KAYNAK : Haber Kaynağı
ESRA YARGICI
İSTANBUL - Başarılı bir diş çürümesini önleme planının 3 aşama içerdiğini belirten uzmanlar, bunu ''Dişinize iyi bakmanız, doğru diyet ve tüm dişlere florid uygulanması'' olarak açıkladı.
Böyle bir planın, günlük temelde, baştan sona tam bir fırçalama ve diş ipiyle diş aralarını temizlemeyi, kontroller için diş hekimine düzenli olarak gitmeyi, diyette alınan şeker ve karbonhidratı denetlemeyi ve çürüğü önlemek için florid kullanımını içerdiğini ifade eden uzmanlar, ''İdeal bir dünyada herkes her öğün ve atıştırmadan sonra dişlerini fırçalamalıdır. Daha gerçekçi bir hedef ise dişleri bir sabah ve bir gece yatmadan önce olmak üzere günde en az iki kez fırçalamak ve en az bir kez diş ipiyle diş aralarını temizlemektir. Çürüme süreci çoğu kez, gece ağzınız tükürük yokluğundan kuruduğunda ve diliniz ağzınızı temizleme hareketleri yapma konusunda hareketsiz kaldığında başlar. Gece yatmadan önce dişlerinizi fırçalamanız ve diş aralarını temizlemeniz çok önemlidir, çünkü aksi halde çürümeye neden olabilecek yiyecek ve bakteriler dişlerin çevresinde birikir'' açıklamasında bulundu.
Uzmanlara göre diş bakımında diğer bir yöntem, atıştırmalardan sonra ağzınızı su ile çalkalamak. Yaşam boyu sürecek iyi alışkanlıkların kazanılmasının, erken yaşlarda olduğunu belirten uzmanlar, ''Çocuklarınıza, tam takım dişleri olmadan önce fırçalama alışkanlığını kazandırın. Benzer şekilde, çocuğunuzun diş hekimi de diş ipiyle dişlerin arasını doğru olarak temizlemeyi size ve çocuğunuza gösterecektir'' uyarısında bulundu.
''ALDIĞINIZ ŞEKER VE KARBONHİDRAT MİKTARINI DENETLEYİN''
Uzmanlar, şekerin, diş çürümesine katkısı olduğu düşüncesi yeni olmadığını, ancak mayalı karbonhidratların da buna neden olduğunu ifade etti. Uzmanlar, diş bakımında şeker konusunda şunları söylüyor:
''Mayalı karbonhidratlar şeker ve çoğunlukla pişirilmiş nişastayı içerir. Karbonhidratlar, sağlıklı bir diyetin önemli bir bölümü olduklarından, karbonhidratı kesmeyin. Bunun yerine, diş çürümesini önlemek için aşağıdaki ipuçları yararlı olabilir. Bu, hiçbir zaman kendinizin ve çocuğunuzun dondurma, kek, turta ya da şeker yemesine izin vermeyin demek değildir. Yediğiniz şeker miktarı, nasıl ve ne zaman yendiğinden daha az önemlidir. öğünler arasında yenilen tatlılar öğünde yenenlere nazaran daha çok zarar verir.''
Uzmanlar, diş sağlığı konusunda şu önerilerde bulundu:
1. Atıştırmalık yapışkan yiyeceklerden uzak durun. şeker, şeker kaplı fındık-fıstık, yapışkan kuru tahıl, hamur ekmek, kuru üzüm, kurutulmuş meyva gibi yiyecekler dişlerinize yapışır. Kuru üzüm ve kurutulmuş meyve yemeye son vermeyin. Bunun yerine, bunları yedikten sonra 20 dakika içinde dişlerinizi fırçalayın (bakteri, diş çürümesine neden olan asidi bu süreden sonra üretmeye başlar) ya da ağzınızı su ile çalkalayın.
2. Atıştırdığınız yiyecekleri dikkatle seçin. Diş çürümesine neden olan yiyecekleri öğün aralarında yemek, aynı yiyecekleri öğünde yemekten daha zararlıdır. Gün boyunca azar azar atıştırmak bakterinin dişiniz üzerinde sürekli asit bulundurmasına izin verir. Sürekli şekerli içecekler içmeyin ya da şeker, şekerle tatlandırılmış nefes açıcı, öksürük tabletleri ya da sakız yemeyin ve çiğnemeyin.
