Gündem
  • 1.3.2014 16:58

'Hırsız deyince akla Tayyip Erdoğan geliyor'

Yalova'da konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık soruşturması kapsamında nöbetçi mahkeme tarafından verilen tahliyelere ilişkin olarak, "Bunları serbest bıraktılar. Kahramanmaraş'ta bir gencecik çocuğumuz 17 lira çaldı diye 17 ay hapse atıldı. Bir milyar dolar götürdüler. Başbakanın evinden çıkan para bu. Hepsi serbest kaldı. Milletin vicdanı sızlıyor" dedi.
CHP'nin, Yalova'nın Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen miting alanında partililere ilk olarak Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan ve Muammer Güler ile oğlu Barış Güler arasında yapıldığı iddia edilen telefon kayırları barkovizyon eşliğinde dinletildi. Daha sonra helikopterle gelen Kılıçdaroğlu, "Hırsız Tayyip Erdoğan", "Heryern Taksim, her yer Direniş", "Başbakan Kemal", "Bizler Mustafa Kemal'in Askerleriyiz" diye slagonların atıldığı alanda konuşma yaptı. 17 Aralık sürecine değinen Kalıçdaroğlu, 17 Aralık sabahı bu ülkede nelerin yapıldığını, aşama aşama vatandaşların hayatından film şeridi gibi geçtiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "17 Aralık'ta cumhuriyet tarihinin en büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonu yapıldı. 4 bakanın çocuklarının yatak odalarında kasalar çıktı. Kasaların içinden paralar çıktı. dolarlar çıktı. Euro'lar çıktı. O kasaların yanında para sayma makineleri çıktı. Bir bakanının 700 bin liralık saati çıktı. Sonra baktılar ki bu iş büyüyor, önce koştu kendi özel uçağını Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına tahsis edilen özel uçağı Aksaray'a gönderdiler. Valiyi aldı 'gel' dedi. 'Sen İstanbul'a emniyet müdürü ol. Yolsuzluk ve rüşvet olayını kapat' dedi. Polisleri, savcıları değiştirdiler. Değiştirdikleri savcıları bir daha değiştirdiler. Sonra yetmedi adli kolluk yönetmeliğini değiştirdiler. Yetmedi hakimler ve savcılar Yüksek Kurulu'nu değiştirdiler. Yetmedi başbakan çıktı dedi ki 'bu yolsuzluk ve rüşvet operasyonu bana karşı yapılmıştır. Oğlum Bilal'e karşı yapılmıştır. Bilal üzerinden bana ulaşmaya çalışıyorlar' dedi. Ben de şunu söylüyorum Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Allah aşkına bana söyler misiniz bir hükümet devleti soyarsa ne olur ? Dünya tarihinde ilk kez AKP hükümetinin devleti soyduğunu görüyoruz. Kendi oğluna ifade ver diyorlar. 'İfade ver vermem' diyor.İfadenin alınması lazım. 'İfade alınmayacak' diyor. Ne yaptı Başçalan oğlunu devletin makam arabasıyla beraber yanında götürdüö diye konuştu.
Manisa'da bir üniversite öğrencisinin çantasında bir bezin üzerine, " hırsız var" yazıldığı için yakalandığını anlatan CHP Lideri, "Bu genci hemen yakalıyorlar 'sen devlet büyüklerine başçalana hakaret ediyorsun' diyorlar Allah aşkına eskiden bir reklam vardı. Bir bisküvinin adını söylerdi o bisküvi reklamında ismini söylerdi. Onun adı hemen akla gelirdi. Şimdi hırsız deyince akla ne geliyor? Ben daha ne diyeyim Allah aşkına söyler misiniz? Bu ülkenin nüfusunun en az yarısı ona hırsız diyor. Hırsız ünvanı verilen bir adam Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanlık koltuğunda oturur mu? Arkadaşlara söyledim başçalana sakın sayın başbakan demeyin. Sayın lafını da kaldırın. Adı ve ünvanı bellidir. Bütün dünyada nam salmıştır. Adı başçalandırö dedi.
Hükümetin bu süreçte istifa etmeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"İstifa etmeyecekler bunlar. Bir adamın yüreğimde Allah korkusu varsa, kul hakkı yemek dünyanın en büyük günahıdır diye biliyorsa, alnında ar damarı varsa zaten bir gün bile o koltukta oturamaz. Bunlarda Allah korkusu yok, ar damarı yok, ne söyleyeyim ben bunlara başka ne söyleyeyim Allah aşkına söyler misiniz. O nedenle Manisa'daki üniversite öğrencisine 'hırsız var' pankartını taşıma' diyor. Ben de buradan diyorum ki artık o devlet sırrı olmaktan çıktı. Artık bütün dünya onun hırsız olduğunu kabul ediyor. Herkes öyle bilsin rahatlıkla söyleyebilirsiniz kimse bir şey yapamaz size. O hırsız o koltuktan inmediği sürece ona her yerde hırsız diyeceğiz"
