Ünlü sanatçı Kayahan sıkıntılı geçen günlerini geride bırakmış, eşi İpek ve kızı Aslı Gönül ile bugün sadece sevgi üzerine kurduğu bir dünya içinde çalışmalarını sürdürüyor. Sanatçı geçmişten günümüze, politikadan sanata ve özel yaşamı ile ilgili bütünü projelerini anlattı.
- Kayahan kırk yıla yaklaşan sanat yaşamı içinde yokluk ve sıkıntı yaşadı mı?
Geçmişte çok sıkıntılı günler yaşadım. Bir simiti ikiye bölerek karnımı doyurduğum günler oldu. Ama tüm zorluklara ve sıkıntılara rağmen hep çalıştım ve hep şükrettim.1966 da ilk plağımı çıkardım. Çeşitli gazino, gece kulübü, bar, pavyon ve Anadolu'nun çeşitli yerlerinde çalıştım. Seksenli yıllara kadar kazancımla ancak karnımı doyurabildim. Yeni açılan özel televizyon kanallarından sonra para kazanmaya başladık. Daha sonra kanallar büyük paralar ödememek için kendi starlarını yaratmaya başladılar.
- Barlar ve gece kulüpleri gittikçe bozuluyor deniyor katılıyor musunuz ?
Hayır barlar bozulmadı. Bunu bozan sanatçıların kendileridir. Vitrin nasılsa, müşteri ona göre davranır. Mahmutpaşa'da alışveriş ayrı, Vakko'dan alışveriş yapmak ayrıdır. Eskiden biz haftanın her günü çalışırdık. Şimdi haftada bir ya da iki gün çalışıyorlar. Bu barların bozulduğundan değil, sanatçılardan kaynaklanıyor. Siz insanlara ne verirseniz onu alır.
- Yeni sanatçılar içinde iyi müzik yapanlar var mı?
İşte ayıp burda yatıyor. İçinden geleni söylemeye çalışan çok az. Yoksa müzik bilgisi olarak bizden aşağıda değiller. Çaldıkları enstrüman ve şarkılar sıradan değil. Fakat şarkılar samimi değil. Edilecek lafların topluma getireceği artıları ve eksileri düşünmeden yapılan şarkılar çıkıyor ortaya. Ben bazan şiir yazarım ve onu okurum. Sonra sözlerinden korkarım ve hayır ben bunu yazmayacağım derim. (Kötü bir örnek olabilir ben onu iyi düşünmeliyim) derim. Yenilerin bu sansürleri, filtreleri az.
- Dizilerle ünlenen yıldızlar aynı zamanda da sahnelerde şarkıcılık yapıyor. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz.?
Dizilerde birtakım karakterlerle halk onları seviyor, beğeniyor ama orada çok tehlikeli virajlar var. Dizide beğeniyor ama iş plak satışına gelince iş değişiyor. Yani plağını almıyor.
- Sanat alanında yapılanlar doğru mu, oradaki politika nasıl olmalı?
Doğru bulmuyorum. Sanat adına, halkı yanlış yöne sürükleyen akımlar var. Bunlar halkın bizzat içini boşaltıyorlar. Yani fikirlerini, örflerini, adetlerini alışılagelmiş ahlaki değerlerini bozuyorlar. Bununla para kazanmak bana göre hırsızlıktan kötü birşey. Eğer sanatçıysan herkesten daha fazla kültüre, bilgiye sahip olman gerekir. Benim politikam Allahın kitabıyla, Anayasa arasındaki köprüyü kurabilecek, laik devlet anlayışı içinde ama gerçek müslümanlığın da hakkını verecek bir toplumu oluştuturmaktır.
-Böyle bir din ve anayasa arasındaki köprüyü kurabilecek liderler var mı.?
Var, var. Bunun farkında olan liderler var. Biraz dikkat edildiğinde görülüyor artık.
- Eski kuşakla yeni kuşak arasındaki köprüyü kurmak zor mu?
Eski şarkıları bilmiyorlar ama merak ediyorlar. Çok enteresan. ''Kartanesi'' ni ben yazalı 20 sene oldu. Bu şarkıyı okuduğumda 7 yaşında bir çocuk benimle birlikte okuyor. İletişim araçları büyük ölçüde yardımcı oluyor. Bunlar emek verilerek yapılan eserlerdir. Şarkılar da önce bir fikir olarak doğar. Ben ikibuçuk yıl uğraştığım ''Geceler '' şarkısının binikiyüz sayfa müsvettesini gördüm. ''Hep Karanlık'' şarkısı birbuçuk sene uğraştığım bir şarkıdır. Müsvettesi en az bin sayfa tutuyor.
- Peki Kayahan politikaya atılmayı düşünüyor mu?
