HAYDA!.. TELEVİZYONLAR 2.500 REYTİNG DENEĞİNİ ÇALDI!..
Siz, geçen hafta Süperpoligon’a verdiğiniz demeçte “Burnuma tuhaf kokular geliyor” dediniz. Aradan bir hafta geçti, AGB Star TV ve Kanal D’de yayınlanan iki program hakkında inceleme başlattı. Bugün de Uçankuş sitesinde bir haber çıktı. Bunu mu kastediyordunuz?
Bu, buzdağının görünen parçası. Yakında tek tek patlayacak gelişmeler var gibi görünüyor. Bazıları şüphe duyanlara ve veri sunanlara gülüyordu ama bunun hiç de gülünecek bir yanı yok. Olaya yalnızca iki programın yapımcılarının AGB denekleriyle kurduğu ilişkiler ya da AGB’den “birileri”yle “insider” tarzı ilişkileri değil.. Öyle görünüyor ki bir yerlerden patlayacak.
Ama bu iki programın yapımcılarının “deneklerin listesinin ele geçirdiği” iddiaları hayli önemli değil mi?
Tabii ki çok önemli. Ben de bunu duydum. 2500 küsur deneğin isim ve adreslerinin artık orta yerde dolaşmasından daha büyük skandal olamaz. Bunu ele geçirenler ve bir takım yayın kuruluşlarına teslim edenlerden çok AGB içinde bu ‘insider’ların kim olduğunun ortaya çıkarılması gerekiyor. Zaten şunu rahatlıkla söyleyebilirim. 2500 küsur deneğin isimleri ve adresleri birilerinin eline geçmişse zaten geçmiş olsun. Artık AGB reytingleri yoklukla malûldür. Yani hukuki deyimle “YOK HÜKMÜNDE” dir. Reytinglerin inandırıcılığı kalmamıştır, ortada bir güven bunalımı bulunmaktadır.
Bu arada çıkan haberlerde “asıl iş reklam reytinglerinde” diye bir ifade var. Bu ne anlama geliyor?
Çünkü reklam verenler reklam reytinglerine bakıyorlar. Reklam verenler de reklamlarını bu reytinglere göre veriyorlar. Ama seyirci eğilimleri göstermektedir ve dünyada bir kural haline gelmiştir ki programlardan çıkışta reklam reytingleri yüzde 50-60 oranında azalır. Ancak son aylarda özellikle iki televizyonda reklam reytinglerinin, bırakın azalmayı arttığını görmekteyiz. Bu büyük bir skandal. Para da bunun üzerinden vurulmakta. Bu iki televizyonun artık program yayınlamak yerine reklam yayınlamaları daha iyi bence. Çünkü çok iyi reyting alıyorlar(!)
Peki bu süreç nereye gidiyor o zaman? Ne yapılmalı?
Yıllardır bu olaylar yaşanıyor ve her seferinde de üstü örtülüyor. Neden? Çünkü işin içinde reklam satanlarla alanlar var ve onlar bu sistemin bozulmasını istemediler. Sistem onlar için tıkır tıkır yürüyordu. Ama artık işin iyice cılkı çıkmıştır. Bu kadar yıpranmış ve inandırıcılığı ortadan kalkmış bir sistemle şirketlerin ve reklam verenlerin paraları risk altında tutulamaz. Sadece o kadar mı? Manipülatif reytinglerle yüzlerce insan işsiz kalıyor, birçok kişinin geleceğiyle oynanıyor, şirketlerin bilançoları doğrudan zarar görüyor. Yapılması gereken tek şey var, YENİDEN YAPILANMA…
Peki sizin halihazırda şüphe duyduğunuz başka programlar var mı?
Size program adı söylemem ama ilk 100 listesini elinize aldığınızda bunu rahatlıkla görebilirsiniz. Bu kokular yedi mahalleye yayıldı. Size önerim şu; bekleyin, çünkü rezalet ayyuka çıktı. Yakında her şeyin foyası ortaya çıkacak gibi duruyor.
SÜPERPOLİGON
