HİSARCIKLIOĞLU:''BÜTÇEDE, YAPISAL REFORMLARLA İLGİLİ VE BU NİYETİ GÖSTERİR HİÇBİR GÖSTERGE YOKTUR''
BİLGİN ŞAŞMAZ
ANKARA - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de, ekonominin, kamu kesiminin ve özel sektörün kurumsallaşmak zorunda olduğunu belirterek, ''Keyfi yönetim devri herkes açısından sona ermek zorundadır'' dedi.
Hisarcıklıoğlu, ayrıca devletin, 'rekabetin sağlanması' temel amacı etrafında yeniden örgütlenmesi gerektiğini vurgulayarak, bütçede yapısal reformlarla ilgili hiçbir göstergenin bulunmadığını bildirdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sevkedilen 2003 Mali Yılı Bütçe Kanunu Tasarısı'na ilişkin bir açıklama yapan Hisarcıklıoğlu, bütçenin öncelikle borç yükünü azaltacak şekilde düzenlenmesinin doğal olduğunu kaydetti. Açıklamasında, faiz dışı fazla hedefinin her türlü siyasi tartışma alanının dışında tutulması gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu şu ifadeleri kullandı:
''Çünkü sağlanan bu fazla, kamu borç stokunun hemen değil ama zaman içinde azaltmak için gerekli bir teknik gösterge niteliğine dönüşmüştür. Bu bakımdan yüzde 6.5 oranında faiz dışı fazlanın. söz verildiği gibi hedeflenmiş olması olumludur. Burada önemli olan bir diğer noktada, Türkiye ekonomisi gibi sinyallere ve işaretlere fevkalade duyarlı olan bir ekonomide, kamuoyuna ve piyasalara yanlış sinyaller vermemektir. 2003 bütçesinde yüzde 6.5 oranında faiz dışı fazla vermek için gerekli tedbirleri almak, 'doğru' bir sinyal niteliğindedir''.
''OCAK VE ŞUBAT ENFLASYON RAKAMLARI, FİYAT ARTIŞININ KAMUDAN KAYNAKLANDIĞINI GÖSTERMEKTEDİR''
Kamu harcamalarının kısılması gereğinin nedenlerinden birisinin de enflasyon olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, ''Ocak ve Şubat aylarına ait enflasyon rakamları, fiyat artışlarının kamudan kaynaklandığını göstermektedir. Son bir yıldır devamlı düşüş trendi içinde olan enflasyon, ilk defa yukarı dönmüştür. Yıllık enflasyon yüzde 90'dan yüzde 30'a düşerken, kamu zamları fazla bir engel teşkil etmiyordu. Ancak, enflasyonun yüzde 30'dan yüzde 20'ye gerilemesi sürecinde, kamu zamlarının aynı kalması mümkün değildir'' dedi.
Açıklamasında, ''Önümüzdeki dönemde, Türkiye'de büyümenin liderliğini, artık özel söktörün üstlenmesi gerektiği gerçeğini kabul etmeliyiz'' diyen TOBB Başkanı, şunları kaydetti:
''Özel sektöre dayalı büyümenin sağlanması, eşit şartlarda rekabetin temini ile mümkündür. Eşit şartlarda rekabet, kamuda kural hakimiyetinin tesisinden geçmektedir. Kurallar herkese eşit biçimde uygulanmaladır. Devlet, 'rekabetin sağlanması' temel amacı etrafından yeniden örgütlenmelidir.
Ancak, bütçede, yapısal reformlarla ilgili ve bu niyeti gösterir hiçbir gösterge yoktur. Bugünkü yapısıyla bu bütçe, müsrif, israfçı ve hantal devlet yapısını sürdürme bütçesidir. Kamu harcama reformu yapılmadan, sağlıklı bir bütçe yapılabilmesi mümkün değildir. Bu durumun yansıması, Acil Eylem Planı'nın uygulamasında da görülmektedir. Geçen 3 aylık dönem zarfında, kamudaki kurumsal yapılanma ile ilgili taahhütlerin hemen hiçbiri hayata geçirilmemiştir. Bunların başlıcalarına bakacak olursak; ekonominin tek elde toplanması, yaptırımların özendirilmesi ve teşviki, Eximbank'ın etkinliğinin artırılması, ihracatçının girdi maliyetlerinin düşürülmesi, enerji piyasasının rekabete açılması, Kamu Yönetimi Reformu, yolsuzluklar ile ilgili Ceza Hukuku Sözleşmesi'nin onaylanması, kamu yönetim ilkelerinin belirlenmesi ve Bilgi Edinme Kanunu'nun çıkarılması maddeleri gerçekleştirilmemiştir.
Sonuç olarak, Türkiye ekonomisi artık kurumsallaşmak zorundadır. Kamu kesimi urumsallaşmak zorundadır. Özel sektör kurumsallaşmak zorundadır. Keyfi yönetim devri herkes tarafından sona ermek zorundadır''.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:29