
Karaciğer kanserine yeni tedavi yolu
Bağırsak kanseri, her yıl yaklaşık 12 bin yeni vakayla Türkiye’de en sık görülen 4’üncü kanser türü. Her gün 33 vakaya bağırsak kanseri teşhisi konuluyor. Bu vakaların yüzde 42’sini kadınlar, yüzde 58’ini ise erkekler oluşturuyor.
Bağırsak kanseri teşhisi alanların yüzde 20’lik kısmında, karaciğer kanseri de görülüyor. Bunun nedeni, bağırsakların karaciğere damarlar vasıtasıyla doğrudan bağlı olması. Maalesef karaciğer metastazıyla karşılaşanların yüzde 66 ile 90’lık kısmı, karaciğer yetmezliği nedeniyle hayatını kaybediyor. Bunun rakamsal karşılığıysa; günde 15 ve yılda 7 bin 158 kişinin ölmesi...
Karaciğerde gelişen tümörlerin tedavisinde cerrahi, altın standart ancak hastaların sadece yüzde 20’si ameliyat edilebiliyor çünkü bazıları ameliyatla alınamayacak kadar büyük oluyor. Bu durumda tümör alınmadan önce kemoterapi ve biyolojik ilaçlarla küçültülmeye çalışılıyor. Bu yıl Chicago’da gerçekleştirilen Amerikan Ulusal Kanser Kongresi’nde (ASCO) açıklanan SIRT (Seçici İç Radyasyon Tedavisi), bu tür kanserlerin tedavisinde önemli bir alternatif sunuyor.
Bilimsel ve klinik araştırmaları devam eden, 530 hastada denenen SIRFLOX adlı çalışmayı yürüten, eş baş araştırmacı, Avustralya Royal Melbourn Hastanesi’nden Danışman Onkolog Doç. Dr. Peter Gibbs, yöntemle ilgili sorularımıza yanıt verdi.
SIRT tedavisiyle ilgili bilgi verebilir misiniz?
SIRT; kasıktan girilen bir kataterle karaciğerdeki tümörleri besleyen ana damara ulaşarak ve yüksek dozlarda radyasyon vererek organı tutan tümörleri hedef alan bir radyoterapi yöntemi. Hepatik arter denen bu ana damardan milyonlarca minik radyoaktif ‘boncuk’ gönderiliyor ve bunlar tümörü besleyen kan yardımıyla kanserli bölgeye ulaşıyor. ‘Truva atları’ da diyebileceğimiz bu boncuklar, yüksek dozlarda radyasyon yayarak tümörün içine ve etrafına yerleşiyor. Bu sırada çevredeki sağlıklı dokulara zarar vermiyor.
‘Saçlar dökülmüyor’
Daha sonra bu boncuklara ne oluyor?
İki hafta boyunca tümöre ışın tedavisi uyguluyorlar. Bir aydan sonra neredeyse tamamen çürüyorlar. Radyoterapiye oranla, kanser üzerindeki etkileri daha fazla ve hedefe yönelik çalışıyorlar.
Yöntem her hastaya uygulanabiliyor mu?
Operasyonla alınamayacak kadar büyük tümörlerin küçültülmesi için tercih ediliyor. En yaygın kullanım alanları, bağırsaktan yayılan karaciğer tümörlerini ve karaciğerden başlayan tümörleri küçültmek.
Henüz çok erken olmasına rağmen, aldığınız sonuçları nasıl değerlendirebilirsiniz?
SIRFLOX araştırmasının sonuçlarına göre uygulanan teknik, ömrü uzatıyor ve bazı durumlarda tümörleri operasyonla alabilecek kadar küçültüyor. Hastaların 8 aya kadar ömrünün uzadığı ve daha kaliteli bir yaşam sürdürdükleri söylenebilir. SIRFLOX, bize sadece karaciğere güvenli şekilde yüksek radyasyon dozları verebileceğimizi değil, eş zamanlı olarak kemoterapi de uygulayabileceğimizi gösterdi. Eş zamanlı kemo - radyasyon, özellikle sindirim sistemi kanserleri başta olmak üzere genel anlamda kanser tedavisinin etkili yollarından biri. Araştırmalarımız devam ediyor, 2017 yılında daha ayrıntılı sonuçlar açıklamamız mümkün olacak.
Yöntemin herhangi bir yan etkisi var mı?
Yorgunluk, iştahsızlık, hafif ateş, karın Ağrısı, bulantı, kateterin girdiği bölgede ağrı ve ishal gibi yan etkiler görülebilir. Kemoterapide olduğu gibi, saç dökülmesi yaşanmaz.
‘Ayakta tedavi gibi görülüyor’
Tedavi nasıl gerçekleştiriliyor?
Hastaya lokal anestezi uygulanıyor. SIRT konusunda deneyimli bir radyolog, kasık bölgesinde küçük bir kesi açıyor. Kesik içerisine bir kateter yerleştiriliyor ve karaciğer tümörünü besleyen hepatik artere yönlendiriliyor ve boncuklar gönderiliyor. İşlem, 60-90 dakika arasında gerçekleşiyor. Hasta, radyoaktif seviyenin ölçülmesi için taramaya gönderiliyor ve birkaç saat hastanede takip ediliyor. SIRT, ‘ayakta tedavi’ olarak kabul ediliyor, hasta birkaç günde normal hayatına dönüyor.
Türk doktorlar tedaviyi biliyor
Hacettepe Onkoloji Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Şuayib Yalçın, SIRT’ın Türkiye’de de uygulandığını ama bilime dayalı çalışmalar sayesinde etkinliğinin kanıtlandığını açıkladı: Bu yıl ASCO’da özellikle sindirim sistemi hastalıklarıyla ilgili yeni gelişmeler paylaşıldı. Kemoterapi dışında, karaciğere yönelik, itiyum 90’la (SIRT) yapılan tedavilerin organdaki hastalığı kontrol ettiğini gördük.
Bu, itiyum 90’ın etkin kemoterapiyle birleştirildiğinde hastalığın daha iyi kontrol edilebileceğini gösterdi. Yani hastaya kemoterapi ve cerrahi dışında bir tedavi yöntemi daha var diyebiliyoruz. Tedaviyi kullanıyorduk ama ilk defa etkisi kanıtlandı.
Tülin Açıkbaş-Chicago