Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, TBMM'nin hükümete verdiği asker gönderme yetkisi konusunda hiçbir baskı altında hareket etmediklerini ve etmeyeceklerini kaydetti. Gül, 8.5 milyar dolarlık ABD kredisi konusunda bildikleri biçimde hareket edeceklerini ve Türkiye'ye karşı bir tehdit olursa, müdahale etmekten çekinmeyeceklerini söyledi.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Bakanlığının Bütçe Tasarısı görüşülürken komisyon üyelerinin sorularını yanıtladı. Gül, Türkiye'nin Irak'a asker göndermesi konusunda, hükümetin hiçbir baskı altında hareket etmediğini ve etmeyeceğini kaydetti.
Yetkinin mutlaka kullanılması gibi bir durumun söz konusu olmadığını ifade eden Gül, Bu konunun sürekli gündemde tutulmasına da taraftar olmadıklarını belirtti Abdullah Gül Türkiye'nin Irak'ın kuzeyinde askerinin bulunduğunun ABD tarafından bilindiğini belirterek, zaman zaman koordine halinde hareket edildiğini bildirdis. Gül, 8.5 milyar dolarlık ABD kredisinin, Irak'a asker gönderme
koşuluyla ilişkilendirilmesine ilişkin sorular üzerine de, bu kredinin, ABD'nin tek taraflı olarak kabul ettiği bir düzenleme olduğunu kaydetti.
BM YETKİSİ VAR, MÜDAHALE EDERİZ
Türkiye ve ABD arasındaki kredi anlaşmasının koşullarının gizli değil, gayet açık olduğunu ifade eden Gül şöyle konuştu:
''Biz eğer bu krediyi kullanma kararı alacak olursak, kendi bildiğimiz doğrultuda hareket edeceğiz. Eğer bu süre içerisinde Türkiye'ye karşı bir Kuzey Irak'tan veya Irak'tan bir tehdit oluşursa, zaten BM anlaşmaları bu yetkiyi bize vermiştir. Biz gerektiğinde her türlü müdahalemizi yapmaktan da çekinmeyiz bize karşı tehdit olursa. Ama bize karşı tehdit yoksa, bizim zaten toprak bütünlüğünü korumak istediğimiz bir ülkeye niçin asker gönderelim ki? Biz niçin o ülkenin bir parçasını işgal etme arzusu içinde olalım ki?''
AB REFORMLARINI SAHİPLENİYORUZ
Türkiye'nin AB üyeliği süreci için bir dönüm noktasına girildiğini belirten Gül, son olarak yedincisi kabul edilen reform paketlerine ilişkin olarak ''Biz bu reform paketlerini empoze olarak görmüyoruz, sahiplenerek çıkartıyoruz'' diye konuştu.
Gül, reformların uygulamasının önemine bir kez daha dikkat çekerken, dil kursları, sayıştay ve MGK yönetmelikleri gibi alanlarda yapılan çalışmaların, uygulamanın ortaya konması açısından önemli olduğunu ve çok kısa bir süre içinde gerekli düzenlemelerin gerçekleşeceğini ifade etti.
KIBRIS'TA ÇÖZÜMSÜZLÜK KADAR, ''VER KURTUL'' DA ÇÖZÜM DEĞİL
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, AB üyeliği yolunda Türkiye için Kopenhag Kriterlerinin önemli olduğuna dikkat çeken Gül, ''Kopenhag Kriterleri dışında kriter görmek istemeyiz'' dedi.
Gül, Kıbrıs'ın bir kriter olmadığını anımsattı ancak çözüm için ellerinden geleni yapacaklarını da ifade etti.
Gül, ''Çözümsüzlük çözüm değil ama, `ver kurtul' da çözüm değildir'' diye konuştu. Gül, 1 Mayıs 2004'e kadar çözüm sağlanmazsa, Rum tarafının, ütm Kıbrıs'ın temsilcisi olarak AB'ye girmesi sürecinin 1991'de başladığını anamsatarak, hükümet olarak kendilerinin şu anda bunu engelleme durumlarının olmadığını kaydetti.
KKTC'de yapılan seçimlere bugüne dek hiç gölge düşmediğini ifade eden Gül, ''Bazı üçüncü taraflar KKTC'nin işlerine karışmak eğiliminderir. AB ve ABD'nin bu konularda dikkatini çekiyoruz'' dedi.
Gül'ün konuşmasının ardından, Dışişleri Bakanlığının 2004 yılı Bütçesi, 8 trilyon 254 TL olarak kabul edildi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:58