Yok. Ben zaten kendi politikamı yapıyorum. İnsanlar size değer veriyorlar ve o albümlerinizi saklıyorlar. Her sözünüz onlar için bir değer taşıyor. Demek ki burada politikacı kadar gücünüz var hatta onlardan bile fazla.
-'Irak'a asker gönderelim mi göndermeyelim mi' tartışmaları var. Sizce asker yerine sanatçı mı gönderelim?
Biz 30- 40 bin askerimizi kaybederken bizim onurumuzu kıran işlerle uğraşanlar oldu. Ama gördüğümüz gibi kimin başı ağrır o bağırır, ya da ateş düştüğü yeri yakar. Ateş Amerika'ya düştü. Yurdumuzdaki sulhu koruyabilmek için sanırım Türk askeri gitmeli diye düşünüyorum.
- Ya sanatçılar?
Bu tarz düşünceler pek gerçekçi bir yaklaşım değil. Bir konser vereceksiniz, orada her şeyi düzelteceksiniz, o halde yirmi kere gidip konser vereyim. Eğer biz bu işleri sanatçılarla çözeceksek, vay halimize. Böyle gülünç söylemlerden vazgeçelim derim.
TELEVİZYON STARLARI
ÖRFLERİ BOZUYOR
- Yeni starlar başarılı mı?
İlk zamanlarda parmakla sayılabilecek kadar az star vardı. Muazez Abacı, İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay, Bülent Ersoy, Emel Sayın, Sezen Aksu, Nilüfer ve birkaç kişi daha. Bizler büyük paralar alıyorduk. Bu da televizyonlara pahalı gelmeye başladı. Onlar da kendi starlarını yaratmaya başladılar. Önce meşhur ediyor sonra az paraya program yaptırarak işlerini sürdürüyorlardı. Kimisi tutuyor, kimisi kaybolup gidiyor. Bu şekilde yaratılan starlar bu işi para için yaptıkları zaman halkın değerleri, ananeleri, örfleri, adetleri bozuluyor.
KIZI ASLI GÖNÜL İLE
İLK KEZ POZ VERDİ
-Eşiniz İpek hanım için nasıl bir gelecek hazırlıyorsunuz?
Şimdi, İpek Hanım'ın öğrenme ve aynı zamanda deneme zamanı. Benimle birlikte sahneye çıkıyor, şarkılar söylüyor ve olgunlaşıyor. İpek, gitar çalıyor, şarkı söylüyor ama çok üstüne çıkması lazım. O bir anne, asil olmak durumunda. Sanatçının ahlakı, terbiyesi sonradan çok zor verilir. İpek'le yeni plakta bir düet yapmayı düşünüyorum. Benden sonra benim eserlerimi unutturmayacak. Onun böyle bir misyonu da var. Bizim sahnede düet yapmamız halkın çok hoşuna gidiyor. Bizi Aslı Gönül'le, Beste'yle ve İpek'le birlikte görmeyi istiyorlar. Torunumla, çocuklarımla birlikte yaşıyorum. İpek fotoğrafçılığı, ben de akvaryum yapmayı severim. Müzik bizim hobimiz ve ondan para kazanıyoruz.
GENÇLER ANAYASAYI VE
KUR'AN-I KERİM'İ OKUMALI
-İleride politikaya atılmayı düşünüyor musunuz?
Elli binlere, yüzbinlere seslendiğiniz zaman şu politikayı aşılamaya çalışıyorum. Öncelikle kalplerinden sevgiyi eksik etmemelerini söylüyorum. Sevgisiz olan insanlar çok tehlikelidirler. İkincisi Cenab-ı Allah'ın adını dillerinden düşürmemelerini tavsiye ediyorum. Yeni yetişen gençlere tavsiyem, Kuran-ı Kerim'den de Anayasa'dan da haberdar olmalarıdır. Cenabı Allah'ın kitabının emrettiği şeyler zaten insan olmayı öğretir. Benim şu andaki politikaya bakışım, her iki kitaba da saygılı olmak.
CEBİMDE 10 TANE
SERMAYE ŞARKIM VAR
- Hep var olan ve hiç kullanmadığınız şarkılarınızdan bir albüm yapmayı düşünmediniz mi ?
Evet hep var olan ama bir türlü albümlerimde kullanamadığım on tane şarkım var. O bana güven veren, var olduğunu bildiğim, içinde sermaye olarak tuttuğum bir hazine. Hep onların üstünden uzanarak daha üst raflardaki şarkıları alırım. Onlarla yola çıkmak bana büyük bir güven verir. Bilirim ki cebimde hep onlar vardır. Onları vermek istemiyorum. Onlar hep dursun istiyorum. Bir pazarlık yaparken, sıfır kuruşla masaya oturmak yerine, on kuruşla oturmak gibi bir şey. Cebinizde paranız varsa, daha rahat pazarlık yaparsınız.
D.B.Türcüman
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:45
