Gündem
  • 5.6.2003 15:39

GÜRÜZ,''DİNİ EĞİTİM" İSTEYENLERE SERT ÇIKTI...

Kars Kafkas Üniversitesi'nin kuruluşunun 10. yıldönümü törenle kutlanıyor. Kutlama töreninde konuşan Yüksek Öğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, İstanbul'un fethinden sonra Ayasofya'da başlayan dine dayalı eğitimin Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna kadar devam ettiğini belirterek, ''Büyük Atatürk'ün Cumhuriyeti kurduktan sonra öncülük ettiği İstanbul Üniversitesi ile onu takip eden diğer üniversitelerimiz mümtaz kurumlar arasındaki yerlerini almaya başlamışlardır. 3 bin öğrenci ve 300 akademisyenle başlayan yüksek öğretimde o günden bugüne büyük mesafeler alınmıştır. Bugün 76 bin akademik personel ve 1 milyon 918 bin öğrenci yüksek öğrenimini sürdürmektedir. Üniversite sayısı ise 53'ü devlet, 24'ü de vakıf olmak üzere 77'ye ulaşmıştır. Bugün Türk Yüksek Öğretim Sistemi dünyada önde gelen sistemlerden biridir. Bugün Avrupa'nın en saygın, en seçkin kurumları da bu sistemi uygulamaktadır. Artık bundan geriye dönüş yok. Üniversiteler insanlığa, medeniyete ve Türk insanına hizmet eden kurumlardır'' dedi. İSİM VERMEDEN SİYASİLERE ÇATTI Gürüz, konuşmasında daha sonra şöyle dedi: ''Türkiye'de artık medrese, dine dayalı bir eğitim modeli sona ermiştir. Son günlerde bir takım çevreler tarafından dine dayalı eğitimi esas alan sözler sarf edilmektedir. Cumhuriyetimizin 3 temel niteliği bizim için olmazsa olmaz koşuldur. Bunlardan birincisi laikliktir. Laikliğin hayata geçirilmesi, esas itibariyle tevhid-i tedrisat kanununun çıkarılması, cumhuriyetinin kuruluşunun hemen akabinde ve böylece sivil bir eğitim sisteminin kurulması. Yani dine dayalı bir eğitim sisteminin ortadan kaldırılması ve aynı zamanda pozitif hukukun, yani insan aklının süzgecinden geçmiş hukukun, vahiy yoluyla gelen şekli hukukun yerini alması demektir. Bu bakımdan tekrar tevhid-i tedrisat kanununa özlemleri çağrıştıran bir takım sözler devletin bakan düzeyindeki insanları tarafından edilmiştir. Dini eğitim görmeyen kişilerin vatanları ve milletine sahip çıkmadıkları konusunda bir takım söylemlerin dile getirilmesini -eğer doğruysa- fevkalade esef verici buluyor ve kınıyorum. Bunların daima karşısında olacağımızı yüce meclisimizin önünde ifade etmek istiyorum. Bir imparatorluğun dağılmasıyla dört bir taraftan her türlü düşünce ve görüşe sahip insanlar, Anadolu'da toplandılar. Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdular. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk milletiydi. Adı da Türkiye Cumhuriyeti'dir, dili de Türkçe'dir. Türkiye'nin ikinci bir olmazsa olmazı ise dil konusudur. Bunları çekiştirmek, başka sonuçlar ortaya çıkarır. Türk üniversiteleri asla buna izin vermeyecektir.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:06

İLGİLİ HABERLER