Türkiye'nin bir diktatör tarafında yönetildiğini öne süren CHP Lideri, diktatörler için hukukun üstünlüğü, kadın erkek eşitliği, yargı yasama yürütme diye üç ayrı organını olmdaığını belirtti. Diktatörler için yürütme organının olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "O yürütme organını da biliyorsunuz yürütmedir. Ne diyor başçalan 'ben yürütmenin başıyım' diyor. E biz de zaten sana onu söylüyoruz. Sen yürütmenin başısın diyoruz buradan bütün annelere sesleniyorum bütün annelerin ellerinden öpüyorum anneler çocuğunuz işsiz ise onun sebebi başçalanndır. Çocuğunuz iş bulamıyorsa sebebi odur. Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy veren değerli yurttaşlarıma sesleniyorum. Oy verdiniz. Bir değil iki değil üç kez iktidara getirdiniz. Hiçbir zaman sizi niye oy verdiniz diye suçlamadım. Çünkü siz şuna inandınız. Bunlar gelecekler, yolsuzlu mücadele edeceklerdi. Biz de dedik ki eğer yolsuzlukla mücadele ediyorsa, buyursun etsinler. Bunlar dediler ki 'biz yoksullukla mücadele edeceğiz. Biz yasaklarla mücadele edeceğiz' dediler. Eyvallah, Türkiye'ye demokrasiyi getiyorsanız, yasakları kaldıryorsanız, biz de size her türkü desteği vereceğiz' dedik. Aradan süre geçti. Bugün artık güneş balçıkla örtülmüyor kapatılmıyor sıvanmıyor' dedi.
Konuşmasında Ak Parti'ye oy verenlere seslenen CHP Lideri, "Sizi kandırdılar sizi adam yerine koymadılar. Size açıkça yalan söylediler. Çocuklarını paraya boğdular. Her taraflarından dolar akıyor. Defalarca söyledim bunlara inanmayın diye. Diktatörlerin bir özelliği vardır. Diktatörler, bir halka yalan söylerler. İlki halkın manevi dini duygularını sömürürler. Din-iman edebiyatı yaparlar, öbür taraftan malı götürüler. Kul hakkı yemek günahsa, yüce Allah, 'her türlü günahla gel affederim ama kul hakkıyla karşıma gelme' diyorsa ve sen de gidip hala bunlara oy veriyorsan ben sana söyleyecek bir şey bulamıyorum. Bir bakanın kolunda 700 bin liralık saat insaf ya. Ben merak ediyorum içinizde kaç kişi 700 bin liralık saat sahibi?" diye sordu.. Bunun üzerine vatandaşlar 'biz 5 liralık saat kullanıyoruz' demeleri üzerine Kılıçdaroğlu, "5 lira mı? Olmadı" dedi.
17 Aralık soruşturması kapsamında nöbetçi mahkeme tarafından verilen tahliyelere ilişkin olarak değerlendirmede bulunan Kılıçdaroğlu, "Serbest bıraktılar hepsini. Kahramanmaraş'ta bir gencecik çocuğumuz 17 lira çaldı diye 17 ay hapse atıldı. Bir milyar dolar götürdüler. Başbakanın evinden çıkan para bu. Hepsi serbest kaldı milletin vicdanı sızlıyor. Adalet ve kalkınma Partisi'ne oy veren değerli, yurttaşlarıma sesleniyorum. Bir Başbakanın evinde nasıl olur da bir milyar dolar para olurö dedi. 17 aralık sabahı Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında yapıldığı öne sürülen telefon görüşmelerini hatırlatan CHP Lideri, "Elinizi vicdanınıza koyun. Bu ülkede tüyü bitmemiş yetimin hakkı için düşünün. Allah aşkına dünya tarihinde hangi başbakanın evinde bu kadar para var. Devletin bankaları var. Alın teriyle kazandıysan götür bankaya yatır. Ama hırsızlık yaptın parayı oraya yatıramıyorsun. Ben sana hırsız demeyim de ne diyeyim. Başçalan demiyeyim de ne söyleyeyim. Başçalanın yönettiği bir ülkeyi istemiyoruz. Millet oy verdi hırsızlık yapıyorlar. Hesabını sormazsam ben namerdim. Hesabını soracağım. Ben bir ara demiştim ki ya koltuğu bırak ya da helikoptere bin başka bir yere git demiştim. Bazıları eleştiriyorlar hesap sormayacak mısın diye. Siz hiç merak etmeyin. Bu kardeşiniz kul hakkı yiyen herkesten hesabını soracaktır. Kaçar mı emin olun kaçar. Ben yol gösterdim kaç ama kaçtığın ülkeden seni geri getireceğim geri ve bunun hesabını soracağım" diye konuştu.

