Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan, Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) gizli yönetmeliğini açıkladığı için ‘babalık ve kocalık hakları’ndan mahrum kalma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını açıkladı.
Radikal Gazetesi 28 Ağustos 2003’te Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği’nin yönetmeliğini ele geçirerek, birkaç gün manşetten yayımlanmış ve Berkan da konuyu köşesine taşımıştı. Berkan, dünkü köşesinde bu konuyla ilgili olarak ‘devletin gizli belgelerini yayımlamaktan’ kendisi, Radikal Gazetesi muhabirleri Deniz Zeyrek, Adnan Keskin ve Sorumlu Yazıişleri Müdürü Hasan Çakkalkurt hakkında Bağcılar Savcılığı tarafından soruşturma açıldığını duyurdu. Dava gizli yürütüldüğü için iddianameyi göremeyen Berkan, hangi maddelerden suçlandığını, suç duyurusunun geçen hafta eline geçmesiyle öğrenebilmiş. Hakkında, gizli belgeleri yayımlayanların 3 yıldan 10 yıla kadar hapsini emreden TCK 132/2 ve cezanın alt sınırını 3 yıldan 5 yıla çıkartan TCK 136/1 maddelerinden dava açılan Berkan, mahkum olması durumunda 5 yıldan 10 yıla kadar ceza alabilecekti. Berkan, 5 seneden fazla ceza alması durumunda TCK’nın 33. maddesine göre ceza müddetince kanuni olarak babalık ve kocalık haklarından mahrum kalacaktı. TCK 33. maddesinin ikinci fıkrasında “Beş seneden ziyade ağır hapse mahkûm olan şahsın ceza müddeti zarfında babalık hakkından ve kocalık sıfatının bahşettiği kanuni haklardan mahrumiyetine de hüküm verilebilir.” deniliyor.
Prof. Öztürk: Dava doğru değil
Ceza hukukçusu Prof. Dr. Bahri Öztürk, TCK’nın 33. maddesinde öngörülen ‘babalık ve kocalık haklarından mahrumiyet’ cezasının fer’i bir ceza olduğunu belirtti. Fer’i cezanın asıl suçla bağlantılı olması gerektiğini belirten Öztürk, Berkan’a açılan davanın kamu davası olduğunu hatırlatarak “Bu durumda ikinci maddeden dava açılması doğru değil. Eğer aile fertlerine yönelik bir suç söz konusu olsaydı bu maddeden dava açılabilirdi.” dedi. Bağcılar Savcılığı dava hakkında ‘görevsizlik’ kararı vererek dosyayı İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. DGM, Berkan ve üç gazeteci hakkında soruşturmaya gerek olmadığına karar verdi. İsmet Berkan bu kararı “Avrupa Birliği’ne uyum için yapılan demokratik reformlardan kendi adıma ilk faydayı sağladım; babalık ve kocalık haklarımı kaybetmek zorunda kalmadım. Buna da şükür.” diye yorumladı. Berkan ayrıca bugün Radikal gazetesinde yayınlanacak olan yazısında gizli yönetmelikle ilgili dava sürecindeki komik ve mantıksız durumları işledi. Berkan yazısında şu yorumu yaptı: “Şimdi buradaki mantıksız enteresanlık apaçık ortada. Baştan başlayalım: MGK yönetmeliğinin kendisi gizli. Ama bu yönetmelik uyarınca bir dizi idari işlem yapılıyor, bazı insanların bu işlemlerden ötürü mağdur duruma düşmesi de mümkün. Peki sizi mağdur duruma düşüren işlemin yasal dayanağı ‘gizli’ bir yönetmelikse ne yapacaksınız? Mahkemeye gittiğinizde mahkeme ne yapacak? Bizi yasalara aykırı davranmakla suçlayan yazı da ‘gizli.’ Ben ve Radikal’deki arkadaşlarım birkaç ay boyunca suçlandığımızı ve soruşturulduğumuzu bildik; ama neyle suçlandığımızı bilemedik. Bu sizce de komiklik derecesinde mantıksız değil mi?” Radikal Gazetesi 28 Ağustos 2003’te MGK Genel Sekreterliği’nin ‘gizli yönetmeliği’ni ortaya çıkarmış ve konuyu ‘Derin devletin planları’ başlığıyla manşetine taşımıştı.
Tartışılan ‘gizli yönetmelik’ kaldırıldı
AB’ye uyum yasalarının çıkarılmaya başlandığı dönemde gündeme gelen yönetmeliğin özellikle ‘psikolojik harekât’la ilgili maddeleri dikkat çekmiş, bazı faili meçhul cinayetlerle ilgili iddialarla yönetmelik arasında bağ kurulmuştu. Berkan, 30 Ağustos 2003 tarihli köşesinde “Hayatım boyunca komplo teorilerine inanan, onlara prim veren bir insan olmadım. Ama şimdi bir soru soracağım hem de hayli sert bir soru. Acaba Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı ve hatta Necip Hablemitoğlu cinayetleri de birer ‘psikolojik harekât’ mıydı?” demişti. Yeni Şafak yazarı Ali Bayramoğlu da köşesinde, psikolojik harekâtın kamuoyunu seferber etmekten faili meçhul cinayetlere kadar uzanmış olabileceğini öne sürmüştü. Radikal Gazetesi 9 Ocak’ta ‘Avrupa Birliği’ne (AB) uyum çerçevesinde askerin siyaset üzerindeki etkisini azaltmaya ve yönetimde gizlilik yerine şeffaflığı esas kılmaya yönelik’ olarak MGK Genel Sekreterliği’nin ‘gizli’ olan yönetmeliğinin resmen yürürlükten kaldırıldığını duyurmuştu. Yeni yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle MGK Genel Sekreterliği’nin, eleştirilen ‘psikolojik harekât’ yetkisine son verilmişti. Önceki yönetmelikte kullanılan ‘psikolojik harekât’ ibaresi yeni yönetmelikte hiç geçmezken, ilgili birimler de kaldırıldı. Yeni düzenlemeye göre MGK Genel Sekreterliği Başbakanlık’a bağlı bir kuruluş olarak görev yapacak ve atamalar şeffaf olarak yapılacak.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:25
