Gündem
  • 20.11.2003 03:17

İŞTE PINAR ALTUĞ'A ÜNLÜLERDEN YORUMLAR

Pınar Altuğ'un özel hayatı nedeniyle ‘‘Çocuklar Duymasın’’ adlı diziden ayrılmak zorunda kalması, tartışmalara neden oldu. Gazetelerde köşe yazarları bile bu konudaki düşüncelerini yazmaya başladı. Ancak Pınar Altuğ'un haftada 10 milyar liralık kazanç yerine aşkını seçmesi, kadın yazarlardan çok, erkek yazarların ilgi alanına girdi. Kadın yazarlardan sadece Pakize Suda konuya eğilirken, dünkü gazetelerde Yalçın Doğan, Mehmet Barlas ve Emre Aköz, Altuğ'un diziden ayrılmasını yazdılar. Demirhan HARARLI-Dilek DALLIAĞ ROLÜ KABUL ETMEYİN Yalçın Doğan, Hürriyet'teki köşesinde ‘‘Pınar Altuğ: Asılacak kadın’’ başlıklı yazısında şu yorumu yaptı: ‘‘Aynı dizide baba rolündeki Tamer Karadağlı'nın da adı, evlenmeden bir gün önce bir aşk iddiasına karışıyor. Ama kimsenin aklına Karadağlı'nın işine son vermek gelmiyor. Bu farklı tavır, toplumun bir adım ötede diziyi yazan ve yönetenlerin de kafasını sergiliyor. Pınar Altuğ'un cinsel özgürlüğünü denetim altına alma hakkını kendinde görüyor. Oysa, ta 1996'da alınmış bir Anayasa Mahkemesi kararı var. Kadınla erkek arasında cinsel ayrıma son veren. Bu kararlar ortadayken Altuğ, mahkemeye başvursa tazminat alır.’’ Yalçın Doğan, yazınının bir bölümünde de tıpkı Pakize Suda gibi, rol için tekif alacaklara rolü kabul etmemelerini önerdi. PAKİZE SUDA HAKLI Sabah yazarı Mehmet Barlas, ‘‘Pakize Suda Haklı’’ başlıklı yazısında şu noktalara dikkat çekti: ‘‘Pakize Suda'ya katılmamak mümkün değil. Gerçekten en ufak olayda, hatta bazen gerçek hayatta rol yapmayıp eşinden ayrılınca elindeki işlerden uzaklaştırılmaya başladı. Bu dizilerdeki sanal dünyaya galiba birileri kendini fazla kaptırıyor. Sanki herkes 'Asmalı Konak'ta yaşıyor. Acaba Elizabeth Taylor, arkadaşı Debbie Reynolds'un elinden Eddie Fisher'ı alınca, ona kimse iş vermemiş miydi.’’ GÜVEN'E DESTEK Sabah yazarı Emre Aköz ise, Birol Güven'e destek verdi. Aköz, ‘‘Pınar Altuğ'un başına gelen de işte bundan ibaret. Madem imajın sayesinde bir dizide oynuyorsun... O imajda önemli değişiklik olduğunda elbette diziyle ilişkin sorgulanır hale gelir’’ diye yazıyor. Aforoz edilme yok BİROL GÜVEN Eleştirilere saygı duyuyorum. Aforoz edilme diye bir şey yok. Pınar daha önce de söylediğim gibi devam etmeyi tercih etmedi, ayrılmak istedi. Bu başımıza gelen çok sıcak bir gündem, bugünlerde duygusal yazılması gayet normaldir. Hülya Avşar ile bir iş yapmayı çok isterim, ama onun bu konulardan zarar görmesini istemem. Pınar Altuğ'un Tony adlı gençle arkadaşlığı nedeniyle kendisine yöneltilen eleştirilerden bunalıp ‘‘Çocuklar Duymasın’’ dizisinden ayrılması, kamuoyunda tartışma yarattı. Köşe yazarlarından sanatçı dostlarına kadar herkes Pınar Altuğ'u konuşuyor, farklı yorumlar yapıyor. Yazılanlara bakmam, rolü beğenirsem kabul ederim HÜLYA AVŞAR Ben yazılanlara bakmam, senaryo önüme gelir, eğer beni bir kat yukarı çıkaracağına inanırsam oynarım. Pınar Altuğ'a yapılanı elbette onaylamıyorum. Özel hayat başkadır, karakter başkadır. Ve üstelik Pınar çok da iyi bir oyuncu. Ancak ben buna sadece, özel hayatı çok öne çıktı, o yüzden diziden ayrıldı diye bakmıyorum. Olay, daha geniş. Sadece Birol'un çok akıllı bir adam olduğunu, reytingleri de düşünerek iyi bir manevra yaptığını düşünüyorum. Bana böyle bir teklif gelmedi. Ama gelirse, kimin yazdığına bakmam, oturur düşünürüm. Kadın haklarıymış, o ne yazmış diye de bakmam. Zaten, bu ayrılığın bu yüzden olduğuna da inanmıyorum. SENARİSTLER NE DİYOR? Pınar ideal anne gibiydi GANİ MÜJDE Bu, rolüyle de alakalı tabii. Bir manken ya da iş kadınını canlandırsaydı, durum farklı olurdu ve özel hayatı dikkat çekmezdi. Sonuçta Pınar ideal bir anne ve toplum onu öyle benimsedi. Kişisel olarak Pınar için çok üzüldüm. Oyuncuya baskı olmaz UMUR BUGAY Bunlar hoş şeyler değil. Hele bir senaristin Türk örf ve ádet gibi gerekçeler göstermesi çok anlamsız. Özel hayatla, dizi karakteri tamamen ayrıdır. Bu yüzden, bir oyuncu üzerinde toplumsal bir baskı kurulamaz. Yönetmenin tercihi KANDEMİR KONDUK Senarist açısından da bakarsak, eserinin seyirci gözünde değer kaybetmesini istemez. Buna mahal olan bir durumda da oyuncunun toplum önündeki yanlışından dolayı o oyuncuyla çalışmak istemeyebilir. Prensip olarak başkasının rolünü almam İş çok sempatik bir iş. Ama benim bir başkasının yerine rolü devralmam gibi bir durum söz konusu olamaz. Ben bunu prensip olarak kendi hayatımda çok doğru bulmuyorum. Burada şöyle bir durum var: Pınar, muhteşem bir aile kadınını oynuyor. Muhteşem iki çocuk annesini oynuyor. Her zaman yapıcı bir eşi oynuyor. Sonuç olarak bu ülke insanı, Pınar çocuk sahibi olmadığı halde onu yılın annesi olarak seçiyor ve Pınar da büyük bir mutlulukla bu seçimi kabullenip ödülünü alıyorsa, özel hayatında yaşadıklarına tepki gösterilmesine de katlanmak zorunda. İnsanlar ona rolünün iyi bir yansıması olarak bu ödülü verirken, özel hayatındaki çalkantılara da böyle bir cevap verebiliyor. HÜRRİYET Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:05

İLGİLİ HABERLER