KABATAŞ OLAYINA DEĞİNDİ

Gezi olayları ve Kabataş tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, "Millet ağaç kesilmesin diye Gezi'de eylem yaptı gencecik çocuklar, bizim çocuklarımız bu ülkenin çocukları oraya bir sürü insan. Başı açık, başı kapalı kız kardeşlerimiz, analar, bacılar hepsi oradaydı. Kalktı 'bunlar camide, içki içiyorlar' dedi. Allah aşkına caminin imamı Müslüman bir kişi diyor ki camide içki içilmedi kardeşim diyor. Sen misin onu söyleyen. İmamı sürdüler. Niye? Doğruyu söyledi diye. Ne söylersen söyle o imama saygı duyuyorum, doğruyu söylediği içinde saygımı sürdürüyorum .Kabataş iskelesinde baş örtülü bir kardeşimize 50 ile 100 kişilik bir grup üst tarafı açık ellerinde deri eldivenler başlarında bilmem neler 6 aylık çocuğu ile gidiyor bu kadına saldırmışlar. Dövülmüş de bayılmış da üstüne idrarını yapmış da, Allah aşkına binlerce kişinin geçtiği iskelede böyle bir şey yok. Çok şükür bir televizyon kanalı, Kanal D onlara da teşekkür ediyorum yaptıkları habercilik dolayısıyla teşekkürlerimi şükranlarımı sunuyorum Gösterdiler böyle bir şey yok. Kadıncağız gidiyor çocuğu da arabada. Kocası geliyor, kocasıyla gidiyor. Ne kavga ne dövüş ne yaralanan, adam vurma, yere yatırma hiç birisi yok. Yalancıdan, hırsızdan başbakan olmaz. Başçalandan başbakan olmaz. Dini siyaseti alete edenden başbakan olmaz. Hukukun üstünlüğüne inanmayandan başbakan olmaz. Başbakan topluma örnek olması gereken kişidir. Ahlakıyla örnek olacak sözleriyle örnek olacak yalan söylemeyecek her yerde millete doğruları söyleyecekö dedi.
Bugüne kadar çok sayıda kasetin çıktığını belirten Kılıçdaroğlu, "hiç kimsenin çıkıp bu kaset yalan demedi düzmecedir demedi, montajdır demedi. Herkes kabul etti ama ne zaman Bilal oğlan ile başçalan arasında konuşma çıkınca önce bir hayal kırıklığı önce bir sesini kestiler sonra çıktı efendim bu montajdır dedi. Böyle bir şey olamaz. Sonra dedi ki kriptolu telefonlarım dinleniyor dedi. Yani oğluyla yaptığı konuşmayı dolaylı olarak doğruladı. Devlet sana kriptolu telefonu devletin sırlarını konuş diye verdi sana yolsuzluk yaptı diye o kriptolu telefonları vermedi önce sen bunu öğren. Dün bir ses kaydı daha düştü Bilal oğlan ada alıyor adalar alıyor. Başçalana sormuşlar demişler ki yok onun aldığı adacık demiş küçük bir ada alıyor demiş. Hani gemicik almıştı ya şimdi de adacık almış. Ak Parti'ye oy veren değerli yurttaşlarıma sesleniyorum. Siz bunları iktidar yaptınız Altlarına kırmızı plakalı araçlar verildi. Uçaklar tahsis edildi gittikleri yerde alkışladınız devletin itibarı diye biz bunlara saygı gösterdik ama bunlar geldiler sizi soydular eğer siz kul hakkı yemenin günah olduğuna inanıyorsanız, bunlara oy verirseniz benim iki elim yakanızda olur. 17 lira para aldı diye 17 ay bir çocuk hapse giriyor. Trilyonları götürenler hapisten çıkıyor. Sizin vicdanınız bunu kabul ediyorsa benim söylecek bir şeyim yok. Ama kabule etmiyorsa demokratik yollardan tepkinizi gösterin. Sandığa ayın 30'unda gidin haramilerinn iktidarına hep beraber son verin. Yalova'dan Türkiye'deki bütün yurttaşlarıma sesleniyorum. Hangi partiye oy verdiyseniz verdiniz benim başımın üstünde yeriniz var. Ben sizi ayırmayacağım, bölmeyeceğim. Cumhuriyeti savunuyorum. Cumhuriyeti, demokrasiyi Mustafa Kemal Atatürk'ü Çanakkale'yi savunuyorum şehitlerimizi savunuyorum. Bu topraklarda yaşayan kim olursa olsun benim başımın üstünde yeri var hiçbir ayırım yapmıyorum yapmayacağım da. Çünkü biz başka bir partiyiz. Biz Türkiye'yi kuran partiyiz devleti kuran partiyiz demokrasiyi getiren partiyiz kadın erkek eşitliğini savunan partiyiz hukukun üstünlüğünü savunan partiyiz kul hakkı yememeyi şiar edinene partiyiz herkesin inancına kimliğine saygı gösteren bir partiyiz. Biz hırsızlardan hesap sormayı ahdetmiş bir partiyiz biz Cumhuriyet Halk Partisiyiz"
Kılıçdaroğlu, bu konuşmanın ardından öğle yemeğini YAlova'da yedikten sonra Bursa'ya hareket etti.
Işıl ARSLAN-Süheyla GÖZDERELİLER-Hasan BOZBEY/Sebile ÇETİN/YALOVA,(DHA)

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 07:16

İLGİLİ HABERLER