
Kadir İnanır büyük bir hızla Kürtçü oldu
Sinema sanatçısı Kadir İnanır, 5. Yılmaz Güney Kürt Kısa Film Festivali'ne katılmak için geldiği Batman'da, Hakların Demokratik Partisi'nden (HDP) milletvekili adayı olacağı yönündeki iddialara açıklık getirdi.
İnanır, gazetecilerin söz konusu iddialarla ilgili sorusu üzerine, "Ben parlamentoda çalışmayı düşünmüyorum" dedi. Sözlerini, "Aktif siyaset yapmak isteseydim 5 dönemdir yapardım" şeklinde sürdüren İnanır, şunları kaydetti:
"Hiç böyle bir şey düşünmedim. Şimdi de emek vermiş insanların emeğinin üzerine, gidip ben böyle bir şeye talip olmam. Ayrıca benim karakterime de böyle bir şey yakışmaz. Hem istemiyorum hem de böyle bir durum var. Onun için ben parlamentoda çalışmayı düşünmüyorum. Bu çalışmalarım daha iyi.Ben Kürt kardeşlerimle böyle çalışacağım"
"HDP'den teklif geldi mi?" sorusuna ise İnanır, "Gelse de söylemem. Başka partilerden çok geldi" yanıtını verdi.
“BARIŞA SONSUZ İNANAN BİR YÜREĞE SAHİBİM”
Batman Belediyesi’nin düzenlediği 5. Yılmaz Güney Film Festivali’ne katılan sinema sanatçısı Kadir İnanır, “Barışa sonsuz inanan bir yüreğe sahibim” dedi.
Türk sinemasının duayenlerinden Kadir İnanır, Batman Yılmaz Güney sinemasında düzenlenen festivalde “Katırcılar” filmini anlattı. Türk sinemasının klasiklerinden Şerif Gören’in 1987 yapımı olan “Katırcılar” filminde başrol oynayan Kadir İnanır, filmde bölgede katırlarla kaçakçılık yapan insanların hayatını anlattıklarını söyledi. Bu bölgede Katırcılar filmini izleyenlerin Uludere’yi hatırladığını söyleyen İnanır, “O dönemlerde buralarda film çekmek çok zordu. Katırcılar filminde bölgede katırla kaçakçılık yapan insanların hayatını anlatmıştık dediğimde sanırım Roboski’yi hatırladınız. Orada hayatını kaybedenler 15 yaşlarında öldüler. Onun için bu filmin tarihi bir önemi var. Bu bölgede çok film çektim onlardan birisiyle gelmek isterdim ama benim çok sevdiğim bu film olması beni ayrıca mutlu etti. Barış için halkların kardeşliğine inanan, şartlar ne olursa olsun barışa sonsuz inanan bir yüreğe sahibim” ifadelerini kullandı.
DAHA ÖNCE NE DEMİŞTİ
Abdullah Öcalan’ın hapisten çıkmasına doğru gidecek mi süreç?
Apo halkın önderi. Görmüyor musun bir elini kaldırması yetiyor. Zaten hükümet de onunla götürüyor işi. Hükümetle konuşulan şeyler Apo tarafından aktarılıyor. Şartlar oluşur mu bilmiyorum. Onun da şu aşamada düşündüğünü sanmıyorum. Bu sorunlar ortadan kaktıktan sonra, toplumun kendi iradesi ‘evet’ derse olabilir ancak. Çünkü şu aşamada provakasyona uğrayabilir. Şartların olgunlaşması güzel olur, öyle olması lazım. Bir ülke ana meselesini hapisteki bir adamla konuşuyorsa, bu gerçeği yok saymak saftiriklik olur.
•Ayrılıkçılar sürece ikna mı?
Ayrılma diye bir şey yok. Kürt halkı “Beni geri zekalı falan mı sanıyorsunuz? Boğazı, Lara plajlarını size bırakacağım, dağlara çıkacağım... Siz gidin kardeşim” diyor. Kimsenin böyle bir derdi yok. ‘Bu devleti biz kurduk. Beni insan yerine koyacaksınız. Efendimiz olmayacaksınız artık’ diyor. ‘Eşitlik istemeyenler de bundan vazgeçecekler’ diyor. Mesela kadın diyor ki ‘Neymiş bunların sorunu? Ben o Kürt kadını çalıştırıyorum, kızını da okutuyorum’ diyor. Ben de diyorum ki bir de sigorta yaptıracaksın ve asla yüksek sesle konuşmayacaksın. Artık askerde bütün nöbetleri Kürt Memed’ler tutmayacak. Herkes eşit nöbet tutacak. Kürt Memed’i nöbette unutuyorlardı biliyor musun? İki saat yerine altı saat tutuyordu yıllarca, tarih boyunca. ‘Kürt Memed nöbete!’ Ben mi uydurdum bu lafı. Trakyalı Ahmet ya da Karadenizli Yusuf değil niye hep Kürt Memed? Bu toplumda beraber yaşıyorsak herkes temel hak ve özgürlüklerden eşit derecede istifade edecek. Bir de yasalarla garanti altına alınacak.
Güncellenme Tarihi : 18.3.2016 22:59