HAZİNE'NİN BULDUĞU ÇÖZÜME ESKİ BAKAN KARAKOYUNLU TAŞ KOYMUŞ
HANİFE ŞENYÜZ
ANKARA - Hazine'nin, Tekel Genel Müdürlüğü'nce yapımına başlanan ve 15 yılda 220 trilyon lira harcandığı halde tamamlanamayan ikiz kuleler çıkmazından kurtulmak için çözüm yolu bulduğu, ancak dönemin ilgili Bakanı Yılmaz Karakoyunlu'nun bu çalışmayı engellediği ortaya çıktı. Hazine, Tekel'in Ankara Başmüdürlük İdare ve Ambar Binası olarak başlattığı inşaata 20 Mayıs 1995 tarihinde alınan gizli Bakanlar Kurulu kararından sonra dahil oldu. Bakanlar Kurulu, 1988'de inşaatına başlanan binanın Başbakanlık Ana Hizmet Binası olarak devam edilmesi, inşaatın tamamlanması için Tekel'in yapacağı harcamanın da görev zararı olarak Tekel'e ödenmesini düzenliyordu. Hazine, bu kararnameden Tekel'in 'görev zararı' ödeneğini kendisinden istenmesiyle haberdar oldu. Hazine, ikiz kulelerin inşaat maliyetinin görev zararı olarak bütçeye yıkılmasını önledikten sonra da ödenek talebinden kurtulamadı. Yüksek Planlama Kurulu kararıyla
ödenek aktarımı sürdü. Hazine, bunun üzerine Ağustos 2002'de sorunun çözümü için harekete geçti. Tekel Genel Müdürlüğü, Özelleştirme İdaresi ve BDDK, Tütün Piyasası Kurulu, Kamu İhale Kurulu gibi üst kurullarla geniş bir değerlendirme toplantısı yaptı. Toplantıda, çoğu kendi binasına sahip olmayan ya da 30-50 bin dolar gibi yüksek kiralar ödeyen kurulların bu binada yerleşmesi tartışıldı. BDDK, KİK gibi kurumlar bu öneriye sıcak baktı.
Vergi borcuyla takas
Toplantıda, ikiz kulelerin 'kurullar binası' olarak tahsisi, 91 milyon dolar harcanak yüzde 75'i tamamlanan binanın kalan harcamalarının kurullar tarafından karşılanması, kira ya da kat mülkiyeti esasasıyla tahsisi için çalışma yapılması, bu yapılamadığı takdirde Tekel'in vergi borcuna karşılık Maliye Bakanlığı'na devredilmesi konuları ele alındı. Hazine toplantının sonuçlarını Tekel'in bağlı olduğu özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanlığı'na bir yazı ile bildirdi. Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu, 12 Eylül 2002'de Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Masum Türker'e bir yazı göndererek, konunun Hazine'nin yetkisinde olmadığının altını çizdi ve şunları dile getirdi: ''Hazine Müsteşarlığı'nın ilgili yazısında, Tekel Genel Müdürlüğü'nce Ankara'da inşa ettirilen binaların yeni oluşturulan üst kurulların ihtiyaçlarını karşılayabilir büyüklükte olduğundan bahisle, söz konusu binaların talepler çerçevesinde ilgili kurum ve kuruluşlara tahsis edileceği, bu çerçevede Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından da talepte bulunulması durumunda tahsis yapılabileceği ifade edilmektedir. Bu talebin hangi yasal mevzuat çerçevesinde yapıldığı anlaşılamamış, aksine mevzuatsız talep tereddüt yaratmıştır. Bilindiği gibi Tekel Genel Müdürlüğü Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na bağlanmıştır. Özelleştirme İdaresi ile Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu bakanlığıma bağlanmıştır. Söz konusu kuruluşlar bakanlığıma bağlı kuruluşlar olduğuna göre, Hazine Müsteşarlığı tarafından yürütülmekte olan çalışmaların hangi yetkiyle sürdürüldüğü anlaşılamamakta ve söz konusu çalışmalar devlet teamülleri ile memuriyet adabına uymamaktadır.''
Kendi binalarını aldılar
Bu konu seçim ortamında bir daha gündeme getirilmedi. Türker, Karakoyunlu'ya yanıt yazısını 'koalisyon dengesini' gözeterek imzalamadı. Kurullar kararın ardından kendi başlarının çaresine bakıp ya kira ödemeye devam etti ya da bina satın aldı.
radikal
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:29