GÜL: ''VATANDAŞ, 'ELİMİZ KIRILSAYDI DA SİZE OY VERMESEYDİK' DEMİYOR''
OKTAY ÖZDEN-HALUK ÖZDEN
ESKİŞEHİR - Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ülkenin başında yenilikçi, reformist bir hükümet olduğunu belirterek, ''Öyle fırtınalı günler geçirdik ki, o fırtınalı günlerde gemiyi batırmadık. Gemiyi selamete çıkardık'' dedi.
Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda yapılan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Eskişehir 1. Olağan İl Kongresi'nde konuşan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, yaklaşık 2 yıl önce kurulan partisinin iktidara nasıl geldiğini ve geçen 8 aylık sürede neler yaptıklarını anlattı. Gül, AK Parti'nin 3 Kasım seçimlerinde neredeyse anayasayı değiştirecek çoğunlukla iktidara gelmesinin dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir siyasi tarihte görülmediğini söyledi.
''Biz ateşten gömleği iktidar olmadan giydik'' diyen Abdullah Gül, ''Çünkü, iktidar olacağımızı, seçimi kazanacağımızı çok iyi biliyorduk. O zaman yaptığımız konuşmalarda şunu söyledik: Ateşten gömleğin hararetini şimdi hissediyoruz. Sorumluluk içinde 'Türkiye'nin birikmiş büyük problemlerini çözmek için iş başına geliyoruz' dedik. Öyle de oldu. Halk bize güvendi ve emaneti verdi'' diye konuştu.
Kendilerine oy verenlerin yüzünü kara çıkarmadıklarını vurgulayan Gül, şunları söyledi: ''Sokağa çıktığınızda insanlar sizi çevirip, 'Oyumuzu size verdiğimize bin pişman ettiniz. Elimiz kırılsaydı da size oy vermeseydik' demediler, demiyorlar. Tam tersine, o zaman bize oy vermeyenler, belki içinden 'bizde oy verseydik' dediler. O zaman oy vermeyenler de bugün partimizi, hükümetimizi, genel başkanımızı takdir ediyorlar. Yaptığımız icraatları alkışlıyorlar. Bütün bunları biz çok zor dönem içerisinde başardık. Muhakkak ki her şey bitmedi. 8 aydır iktidardayız. Türkiye'nin bütün problemlerini çözdük, her şey bitti demiyoruz. Hala önümüzde zor günler var. Gece-gündüz çok çalışacağız, disiplinli olacağız. Halen sıkıntılarla karşı karşıyayız. Ama, bunları aşmakta kararlıyız. O bakımdan önümüzde her şey halloldu deme ucuzluğunda bulunmuyoruz. Şöyle bir düşünün: Biz öyle fırtınalı günler geçirdik ki, fırtınalı günlerde gemiyi batırmadık, gemiyi selamate çıkardık. Güllük gülistanlık, güneşli, fırtınasız havalarda Türkiye'nin gemisi nasıl denize batmıştı? Türkiye'de ne krizler yaşadık, ne acılar çektik. Biz bu acıları onarmaya çalışıyoruz. Dünya sıkıntıda değilken, çevremizde savaş, kavga yokken, bizden büyük istekler söz konusu değilken Türkiye krizler yaşadı. Milletimiz diyor ki, iyi ki erken seçim oldu, AK Parti iktidara geldi. Eğer, o dönemde sıkıntılı günler gelseydi, acaba Türkiye nasıl yönetilirdi, başımıza neler gelirdi? İnsanlar, bunu mukayese ediyor''.
''YOLUMUZA KARARLI BİR ŞEKİLDE DEVAM EDİYORUZ''
Abdullah Gül, şimdi ekonomi ve diğer önemli meselelerle karşı karşıya olduklarını ifade ederek, ''Yolumuza kararlı bir şekilde devam ediyoruz. Bu süre içerisinde halkın ıstırabını dindirmek için üstün bir gayret içindeyiz. Senelerdir ihmal edilen emeklilere ilk defa borcumuzu ödedik. Yaşlıların, emeklilerin gözleri, yüzleri güldürüldü. Bu süre içinde başka önemli işler yapıldı. Senelerdir ihmal edilen köylümüz, esnafımızın iş hayatı canlanmaya başladı. Hükümetimiz köylüyle yakından ilgilendi. Mahsulünün fiyatını hak ettiği şekilde verdi. Hiçbir dönemde yapılmamış bir şekilde ürününün girdisini ucuzlatmak için mazot desteğinde bulundu. Ülke genelinde çiftçiye 650 trilyon lira mazot desteği verildi'' derken, bu sayede mahsulün bu sene bollaştığını savundu.
