
İMF İLE 'SEÇ BEĞEN AL' DÖNEMİ
Türkiye’nin, Mayıs 2008’de sona erecek mevcut 19’uncu Standby düzenlemesinin yerini alması beklenen, yeni program seçenekleri belli olmaya başladı. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Türkiye’nin elinde üç ana IMF düzenlemesi seçeneği bulunuyor. IMF ile sürdürülmesi planlanan yeni program seçeneklerini, “ihtiyari Stand-by”, “Program Sonrası İzleme” ve “Normal Stand-by” oluşturuyor.
İNİSİYATİF TÜRKİYE’DE
İhtiyari Stand-by: IMF ile yine bir stand-by anlaşması yapılacak, bu kapsamda, yine programlanmış ‘gözden geçirme’ler olacak. Ancak bu düzenlemede yer alacak olan kredi, kullanılması taahhüt edilen bir kredi olmayacak. Yani ‘gözden geçirme’ler sonrasında Türkiye’nin hak edeceği kredi hakkını kullanıp kullanmaması, yine Türkiye’nin inisiyatifinde olacak. Örneğin kredi likidite sıkışıklığı çekildiğinde kullanılacak. Program Sonrası İzleme: Normal bir düzenleme kapsamında olduğu gibi, yılda birkaç defa (bu Türkiye ile IMF arasında uzlaşılacak bir ziyaret programı çerçevesinde gerçekleştirilecek) IMF heyeti Türkiye’ye gelerek, çalışmalar yapacak ve Türkiye ekonomisine ilişkin raporlar düzenleyecek. Bu raporlar, uluslararası yatırımcılar ve finans kuruluşları tarafından takip edilecek ve Türkiye’nin uyguladığı ekonomik programın kredibilitesi açısından önem taşıyacak. Bunu daha çok, Stand-by düzenlemesini tamamlayan ülkeler uyguluyorlar. Stand-by: Türkiye halen uygulamış olduğu ve gözden geçirmelerin ardından kredi dilimlerinin serbest bırakıldığı mali destek içeren 19’uncu Stand-by anlaşması, “normal Stand-by” anlaşması çerçevesinde yürütülüyor.
IMF’YE İHTİYAÇ VAR
Bunların dışında IMF üyesi bir ülkenin IMF ile hiç bir anlaşma yapmaması halinde bile, IMF kuruluş yasasından kaynaklanan “4.Madde Konsültasyon Çalışması” çerçevesinde düzenli olarak denetlenmesi gerekiyor. Fon’un sanayileşmiş ülkeleri de bu çerçevede denetleniyor. Türkiye’nin, gelecek yıl gerçekleştirilmesi beklenen ilave kota reformları sonucu, IMF’de oldukça etkili bir konuma geleceğini vurgulayan yetkililer, küresel kredi sorunlarının devam ettiği ve likidite problemlerinin derinleşeceği önümüzdeki dönemde Türkiye’nin IMF destekli bir ekonomik programa daha çok gereksiniminin olacağına işaret ediyorlar.
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 14:57