Gündem
  • 19.11.2002 12:18

İNGİLİZ BASINI ERDOĞAN'I DEĞERLENDİRDİ

KAYNAK : Haber Vitrini LONDRA- İngiliz basınında, Tayyip Erdoğan'ın Avrupa ziyaretleri ve yeni hükümetin belli olması geniş yankı bulmaya devam ediyor. Öne çıkan diğer başlıklar arasında, silah denetçilerinin Irak'a dönüşü ve İspanya açıklarındaki tanker kazası bulunuyor. Independent ilk sayfasında verdiği haber için "Türkiye, Kıbrıs planını değerlendirmek için daha fazla zaman istiyor" başlığını kullanıyor. Haberde Erdoğan'ın Atina ziyareti "tarihi" diye niteleniyor ancak Yunan başbakanı ile yapılan görüşmeden Kıbrıs konusunda sağlam bir taahhüt çıkmadığı kaydediliyor: "Erdoğan Ankara'daki hükümet değişikliğini ve Kıbrıslı Türk lider Rauf Denktaş'ın sağlık sorunlarını gerekçe göstererek BM önerisinin talihsiz bir zamanlamayla yapıldığını söyledi. Erdoğan 12 Aralık'tan önce sunulan belgedeki gibi bir çözüm getirilmesi için yeterli zaman olmadığı uyarısında bulundu. BM planı 1974'teki bölünmeden bu yana sorunun çözümü için çıkan en büyük fırsat. Planın bazı detayları üzerinde tabii ki yoğun pazarlıklar yapılacak. Ancak asıl kilit nokta burada değil. Türkiye ve Brüksel arasındaki karmaşık ilişkiler ağında yatıyor. Ankara her şeyden önce Avrupa Birliği'nden üyelik konusunda müzakere tarihi almak istiyor." Independent başyazısında da aynı konuyu bu kez "Sorunlu adada yeni bir iyiniyet havası" başlığı altında irdeliyor: "Adadaki pazarlık Simitis ve Erdoğan'ın desteğiyle gelecek ay Kopenhag'da sonuca varırsa, Klerides ve Denktaş'ın da aynı yolu takip etmesini sağlayabilir. Üstelik Nobel Barış Ödülü'nü paylaşma ihtimali de bu yaşlı beyleri tarihi bir uzlaşmaya varmaya teşvik edebilir. Başarı garantili değil. Üstelik Türkiye'nin Yunanistan'la birleşmeyi yani 'enossis'i önlemek için adayı 1974'te işgal etmesinden bu yana pek çok sonuçsuz hamle yapıldı. Ancak Kofi Annan ve BM yetkilileri bu çözüm önerisi için yine de övgüyü hak ediyor." Daily Telegraph Türkiye Kıbrıs'ın bölünmüşlüğüne son verecek görüşmeleri aceleye getirmiyor diye yazıyor. Gazete "Türkiye'nin gayrıresmi lideri" sıfatıyla tanıttığı Erdoğan'ın, yarın Blair ile yapacağı görüşmeye dair de şunları yazmış: "İngiliz yetkililere göre Çarşamba günü Erdoğan'ı ağırlayacak Başbakan Tony Blair, kendisine Türkiye'nin AB üyeliği umudunu desteklemek için en iyi şansının Kıbrıslı Türk müvekkillerini BM planını kabule zorlamak olacağını söyleyecek." Erdoğan'ı gayrıresmi lider sıfatıyla sunan bir diğer gazete ise Financial Times. Gazete, Erdoğan'ın Atina ziyaretini "Erdoğan barış önerisi götürdü" başılı ile veriyor. Gazete resmen dile getirilmeyen ancak AB'nin Türkiye'ye takvim vermesi karşılığında Ankara'nın Kıbrıs'ta çözüme yardımcı olması biçimindeki pazarlık konusunda Erdoğan'ın kuşkuları var diyor. Financial Times'ın Türkiye hakkındaki diğer haberi de yeni hükümet hakkında. "Türkiye'nin yeni liderleri İslamcı geçmişlerini silkeleme yolunda bir adım daha attı" diyen Ankara temsilcisi Leyla Boulton şöyle sürdürüyor yazısını: "Yeni hükümet laik yapıya güven telkin etmek için siyasi anlamda hassas görevleri geçmişte siyasi İslamla bağlantısı olmamış yeni yüzlere vermeyi seçti." Boulton, ANAP kökenli Erkan Mumcu'nun Milli Eğitim Bakanı olmasını "AKP'nin gündeminin cumhuriyetin laik temellerine zarar vermeyeceği yolunda bir güvence" olarak niteliyor. Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün eşinin başörtüsü kullanmadığına da ayrıca dikkat çekiliyor yazıda. Guardian, Avrupa'nın 10 yeni üyenin birliğe katılması için 1 Mayıs 2004 tarihini belirlediğini duyururken Erdoğan'ın Atina ziyaretinin yankılarını da şu ifadelerle aktarıyor: "Erdoğan seçimlerden bu yana özellikle hak ve özgürlükler konusunda duymak istediğimiz tüm doğru şeyleri söyledi. Şimdi de burada kimsenin aklına gelmeyen bir şeyi yapıyor Avrupa'ya Türkiye'yi 'pazarlamak' için yola düşüyor." BAKÜ CEYHAN BORU HATTI Financial Times'ta çevre kirliği kaygılarının Bakü-Ceyhan boru hattının inşaasına darbe vurabileceği yolunda bir haber dikkat çekiyor: "Hat için başlıca tedarikçi konumunda bulunan, BP öncülüğündeki Azerbaycan Uluslararsı İşletim Şirketi adlı konsorsiyumdan yetkililer, projenin Gürcistan'da çevreye etkileri konusundaki bir raporda yaşanan gecikmenin inşaatı durdurabileceğini söylüyor. Bu gecikme Azerbaycan'dan Türkiye'ye doğal gaz nakli projesi gibi diğer