EVLİLİKTE 4 KONUDA UZLAŞMA ARAYIN...

Her evlilik, ister tanışma yoluyla ister görücü usulü olsun, deneme-yanılma, uzaklaşma-yakınlaşma, çekişme-uzlaşma dönemlerinden geçerek uyuma yaklaşır. Eşlerin aralarında uyum sağlamaları ve mutlu olabilmeleri için şu konularda anlaşmaya varmaları gerekir:

1. Karı-koca kendi ebeveynleriyle ilişkilerini evliliğin başlangıcında bir düzene koymalıdırlar. Dünürler arasında meydana gelebilecek herhangi bir gerginliğin yuvalarına yansımaması için beraber çaba göstermeliler. Aile büyüklerinden herhangi birisinin kendileriyle birlikte yaşayıp yaşamayacağı evlilik öncesinde konuşulmalı ve gerçeğe uygun düşen ortak bir karar alınmalıdır. Zira ebeveynleriyle birlikte yaşama kararı alan çiftlerin daha sonra ayrılmak zorunda kalmalarının gereksiz tartışmalara yol açtığı unutulmamalıdır.

2. Eşlerin çocuk sayısı ve çocukların nasıl bir eğitimden geçecekleri konusunda ortak kararlarının olması şarttır. Bazen çiftlerin ikisi ya da teki henüz eş rolünü benimsemeden anne ya a baba olmaları durumunda evliliklerinin tökezlediği gözlenebilmektedir. Bundan dolayı çocuk sahibi olmak için her iki eşin de bunu candan istemeleri gerekir. Böyle bir motivasyonla dünyaya gelen bebek, eşler arasındaki evlilik bağını kuvvetlendirerek mutluluğu artırır.

Çocukların eğitim öğrenimlerinde ailenin müşterek karar alması son derece önemlidir. Zira alınan farklı kararlar ciddi disiplinsizliklere yol açabilir.

3. Eşler arasındaki cinsel yasam: Evlilikteki cinsel uyum sanıldığı gibi evliliğin ilk zamanlarında gerçekleşmemektedir. Cinsel ilişkinin eşler için karşılıklı bir doyum düzeyine varması bazen aylar ve yıllar sürebilir. Türk toplumunda cinsel eğitim konusunda yetersiz ve sağlıksız bilgi alındığından çoğu zaman eşler cinsel duygularını bastırarak, utanıp sıkılarak saklarlar. Cinsel yaşamı sanki kocasının hatırı için katlanılması gereken bir görev sayan eşlerin sayısı, tahminlerimizden de fazladır. Cinselliği karşılıklı doyum aracı olarak görmeyen çiftler, eşlerinin duygularını hesaba katmayarak karsı cinsin doyumu için kendisine düşen görevi yerine getirmez. Doyumsuz ve yalnız erkeğin ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan cinsel ilişki zamanla evlilikte gerginliğe ve sürtüşmeye yol açar. Cinsel ilişki sanılanın aksine sadece yatak odasında başlayıp bitmez. Yatak odası diğer odaları, diğer odalar da yatak odasını etkiler. Her iki taraf elinden gelen çabayı göstererek, daha iyi bir cinsel uyum ve doyumun nasıl elde edilebileceği konusunda karşılıklı konuşmalı ve gerekenlerin yapılması konusunda açık ve duyarlı olmalıdırlar.

4. Evlilikteki ekonomik durumdaki uyum: Eşlerden sadece biri çalışıyorsa ekonomik güç eşin üzerinde imtiyaz sahibi olarak kullanmamalıdır. Eşlerin her ikisi de çalışıyorsa kazançlarını nasıl harcayıp ne şekilde tasarruf edecekleri konusunda fikir birliğine varmaları gerekir. Zira evlilik aynı zamanda ekonomik anlamda da bütünlük demektir. Hesapların ayrı oluşu evlilikte bitmeyen hesaplaşmalara yol açar. Önemli olan çiftlerin ikisinin de ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak ve ortak havuzda gereken birikimleri yapmaktır.