BEBEKLERDE DİŞ SAĞLIĞI
Uzmanlar, bebeklerin de diş çürümesi riski taşıdığını söyledi. Biberonla (süt ya da meyva suyu) uykuya yatırılan bebeklerin, diş çürümesi riskine maruz kaldığını ifade eden uzmanlar, ''Hem süt hem meyva suyu şeker içerir. Bebeğinizin yatışması için biberona gereksinimi varsa. biberonu su ile doldurun. Yakın zamanlarda yapılan araştırmalar, karbonhidratlarla birlikte alındığında bazı yiyeceklerin diş üzerindeki şekerin etkisini nötralize ettiğini ileri sürmektedirler. Öğünlerde, genellikle çeşitli yiyecek bileşimleri olur. Bu bileşimler, bakterilerin etkisini değiştirebilir ve diş çürümesini azaltma potansiyeline sahiptirler'' açıklamasında bulundu.
FLORİDİN ÖNEMİ
Belediye suyunun optimum düzeyde florid içerdiği yerlerde yaşayan kişilerde hemen hemen hiç diş çürümesi olmadığının ortaya çıktığı bildirildi. Uzmanlar bu konuda, ''Bazı yerlerde, içme suyundaki doğal florid içeriği o kadar yüksektir ki dişler üzerinde kahverengi lekeler oluşur. Floridin doğru miktarda kullanılmasıyla bu kozmetik risk giderilir, Floridin, su kaynaklarına da eklense, doğal olarak oluşsa da herhangi bir sağlık riski içerdiğinin bir delili yoktur. Florid, özellikle dişleri gelişmekte olan çocuklar için yararlıdır. Florid mineli yapıyla birleşir ve sürekli bir koruma sağlar'' diye konuştu.
ABD'de birçok belediyenin, içme suyu tesislerine az miktarlarda florid eklediğini ifade eden uzmanlar, ''Bu yaklaşım hem güvenli hem de ekonomiktir. içme suyunuzu floridleme hakkında bilgi alabilirsiniz. Doktorunuz size reçeteyle florid tabletleri yazabilir. Diş çürümesine karşı en hassas olanlar çocuklar, ergenlik çağındakiler ve yaşlılardır. Bunlar için, florid içeren diş macunları dahil olmak üzere florid uygulaması istenir. Ayrıca, floridli ağız çalkalama suları da etkili olabilir. Ayrıca, birçok diş hekimi çocukların dişlerine,düzenli check-uplarının bir bölümü olarak florid uygularlar. Florid, dişlerinizin pürüzsüz, çiğnemeyen yüzeylerindeki oyukları önlemenin en etkili yöntemidir. Sonuç olarak, oyukların çoğu çiğneyen yüzeylerde meydana gelir. Bunun nedeni, arka dişlerinizin (premolar ve molar) bir diş fırçası olmadan temizlenmesi imkansız olan yarık ve oyuklar içermesidir'' ifadelerini kullandı.
DİŞ KORUYUCULARI
Uzmanlar, iyi bir ağız hijyeninin yanında, arka dişlerin eığı konusunda şu önerçiğneyen yüzeylerinin çürümesini önlemenin en iyi ve tek yönteminin, diş koruyucularının (Sealant) kullanılması olduğunu ifade etti. Sealantların çoğunlukla saydam ya da beyaz olan plastik benzeri ince bir kaplama sağladığını belirten uzmanlar, ''Uygulama ağrısız ve kolaydır. İlk önce, dişçiniz azı dişlerinin çiğneyen yüzeylerini temizler. Sonra, bu yüzeyler ayrı parçaların birbirine yapışmasının önlenmesi için hafif bir asitle yakılır. Dişler iyice yıkanır ve kurutulur. Daha sonra, dişçiniz aynı tırnağa oje sürer gibi dişinize kaplamayı sürer. Kaplama daha sonra sertleşir, çukur ve yarıklarda plağın oluşumunu önler. Her ne kadar çeşitli koşullar etkinliklerini azaltsalar da diş koruyucuları 10 yıl dayanır. Diş hekimine düzenli giderek, bu koruyucuların ömrünü uzatmak için gerekli önlemleri alabilirsiniz. Koruyucu kaplama düşerse, bunun yerine yenisi konabilir; zarar görürse, hiç kaplama yapılmamış dişten daha fazla çürük riskine maruz kalmaz'' dedi.
Uzmanlar, sealant korumasının çocuklar için en uygun yöntem olduğunu ifade ederek, ''6 yaş civarında, kalıcı azı dişleri ilk çıkmaya başladığında uygulanmalıdır. Yine, 11-13 yaşları civarında kalıcı ikinci azı dişleri çıktığında uygulanmalıdır. Bakımevlerinde yaşayan sakat, yaşlı insanlar ve diş çürümesi olasılığı yüksek olan kişiler de sealantlardan yararlanabilir'' açıklamasında bulundu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:19