Dünya
  • 4.5.2004 11:19

''İŞKENCE FOTOĞRAFLARININ YOL AÇTIĞI KÖTÜ TESİRİN ORTADAN KALDIRILMASI İÇİN, EBU GARİB HAPİSHANESİ SEMBOLİK BİR KARARLA YIKILSIN''

LONDRA -Daily Telegraph gazetesi İngiltere'de 10 Haziran'da yapılacak yerel seçimlere yönelik kampanyanın bugün başlamasının arifesinde, iktidardaki İşçi Partisi lideri ve Başbakan Tony Blair'e kamuoyu desteğinde önemli bir düşüş olduğunu duyurdu. Haber, gazetenin kendi yaptırdığı bir ankete dayanıyor. Haberde, ''Ankete göre muhalefetteki Muhafazakar Parti, Şubat ayından beri istikrarlı bir şekilde kamuoyunun yüzde 39 desteğini almayı sürdürüyor. İşçi Partisi ise yüzde 35 ile ikinci sırada. Fakat, araştırmanın ortaya koyduğu asıl ilginç veri, Başbakan Blair'e kişi olarak kamuoyunun verdiği destekteki büyük düşüş. Irak'a karşı savaşın başlamasından bu yana kitle imha silahlarının bulunamaması ve Avrupa anayasası konusunda 180 derece bir dönüş yapıp referanduma gideceğini söylemesi, bunda en büyük etkenler'' denildi. Times gazetesinin manşeti ise, ''Yunanistan'a olimpik çatı konusunda ültimatom verildi'' şeklinde. Haberde kısaca, ''Atina'daki ana olimpiyat stadyumunun çatısının, Partenon tapınağından bu yana Yunan mimarisinin harikası olması bekleniyor. Ama gazetemize ulaşan haberlere göre, Atina'daki ana olimpiyat stadyumunun inşaatındaki yeni gecikmeler yüzünden, çatının yetişememesi ihtimali belirdi. Uluslararası Olimpiyat Komitesi, Yunanistan hükümetine stadın çatısının tamamlanması için 20 Mayıs tarihine kadar süre tanıdı'' ifadeleri yer aldı. DEV RÜŞVET SKANDALI Dev bir rüşvet skandalıyla ilgili iddialar, Guardian'da 8 sütuna manşet oldu. Haber özetle şöyle: ''Savunma Bakanlığı'na bağlı yolsuzluk dairesi müfettişleri, İngiltere'nin en büyük silah şirketi BAE Systems'ın, silah ihalelerini alabilmek için, Suudi Arabistanlı yetkililere 60 milyon sterlini aşkın rüşvet verdikleri iddialarını araştırıyor. BAE Systems'in son 15 yıl içinde Suudi rejimine sattığı uçak, füze ve savaş gemilerinin değeri 50 milyar sterlini buluyor'' Irak'la ilgili gelişmeler bugün de bütün İngiliz gazetelerinde geniş yer almaya devam ediyor. İngiliz askerlerin Iraklı esirlere eziyet ettiği iddialarıyla birlikte Daily Mirror'da geçen hafta yayımlanan fotoğrafların gerçek mi sahte mi olduğu tartışması hala devam ederken, Amerikan askerlerinin esirleri aşağıladığı fotoğrafların çekildiği Ebu Garib Cezaevi'yle ilgili bir haber ise Times gazetesinde yer aldı. Haberde, ''Koalisyon güçlerinin Irak'ta gözaltında tuttuklarını kabul ettikleri esirlerin sayısı 11 bin. Bunlardan 4 bin 500'ü Saddam Hüseyin döneminde, işkenceleriyle ün salan Ebu Garib Cezaevi'nde tutuluyor. Bağdat'ın hemen batısında bulunan cezaevi, 8 bloktan oluşuyor ve esirlerin çoğu çadırlarda barındırılıp, yalnızca sorgulama süresince hücrelere götürülüyor. Cezaevinde tutulanların çoğu, Amerikalıların yaptıkları aramalarda gözaltına alınmış ve kendilerine hiç bir suçlama getirilmeden ve mahkeme