
KARISI HÜSNÜ'NÜN ERKEKLİĞİNİ BAĞLATMIŞ!..
Deniz Seki ile olan ilişkisi büyük tartışma meydana getiren Hüsnü Şenlendirici ile ilgili bu iddia da çok konuşulacak.…
Nazire, Hüsnü'nün erkekliğini bağlatmış!
Geçen baharda Hüsnü Şenlendirici'nin eşi Nazire Hanım, bir ortakla birlikte Gayrettepe'de kuaför dükkânı açmıştı.
Bir süre dükkânı birlikte işlettiler, anlaşamayınca ayrıldılar.
Nazire'nin ortağını, dükkânın açılışında tanıdım, adı Emine!
Akça pakça bir kızdı.
Nazire daha evvel Emine'nin müşterisiymiş.
Manikür, pedikür, fön için hep Emine'ye gidermiş.
Birlikte çok, orta şekerli kahve içmişler.
Emine, Hüsnü ve Nazire arasındaki bütün kavgalara, üzüntülere, mutluluklara istemeden şahit olmuş.
Az sonra açıklayacağım bombayı da telefonda bana o patlattı
"Şebnem Abla, biliyor musun Nazire Hüsnü'ye çok büyü yaptı, ben şahidim!" dedi.
Hiç şaşırmadım.
Tuttuğunu koparmaya alışkın olan Deniz Seki faktörüne rağmen karısından vazgeçemeyen Hüsnü'nün dengesiz, ruh yapısı bozuk hallerini başka nasıl açıklayabiliriz ki?
Nazire, büyüleri şehir dışındaki bir hocaya yaptırıyormuş.
Hüsnü kendisinden ayrılmasın diye hocaya, boyuna okuyup üflettiriyormuş.
Hatta kocasının erkekliğini de bağlatmış.
Hüsnü'ye sicimle erkek bağlama büyüsü yapmışlar.
Dolunay olan bir gece, sicimin üstüne 41 kere düğüm atılmış!
Nazire ve Hüsnü birbirinden ayrılmasın, muhabbetleri sonsuza kadar devam etsin diye...
XXXXXXX
Nazire Hüsnü'yü ölesiye seviyor.
Kadın, kocası uğruna büyü yapıp cehenneme bile gitmeyi göze almış, baksanıza!
Hüsnü de bundan böyle 41 kere düğümlenen uçkuruna yansın!
Cemil İpekçi'nin yeni merakı
Modacı Cemil İpekçi'nin Güneydoğu'yla aklını bozuş nedeni ne zamandır kafamı kurcalıyordu, fakat mantıklı bir açıklama getiremiyordum.
Adamın bütün işi gücü burada, peki o niye oralarda?
Dün hakkında bir haber okudum, ampulüm yandı!
Cesur açıklamalarıyla gündeme gelen İpekçi'nin meğerse bütün derdi belden aşağıymış.
Cemil Bey, bir süre önce turistik bir geziye katılmış ve Nemrut'a gitmiş, tuvalet bulamayınca ihtiyacını ağaç altında gidermiş.
Daha o dakika Güneydoğu'yu tuvaletleştirmeyi kafasına koymuş.
Anladım, Cemil Bey bu sebeple Mardin'i karargâhı yaptı, sık sık il, ilçe, köy, mezra demeden tuvalet içtimasına çıkıyor.
Modacılık falan artık hak getire.
Yeni mesleği belli...
Ta ta ta taaa...
Karşınızda 'Belden Aşağı İhtiyaçtan Sorumlu Devlet Bakanı' Sayın Cemil İpekçi!
Alkışlayın...
Anadolu erkeğine büyük hizmet verecek.
Kim nerede nasıl tuvaletini yapıyor, onu kontrol edecek.
Şu, ihtiyaç meselesiyle ilgili talihsiz bir de açıklaması var.
Şahsen beni çok kızdırdı.
"Türk geleneklerinde herhangi bir köşede bu ihtiyaç gideriliyor" diyor.
Aaaa yalana bak, Türkler'de her köşeye tuvalet yapmak gelenek miymiş, bir yaşıma daha bastım!
Köşe başlarında, üstünde dumanı tüten bu pis geleneği bize montajlamak da nereden çıktı şimdi?
B.k atmak diye buna denir.
Valla ben onu bunu bilmem, adını kırmızı kalemle çiziyorum.
Sayın İpekçi, bundan sonra ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun emi!
Benden söylemesi pala bıyığınız da oralarda fayda etmez, Bu lafınızı duyduktan sonra, sözde o köşelere eden erkekler, sizi benden fena çizerler ona göre? Şebnem ÖZCAN/BÜGÜN