İŞTE HÜRRİYET'İN ETİK ANLAYIŞI... HABERİ ARAKLAYIP KAYNAK BELİRTMEDEN SAYFALARINA KOYDULAR, BİLGİLER YANLIŞ ÇIKINCA DA TOPU BİANET'E ATTILAR!

KRONİK MEDYA/ YENİ ŞAFAK Zaten yazdığı kitap da yargılandı! Hürriyet'in 31 Mart Çarşamba tarihli haberlerinden biri yanlış çıkmış… Gazete bir gün sonra (1 Nisan) ''HABERDEKİ CANANLAR TANSULAR ERKEK ÇIKTI'' başlığıyla yanlışlığı düzeltiyor… Mesele şu (Hürriyet'ten okuyoruz): ''Gazetemizde, 31 Mart Çarşamba günü yer alan 'sandıktan 25 kadın başkan çıktı' başlıklı haberde önemli bir hata yer aldı. Türkiye genelinde, sonucu belli olan 80 il, 875 ilçe ve 2 bin 279 beldede 'sadece' 25 kadın adayın belediye başkanı seçildiğini işleyen haberde, listede adı geçenlerden 10'unun erkek olduğu anlaşıldı'' HATA YAPTIK Peki, nasıl olmuştu da böyle tuhaf bir şey çıkmıştı ortaya? Hürriyet, onu da şöyle anlatıyor: ''Hatamız, internet kanalıyla elimize gelen ve daha once işbirliği yapmadığımız BİA Haber Merkezi kaynaklı bir habere güvenmek ve gerekli araştırmayı yapmadan kullanmaktı.'' Görüyorsunuz, buraya kadar ne güzel gelinmiş… Gazete bir hata yaptığını açık yüreklilikle kabul ediyor, özür diliyor ve hatasının kaynağını da belirtiyor. Bir gün önceki gazeteyi açtık baktık, haberin kaynağı da belirtilmiş, eh, burada da bir sorun yok. ZATEN ONLAR… Fakat ''düzeltme'' haberi bir noktadan sonra yolundan sapıyor… Şu satırlara bakın bir: ''Hürriyet gazetesini bu kadar ciddi bir hataya düşüren BİANET, aralarında (Mehmedin Kitabı adlı kitabıyla yargılanan ve beraat eden) Nadire Mater, Ertuğrul Kürkçü ve Ragıp Duran'ın da bulunduğu bir grup gazeteci tarafından kurulan bir internet sitesi…'' Yani ne demek istiyor Hürriyet? ''Bu kadar 'lanetli' kişi bir araya gelirse, kuracakları ajans da bu kadar olur'' mu demeye getiriyor? Bize mi öyle geliyor, çok ''çoçuksu'' bir ruh halini yansıtmıyor mu bu gereksiz ilaveler? … VE YALÇIN DOĞAN Gelelim aynı konuda yazan Yalçın Doğan'ın yazısına… O, çarşamba günü Hürriyet'teki havayı daha iyi toparlamış… Şöyle anlatıyor: ''Yeni seçilen başkan telefonda feryat figan: 'Kardeşim beni bugün kadın adaylar arasında göstermişsiniz!.. Kardeşim, ben erkeğim, erkek!..' Bir, üç, beş, telefonların arkası kesilmiyor. Hürriyet Yazı İşleri'nin dün başı dertte!.. Erkek başkanlar Hürriyet'in dünkü haberinde kadın gösteriliyor!.. Hafif bir isim karışıklığı!.. Hürriyet'in dün siyasal haberlerinde bir başlık dikkat çekiyor: Sandıktan 25 kadın başkan çıktı. Öyle ya, sürekli olarak kadın adayların azlığından şikayet edilirken, aslanlar gibi 25 kadın başkan seçiliyor.'' BİA Haber Ajansı bir posta da burada ''kimlik'' soruşturmasına tâbi tutuluyor... Bu kez ajansı kuranlar değil, ajansın kuruluşuna yardım eden kurumlar hatırlatılıyor okurlara: ''Adı pek bilinmeyen bir haber ajansı. Ama, Avrupa Birliği bu ajansı iyi biliyor. Çünkü, paralar oradan geliyor. Ya da ajansın kuruluşu sırasında, ilk paranın oradan geldiğini herkes biliyor. (...) AB'nin Ankara'daki Büyükelçisi Karen Fogg bir zamanlar ciddi eleştirilere konu oluyor, Türkiye'nin içişlerine fazla karıştığı iddiaları nedeniyle. O tarihlerde Fogg'dan Nadire Mater'e de belli bir para verildiği basında yer alıyor. Aynı günlerde Mater bu iddiaları doğruluyor. İşte, o parayla kurulan BİA Ajansı, haberde kadınla erkeği birbirine karıştırıyor. Olabilir!.. Hata yapılabilir!..'' E, madem söz konusu olan ''hafif bir isim karışıklığı''dır ve gazeteciler de zaman zaman böyle hatalar yapabilir, peki o zaman nedir bu ''kimlik'' sergilemeleri? Doğan, yazısını ''büyüklük bizde kalsın'' havasında, affedici bir edayla bitiriyor: ''Gitti Karen Fogg'un paraları gitti, özgür gazetecilik uğruna paralar havaya uçtu!.. Yoo, o kadar da değil!.. Bir seferlik basit hatayı, okuyucu affeder!.. Okuyucu, farklı düşünceyi savunan gazetecileri, anında mahkum eden meslektaşlarından daha hoşgörülü!.. Mater'in ajansına başarılar diliyorum!..'' Hürriyet, ''Evet hata yaptık, bilgileri aynen aktardık, doğrulatma çabasına girmedik'' noktasında bıraksaydı işi, ''olgun'' bir davranış göstermiş olacaktı, fakat gerek gazetenin haberi, gerekse de Yalçın Doğan'ın ilk anda ''Babacan'' bir izlenim veren tavrı bizse son derece ''çoçukça'' göründü... (A.G.) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:56