Medya
  • 21.12.2003 13:24

HINCAL ULUÇ'A DESTEK, STAR YAZARI HAYRULLAH MAHMUD'DAN GELDİ...

Hayrullah Mahmud/ Star Hıncal Uluç Gençlere kendine güvenmeyi ve düşünmeyi öğreten Türk medyasının gerçek ‘star’ı Hıncal Uluç, geçen gün sütunundan gökyüzüne bir işaret fişeği fırlattı... Ve ‘Beni kovamıyorlar, ayrılmaya mı zorluyorlar’ diye sevenlerine sordu!.. Oysa, bu soruya hiç gerek yoktu... Çünkü Hıncal, Türk medyasında ‘Kandinsky’nin Tabloları’ gibi bir konuma sahiptir!.. Neden mi?! Anlatayım: Geometrinin duygusallığıyla herkesi büyüleyen ünlü ressam Kandinsky, seçkin galerilerde sergilenen resimlerinin halka ulaşması düşünü kurmuş bir gün... Sanatının sadece seçkinleri değil, halkı da etkileyebileceğini düşlüyormuş... En güzel tablolarını toplamış ve götürüp bir fabrikanın yemekhanesine kendi elleriyle asmış!.. Sonra da resimlerinin işçileri nasıl etkilediğini görmek için günlerce yemekhaneye gitmiş... Bakmış ki bir şey olduğu yok!.. İşçiler yine eskisi gibi yemeklerini yiyip çekip gidiyorlarmış. Resimlere bakan bir tek işçiye rastlamamış... Tam umudunu yitirmeye başladığı sırada, yaşlı bir işçi yanına sokulmuş ve şunları söylemiş: No man’s land ‘Günlerdir seni izliyorum. Gelip yemek yiyenleri inceliyor ve resimlere bakıp bakmadıklarına dikkat ediyorsun. Doğru, kimse bakmıyor, ama hiç üzülme. Eğer resimlerin bir gün duvardan indirilirse, herkeste bir boşluk duygusu uyandıracaktır. Bugün burada bir şey eksik diyeceklerdir!’ ‘Hıncal’ın Yeri’ de öyle!.. O köşe yerinde durduğu sürece, belki kimseden ses çıkmayacaktır... Ama... O köşe kalkarsa, doğacak boşluğun, kimsenin şüphesi olmasın, hemen farkına varılacaktır!.. Çünkü Hıncal Uluç, Türk basınında hür, bağımsız ve bağlantısız bir konuma sahiptir!.. ‘Hıncal’ın Yeri’, Türk basınının ‘no man’s land’idir!.. Sadece okuyucuya ait olan, patronun dahi ayak basamadığı, sahiplenemediği sütunlardandır!.. Gazetesi dahil, tüm kurumlar üzerinde özgürce eleştiri hakkını kullanabildiği alandır orası... Hıncal da Türk medyasının bence tek ve gerçek ‘ombudsman’ıdır! Yalnız... Önemli gördüğüm bir hususun da altını çizmeden geçemeyeceğim... Kaç gündür, onca destek verdiği, köşesinde forse ettiği hangi genç kalem Uluç’u sahiplenecek diye bekliyorum... Hangisi ‘Hıncal’ın Yeri, Türk basınının ‘no mans land’idir. Oraya kimse müdahale edemez, aklınızdan bile geçirmeyin’ diye iki satır yazı kaleme alacak diye izliyorum... Hangi internet sitesi kampanya açacak diye bakıyorum. Tek satır yok!.. Ne acı!.. Hıncal’ı hayattayken mezara koymaya kalkışan bir suskunluk!.. Ne utanç verici!.. Buradan tüm genç meslektaşlarıma ve genç yazar dostlarıma sesleniyorum: ‘Bizler Hıncal Uluç’un sayesinde bugün buradayız. Onun açtığı yolda ilerliyoruz!’ Ben çok genç yaşımda Can Ataklı tarafından star’ın ‘Başyazarı’ ilan edildiysem ve kimse tarafından yadırganmadıysam... Bu, gençlere güvenmeyi salık veren, onlara fırsat verilmesi için mücadele eden Hıncal Uluç’un sayesindedir... ‘Hıncal’ın Yeri’ Türkiye’ye çok şey öğretti! En başta düşünmeyi!.. Kendine güvenmeyi!.. ‘Yapacağım, yaptım, başaracağım, başardım’ demeyi... Dahası, birbirimizi sevmeyi öğretti!.. En önemlisi birbirlerimizin fikirlerine katılmasak da, nefret etsek de saygı duymayı öğretti!.. Biliyorum şimdi bu satırları okuyunca, kardeşine Hıncal diye hitap ettiğim için Hocam Öcal Uluç kızacak!.. ‘Kendinden büyüğüne nasıl böyle hitap edersin, nasıl Hıncal dersin’ diye... Arkadaş mesafesi Ama... Hıncal Uluç, bize hiç abi mesafesinde olmadı; hep arkadaş mesafesinde oldu! Akranımızmış gibi davrandı!.. Bu samimiyet de oradan geliyor!.. Belki köşesinin bu kadar çok okunmasının sebebi de budur!.. Bizden biri, içten ve samimi!.. Hangi yaşta olursanız olun, Hıncal akranınızmış gibi gelmedi mi size de!.. Belki... Bu satırlar önce okuyucusu, sonra genç bir meslektaşı olarak, Hıncal için duygularımı kaleme almakta geç kaldığım satırlar olarak değerlendirilebilir... Bu belki de geç kalmış bir teşekkür yazısıdır!.. Şimdi yeri geldi yazıyorum işte!.. İyi ki varsın Hıncal Uluç!.. İyi ki varsın Hıncal Usta!.. İyi ki varsın Hıncal!.. Ve... Hıncal Uluç unutmamalı ki, Kandinsky’nin tabloları gibi, onun köşesi de Türk Basını’nın duvarlarını süslüyor!.. Birisi o tabloyu ortadan kaldırırsa, hiç endişe etmesin, hemen farkına varılır!.. Çünkü sadece Sabah’ın değil, Türk Basını’nın da kaptanı!.. İyi ki varsın Hıncal!.. İyi ki varsın... Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:17

İLGİLİ HABERLER