KİLİSEDE KURAN-I KERİM OKUNDU

Tarihî Belford Kilisesi'nde gerçekleştirilen Mevlid-i Şerif programına Fethullah Gülen ve Vatikan'dan Dinlerarası Diyalog Sekretaryası Başkanı Thomas Michel'in mesajları damgasını vurdu. Belçika İslam Diyalog Merkezi tarafından düzenlenen programa, Türk senatör Fatma Pehlivan, milletvekili Cemal Çavdarlı, milletvekili adayı Şaban Gök, eski senatör Meryem Kaçar, Gent Üniversitesi öğretim görevlisi Dries Vesage, çok sayıda papaz, din adamı ile Türk ve Belçikalı vatandaşlar katıldı. Geceye Belçikalılar büyük ilgi gösterdi.

Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan gecede Belçika İslam Diyalog Merkezi'nin çalışmaları sinevizyonda gösterildi. Belçika İslam Diyalog Merkezi Başkanı Bahaddin Koçak ilahi din mensuplarının her zamankinden daha fazla diyalog ve hoşgörüye muhtaç olduğunu belirterek, “Bunun için gece gündüz demeden çalışmalarımıza devam ediyoruz.” dedi. “Hz. Muhammed'i insanlığa rahmet olarak gönderen Rahman ve Rahim olan Allah'a hamd ederek sözlerime başlıyorum.” diyen Protestan Kilisesi baş papazlarından Marc Loos da, şunları söyledi: “Sayın Fethullah Gülen'in dediği gibi ‘Peygamberler ilahi rahmetten insanlara yönelen dal gibidir' onlara bağlanan, o daldan tutunan kurtuluşa erecektir. Müslümanların Hz. Muhammed'e olan sevgi ve bağlılıkları bizim için ayrı bir ilham kaynağı olmuştur. Bizler bir Allah'a inanan insanlar olarak barış ve huzur içinde yaşamak durumundayız. Bu diyalog çalışmaları da onun güzel bir ürünü. Büyük insan Hz. Muhammed'in doğum gününü kutluyor, hayırlara vesile olmasını diliyorum. Selamün aleyküm." Loos, selam sonrası büyük alkış aldı.

Geceye Türkiye'den katılan Gazeteci ve Yazarlar Vakfı'ndan Cemal Uşşak, peygamberlerin misyonunun Yüce Rabb'in kendilerine vahyettiklerini önce kendi benliklerinde yaşamak, kusursuz bir örnek olmak ve sonra da diğer insanlara ulaştırmak olduğunu ifade ederek, “Hepinizi başta Musa, İsa ve Muhammed (as) büyük peygamberler olmak üzere tüm peygamberlerin ruhaniyetleriyle bütünleşmeye, onlardan medet istemeye ve onlara dua etmeye davet ediyorum.” çağrısı yaptı.

Geceye Amerika'dan bir mesajla katılan Fethullah Gülen, rahatsızlığı sebebiyle kutlamalarda bulunamadığı için duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Gülen, Hz. İsa ile alâkalı günlerin, halkı Hıristiyan olsun-olmasın, hemen her ülkede âdetâ neş'e ve sevinçle kutlandığını belirterek şunları kaydetti: “Bizim Hz. İsa'ya karşı saygımız sonsuz olduğu gibi, O'nun getirdiği mesajın, bugünkü Batı medeniyetinin önemli bir rüknü olduğunda da şüphemiz yoktur. Evet, tarihçilerin ve medeniyet felsefecilerinin de ifade ettikleri gibi, eğer Hz. İsa ve O'nun getirdiği ruh ve manâ olmasaydı, Batı medeniyeti hiçbir zaman vücut bulamazdı; zira onun bir esası Grek düşüncesi (matematik düşünce) diğer bir esası Roma hukuku olduğu gibi, önemli bir rüknü de gerçek manâsıyla Hıristiyanlık dinidir. Şu hususu da önemle kaydetmek icap eder ki, eğer insanlığın medâr-ı fahri Hazreti Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) ve O'nun nurlu mesajı da olmasaydı, İslâm medeniyeti olmazdı.. İslâm medeniyeti olmayınca da, ‘Batı uygarlığı' çok eksik kalırdı. İşte, topyekûn insanlığın medyûn bulunduğu bu Zât'ı, kendi kâmet-i kıymetine uygun bir velâdet günü, velâdet haftası, velâdet ayı ile tes'îd edemedik.. tes'îd etmek bir yana, O'na gönül verenlere gösterilen alâka ölçüsünde O'na karşı tazimde bulunamadık. Aylar, yıllar ve asırlar boyu O'nun için şehrâyinler tertip edilse, her gece O'nun için yüzlerce, binlerce neşîdeler söylense, yine O'nun hakkı ödenemez ve O'nun için bir şeyler yapıldığı söylenemez. Ne var ki, ‘Sultan'a sultanlık, gedâya da gedâlık yaraşır' düşüncesinden hareketle, ‘Hiçbir şey yapmamaktansa, az dahi olsa mümkün olanı yapmak daha iyidir.' diyor ve ‘Mevlid-i Şerif' kutlamalarınızın her sene daha da artan bir coşkuyla icra edilmesini diliyorum.” Vatikan'dan bir mesaj gönderen Thomas Michel, Hz. Muhammed'in doğum günü olan kandili içtenlikle kutladığını kaydetti. Hong Kong'a gideceği için kutlama törenine katılamadığını vurgulayan Michel, “Müslümanlarla Hıristiyanların bayram günlerini birlikte kutlamaları aynı Allah'a inanan, aynı İlah'a ibadet eden bizler için gerçek kardeşliğin ve barışın temini için çok önemlidir. Bizler Allah'a inanıyor ve aynı atadan İbrahim'den geliyoruz. Bizler barış, kardeşlik ve sevgi ortamı içinde yaşamak mecburiyetindeyiz. Ben her zaman Müslümanlarla barış ve huzur içinde yaşamayı isteyen birisi olarak, aynı Allah'a inanan insanların birlikte yaşamaları gerektiğine inanıyorum. Gecenizi yeniden tebrik eder, Rahman ve Rahim olan Allah'ın gecenizi hayırlı kılmasını temenni eder, saygılar sunarım.” dedi.