yatırımları da etkileyebilir." Sorunun Gürcistan'daki maden suyu kaynaklarıyla ünlü Burjoumi bölgesinde düğümlendiğini yazan gazete, raporun bu ay sonuna dek hazırlanması gerektiğini ifade etti. SİLAH DENETÇİLERİ IRAK'TA İngiliz gazeteleri silah denetçilerinin Irak'a dönüşüne de geniş yer ayırıyor. Guardian ABD'nin silah denetçilerinin lideri Hans Blix aleyhindeki tutumunu değerlendiriyor: "BM'nin silah denetçileri başkanı Hans Blix, Irak'la savaşa girmeye kararlı olan Washington'daki şahinleri, kendisine karşı karalama kampanyası yürütmekle suçladı. Washington'daki kilit isimler son haftalarda Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'e karşı durabilecek kadar güçlü olmadığı ve gizlendiği öne sürülen silahları bulamayacağı gerekçesiyle Blix'i eleşitriyordu." Guardian, "Blix bu tutumu anlamlı bulmuyor ve çabalarına fazla yardımcı olmadığını belirtiyor" diyor. Daily Telegraph, "Denetçiler gizli ajanlar gibi davranmak zorunda kalacak" diye başlayan haberinde çoğu deneyimsiz olan denetçilerin saf değiştiren Iraklıların sayısındaki düşüş nedeniyle fazla istihbarat kaynağı bulunmadığına dikkat çekiyor. 4 BİN TON PETROL TAŞIYAN PRESTİGE GEMİSİ Independent, "Dünyanın en büyük çevre felaketini önlemek için savaş veriliyor" başlıklı haberine ilk sayfada geniş yer vermiş. "Prestige" adlı tankerdeki 4 bin ton petrolün şimdiden İspanya'nın Galiçya sahillerini kirlettiğini anlatan gazete, "Gemi parçalanır ve 21 milyon galonluk yükü denize karışırsa dünyanın en büyük çevre felaketi ortaya çıkar" diyor. Guardian'ın bu haber için kullandığı başlık ise iğneleyici: "Yapışkan bir sorun mu var? Merak etmeyin her zaman Afrika'nın başına atabilirsiniz." Avrupa'nın son 10 yıldaki en büyük çevre sorunu basit ancak bir o kadar da garip bir şekilde çözülmüş görünüyor: "Petrol sızdıran tanker Prestige İspanya'dan Afrika açıklarına çekiliyor." Fransız Liberation gazetesi de gemi sahiplerinin denizlere "yüzen tabutlar" bıraktığı suçlamasında bulunuyor ve "Sorumsuz hükümetler gemilere gözü kapalı onay veriyor" diye yazıyor. ABD- ALMANYA İLİŞKİLERİ Times, Prag'daki NATO zirvesi hakkındaki haberinde "ABD ile Almanya arasındaki uçurum kapanmıyor" yorumunu yapmış. Gazete Bush'un İngiltere Başbakanı Blair, Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, Çek Cumhurbaşkanı Havel ve Türkiye Cumhurbaşkanı Sezer ile görüşeceğini ama programında Schröder'e yer açamadığını belirtiyor. Alman gazetesi Tagesspiegel zirve kapsamında iki liderin aynı ortamda yer alacağını ve ilişkilerdeki buzların kıralabileceğini savunsa da Frankfurter Rundschau buna ihtimal vermiyor. Gazete "Prag'da bahar yok" diye manşet atıyor. ESKİ İTALYA BAŞBAKANI'NIN ALDIĞI HAPİS CEZASI Eski İtalya Başbakanı Guilio Andreotti'nin aldığı hapis cezası gazetelerin bugünkü baskılarına girdi. Avrupa basını daha çok İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi'nin tepkisini ele alırken Daily Telegraph başyazısında Avrupalı liderlerin karıştığı skandalları "Maastricht'in laneti" temasını işlemiş: "10 yıl önce Maastricht Anlaşması'nı imzalayan liderler kariyerlerinin doruğundaydı. Helmut Kohl, François Mitterand Felipe Gonzales ve Andreotti. Sonra Tutankamon'un mezarını açanlar gibi üzerlerine bir lanet çöktü. Önce İspanyol başbakanı Gonzales yolsuzluk sjkandalları ardından 13 yıllık iktidar koltuğundan oldu. Sonra Almanya'da Kohl'ün davasını savunmak için gizli fonlara başvurduğu ortaya çıktı. Kohl Skandalı Elf-Aquitaine petrol şirketine sıçrayınca sıra Mitterand'a geldi. Zamanında ölmesi onu utançtan kurtardı. Şimdi de Andreotti. Zavallı eski İngiliz başbakanı John Major... Edwina ile ilişkisinin yarattığı skandal durulurken kaderin kendine başka ne hazırladığını düşünüyor olmalı" James Bond serisinin son filmi "Die Another Day"in dün Londra'da yapılan galası da istisnasız tüm İngiliz gazetelerinde yer alıyor. Pek çok gazetenin ilk sayfasını filmin oyuncusu Halle Berry'nin ve galaya katılan Kraliçe'nin fotoğrafları süslüyor. Daily Telegraph, "Gizli ajanların faaliyetleri Majestelerinin hükümetince asla kabul edilmez ancak dün gece Kraliçe MI6'nın en ünlü üyesinin son maceralarını tanıtmak içn bizzat devreye girdi" diyor. Galanın gelirinin Kraliçe'nin himaye ettiği bir kuruluşa aktarılacağı da haberde yer alan notlardan biri. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:42

İLGİLİ HABERLER