önüne çıkarılmadan aylarca tutuluyorlar'' denildi. Times muhabiri, geçen yıl 4 Kasım tarihinde 5 kardeşiyle birlikte gözaltına alınan ve Ebu Garib Cezaevi'nde tutulan Ahmet Muhammed'le görüştü. Haberde, ''28 yaşındaki Ahmet Muhammed, 4 gün boyunca başında bir çuval, elleri kelepçeli olarak tutulduğunu anlattı. Ahmet, 'Ne zaman otursam ya da uyuyakalsam, Amerikalılar beni sopalarla dövmeye başlıyordu' diyor. Sonra dayak kesilmiş ama 24 Kasım'da esirler Ramazan'ın son günü akşam namazı kılarken, hep birlikte edilen dualardan paniğe kapılan Amerikan askerleri ateş açmışlar ve Ahmet omzundan ve sırtından yaralanmış. Ahmet 5 ay gözaltında tutulduktan sonra, bu Nisan ayında serbest bırakılmış'' ifadeleri yer aldı. PARALI ASKERLERİN YOL AÇTIĞI SORUNLAR Financial Times gazetesi, ''Cezaevinde işkence skandalıyla dikkatler özel güvenlik şirketlerine çevrildi'' başlığı altındaki haberinde, Amerika'da, askeri görevlerin giderek artan ölçüde devredildiği paralı askerlerin yol açtığı hukuki ve etik tartışmaların yoğunlaştığını aktardı. Daily Telegraph'ın muhabiri ise, Bağdat sokaklarında ellerinde tüfekleri ve kurşun geçirmez yelekleriyle dolaşan paralı askerlerle görüştü. Haberden bazı alıntılar şu şekilde: ''Bağdat'da trafik yoğun. Kornalar çalıyor. Elinde Alman makineli tüfekli yolcu, arkadaki arabayla telsizle konuşup, şoföre 'Durma, devam et' diyor. Arkadaki arazi arabasında eski Irak üniformaları giymiş eski püskü tüfekler taşıyan 3 Fiji'li var. Hepsi çelik yelekler giymiş. 'Buraya savaşmaya gelmedik ama gerekirse kendimizi en iyi şekilde savunuruz'' diyor biri. Ama hepsinin silahlarının emniyeti açık. Silahları var ama asker değiller. Irak'ta Amerikalılardan sonraki en büyük güce mensuplar. İngilizlerden de İtalyanlardan da daha büyük bir güç bu. Irak'ta şu anda 30 özel güvenlik şirketinin kiraladığı 20 bin paralı asker var. Merkezi askeri komuta altında değiller. Hiç bir ortak davranış kuralları yok. Cenevre Savaş Konvansiyonları onlara uygulanmıyor. Askeri mahkemelerde yargılanamıyorlar. Orduların sıkıcı bulduğu ya da elini bulaştırmak istemediği işleri yapıyorlar. Bu insanların burada bulunmalarınının tek sebebi var. Günde 400 dolar ücret'' Irak'ta işkence iddiaları Avrupa'nın diğer ülkelerinde de basında geniş şekilde ele alındı. Alman Sueddeutsche Zeitung, Amerikan Savunma Bakanı'nı istifaya çağırdı ve tek tek insanları suçlayarak Amerikan yönetiminin sorumluluktan kurtulamayacağını yazdı. Fransız Liberation da, Amerikalı politikacıların da olaylarda sorumluluğu olduğu görüşünde. Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung bu fotoğrafların asıl Amerika ve Avrupa'yı sarstığını, Arap dünyasının zaten emin olduğu inançlarını doğrulanmış sayacağını yazdı. Avusturya'da yayımlanan Der Standard, resimlerin yol açtığı etkinin azaltılması için Ebu Garib Cezaevi'nin sembolik bir kararla yıkılmasını önerdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:08

İLGİLİ HABERLER