Yaşam
  • 29.6.2008 14:46

HER 3 KİŞİDEN BİRİ YÜKSEK TANSİYON HASTASI

MERSİN  - Bozyazı Devlet Hastanesi Aile Hekimi Dr. Ayçe Tamer, Türkiye'de her 3 kişiden birisinin tansiyon hastası olduğunu belirterek, yüksek tansiyonun tedavi edilmediği takdirde öldürücü olabileceğini söyledi.
Halk arasında yüksek tansiyon olarak adlandırılan hipertansiyonun ciddi bir sorun olduğunu ifade eden Tamer, hipertansiyonun tek başına öldürücü olmadığını, ancak tedavi edilmediği taktirde ölümle sonuçlanabileceğini kaydetti. Hipertansiyonun kanın damar yüzeyine yaptığı basıncın artması olduğunu dile getiren Tamer, "Burada önemli olan yüksek tansiyonun sistemler üzerine olan olumsuz etkisidir. Hipertansiyon kalbi zorlayarak kalp yetmezliğine, damarları zorlayarak 'atheroskleroz' dediğimiz damarda
kireçlenmeye, beyin damarlarını zorlayarak felce, böbrek damarlarına yaptığı etkisi sonucu böbrek yetmezliğine, göz damarlarında yırtılma veya daralmaya ve büyük damarlarda balonlaşmalara yol açabilir" dedi.
Yüksek tansiyonun nedenlerinin yüzde 90 oranında bilindiğini belirten Tamer, doğum kontrol ilaçları, grip ve soğuk algınlığı ilaçları, ağrı kesiciler, tiroid hormonları, iştah kesiciler, alkol ve bazı depresyon ilaçlarının da tansiyonu yükseltebileceğini kaydetti. Yüksek tansiyon teşhisi konmuş olan kişilerin bu tip ilaçları dikkatli kullanması ve sık tansiyon takibi yaptırmasının uygun olacağını dile getiren Tamer, yüksek tansiyon olasılığının yaşla birlikte arttığına dikkat çekerek, "Ailesinde yüksek
tansiyon, felç ya da kalp krizi geçirenlerin bulunması, aşırı kilo, hareketsiz yaşam, egzersiz yapmama, tütün kullanımı, aşırı tuzlu yiyeceklerle beslenme, hiperlipidemi, şeker hastalığı, aşırı alkol tüketimi ve stresli bir yaşam biçimi önemli risk faktörleridir. Bu gibi kişilerin haftalık olarak tansiyon ölçtürerek kendi kontrollerini yaptırmaları son derece kolay ve gelecek yıllarının yaşam kalitesi açısından önemlidir. Yüksek tansiyon belirtileri arasında baş ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, yorgunluk,
burun kanaması, yol yürüme veya merdiven çıkmada zorlanma, çift görme, dilde peltekleşme görülebilir. Ancak bu tip bulguların hiç biri yüksek tansiyona özgü değildir. Başka hastalıklarda da görülebilir. Sonuç olarak kesin tanı tansiyon ölçümü ile konulacaktır" diye konuştu.
Ölçümlerde ev tipi tansiyon aletleri kullanılabileceği gibi bir sağlık kuruluşundan da yardım alınabileceğini söyleyen Tamer, koldan ölçen aletlerin daha güvenilir olmakla birlikte bilekten ölçüm yapan dijital aletlerin de kabaca fikir vermesi açısından yararlı olduğunu belirtti.
Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği tarafından 2003 yılında yapılan çalışma sonucunda, Türkiye'de hipertansiyon görülme sıklığının yüzde 31.8 olarak belirlendiğini vurgulayan Tamer, "Ülkemizde her 3 kişiden biri hipertansiyon hastasıdır yani bir başka deyişle Türkiye'de yaklaşık 15 milyon hipertansiyon hastası bulunmaktadır. Bir diğer çarpıcı sonuç bu kişilerin 3'te ikisi hipertansiyonu olduğunun farkında değildir. Hipertansiyonu olan her 5 kişiden 4'ünün kan basıncı kontrolü yeterli
yapılmamaktadır. Her 3 hipertnasiften birinde böbrek hasarı saptanmıştır. Buradan çıkaracağımız sonuç; kendimiz hakkında yeterli bilgi sahibi olmadığımız ve sağlık kontrollerimizi yeterli yaptırmadığımızdır. Bilinçli bir nesil olarak bize düşen görev kendimiz ve sorumlu olduğumuz kişilerin tansiyon kontrollerini yaptırmamız gerektiğidir" şeklinde konuştu.
Dr. Ayçe Tamer, yüksek tansiyon hastalarının yapması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
"Aşırı kilolarınızdan kurtulun, ideal ağırlığınızı koruyun, boyunuza göre ideal kilonuzu hesaplattırın. Gerekirse bir diyetisyene baş vurun. Sağlıklı beslenin, bol sebze meyve, kuru baklagiller (nohut mercimek, kuru fasulye) daha az kırmızı et, daha az tatlı ve yağ alımını tercih edin. Tuzlu yemeyin, fast food dediğimiz hamburger, patates cipsi türü yiyeceklerden kaçının, sodyum içeriği düşük olan tuzları tercih edin. Alkol alımını kısıtlayın. Tütün ürünlerini kullanmayın, tütündeki nikotin kan
basıncında yükselmeye sebep olmakta, kimyasal maddeler atardamara zarar vermekte, vücutta su tutulmasına sebep olmaktadır. Kafein alımını sınırlayın, günde 2 fincandan fazla kahve içmeyin. Stresten uzak durun, çevre faktörünüzü değiştirmektense hayata bakışınızı değiştirmek daha kolaydır. Yaşamın keyifli yanlarına konsantre olun. Düzenli olarak uyuyun, günde yarım saat orta tempoda yürüyüş yapın. Sağlık kontrollerinizi düzenli olarak yaptırın. Bu kontroller sonrasında yüksek tansiyon saptanırsa ilgili
uzmana baş vurun."

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 08:15

İLGİLİ HABERLER