Yıllardır yüksek enflasyon sebebiyle vatandaşın maaşlarını aldığında hesap yapamadığını kaydeden Gül, AK Parti iktidarının rüyalarda görülemeyecek şeyleri gerçekleştirmeye başladığının altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye'de artık fiyatlar artmıyor, düşmeye başladı. 2 ay üst üste eksi enflasyon çıktı. Göreceksiniz önümüzdeki ayda da eksi enflasyon olacak. Bu sıkıntılı günlerde herkes şunu söylerdi: Dolar 3.5-4 milyon lira olacak. Herkes bunun telaşı içindeydi. Adeta felaket tellallığı yapıyorlardı. Peki ne oldu? Bütün bu sıkıntılı, fırtınalı günler geçti. Dolar ne oldu, 4-5 milyon mu oldu? Bunları söylüyorlardı. Dolar, şimdi 1 milyon 400 binin altına düştü diye şikayet edilmeye başlandı. Bunlar kendiliğinden mi oldu? Kendiliğinden oluyordu da, niçin daha önce olmuyordu? Bunlar hükümetimizin gece gündüz çalışmasının karşılığıdır. Bunlar, hükümetimizin becerikliliğidir. Daha önceki beceriksiz iktidarlar, Türkiye'yi krizden krize sürüklerken, bizim krizleri iyi yöneten yönetim tarzımız, Türkiye'deki problemleri giderek azaltmaya başladı. Türkiye'de yatırım yapılmazdı. Şimdi, Ankara, Bursa, İstanbul'a giderken iş makinelerinin nasıl çalıştığını görüyorsunuz. Biz yeni makineler, greyderler almadık, mevcutları çalıştırıyoruz. Çünkü Türkiye'ye bir heyecan geldi. Ülkede kalkınma seferberliği var. Yeni bir anlayış, heyecanla neler yapılabildiğini görüyorsunuz. Şimdi, köklü reformlar geliyor. Kamu yönetiminde reformlar hazırlandı, Meclis açılır açılmaz, Eylül ayında bu tasarı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gelecek. Bundan sonra Eskişehir'de çözülecek işiniz için Ankara'ya gelmeyeceksiniz. Van'daki öğretmen Ankara'dan tayin edilmeyecek. Trabzon'un doktoru Ankara'dan olmayacak. Ankara yetkililerini illere dağıtacak. Bundan sonra il genel belediye meclis üyeleri ciddiyete kavuşacak. Protokol gibi gösterileri olmayacak, hepsi iş yapacak.''
Abdullah Gül, bütün dünyanın reform paketlerini ilgiyle izlediğine de işaret etti. Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne AK Parti iktidarının sokacağını savunan Gül, ''Göreceksiniz, bunu AK Parti iktidarı gerçekleştirecek. Milletimiz hak ettiği için biz daha çok hürriyet, özgürlükleri kanunlaştırıyoruz. Bunlar, Avrupa Birliği ile rastgeliyor. Avrupa Birliği'nin de istekleri bunlar. Ancak, ortada Avrupa Birliği söz konusu olmasa, milletimiz layık olduğu için hak ve hukuku ve daha çok özgürlüğü bu millete vermeyi zaten vaat etmiştik'' dedi.
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, Türkiye'nin dünyadaki imajının düzeldiğini dile getirirken, 13 katrilyonluk bütçe israfını önlediklerini, gereksiz 15 bakanlığı da kaldırdıklarını sözlerine ekledi.
İl başkanlığı için Fikret Dönmez ile Şadi Doğruyol'un aday olduğu kongreyi Gül ve eşinin yanı sıra, Devlet Bakanı Beşir Atalay, AK Parti milletvekilleri Hayati Yazıcı, Murat Mercan, Muharrem Tozçöken, Fahri Keskin, Sait Açba ve Mahfuz Güler ile çok sayıda partili takip etti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:19
