verdiler mi, vermediler mi? (Ertuğrul Özkök/ Hürriyet) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:53

İLGİLİ HABERLER