
LAGENDİJK: DTP'NİN KAPATILMASI ÇÖZÜME KATKI SAĞLAMAZ
ANKARA - TBMM'deki Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu 58. Toplantısının açılışında konuşan Lagendijk, Türkiye'nin seçimler dolayısıyla zor bir yıl geçirdiğini ifade ederek, bu zor şartlarda reformların da aynı hızda sürmesinin zor olduğunu, bunu anlayışla karşıladıklarını bildirdi. Lagendijk, seçimlerden sonra arkasında geniş halk desteğiyle iktidara gelen bir hükümetin bulunduğuna işaret ederek, artık reformların devam ettirilmemesinin mazeretinin kalmadığı söyledi.
Reformlara aynı hızda devam edilmesinin önemine işaret eden Lagendijk, özellikle iki konunun önem taşıdığını, bunlardan birinin TCK'nın 301. maddesi, diğerinin ise DTP'nin kapatılması davası olduğunu kaydetti.
Lagendijk, 301. maddeyle ilgili meselenin, Avrupa'nın Türkiye'ye belli bir kararı empoze etme örneği olmadığını savunarak, Türkiye'de de, bu maddenin değiştirilmesi yönünde talep olduğunu, Türk halkının ve meclisin büyük kısmında da bu yönde bir istek bulunduğunu dile getirdi.
1915 olayları ve Kıbrıs sorunu gibi konuların Türkiye'nin tek başına çözebileceği konular olmadığına, bu konulara AB'nin de destek verebileceğine işaret eden Lagendijk, ancak 301. maddede değişiklik yapılmasına ilişkin hususun, Türkiye'nin kendi başına yapabileceği bir şey olduğunu ifade etti.
Lagendijk, 301. maddenin sembolik öneminin de bulunduğunu savunarak, bu maddenin yürürlükte kalmaya devam etmesinin, Türkiye'nin Avrupa'daki dostlarının işini zorlaştırırken, düşmanlarının ise elini güçlendirdiğini söyledi.
DTP'nin kapatılması davasına dair de, öncelikle bir yanlış anlamaya meydan vermemek için, Avrupa Parlamentosunun PKK terörünü lanetlediğini vurgulayan Lagendijk, Türkiye'nin teröre karşı tedbirler almasını ve Türk hükümetinin vatandaşlarını koruma hakkının olmasını anlayışla karşıladıklarını bildirdi. Lagendijk, bu konuda diplomatik ve siyasi çözüm çabalarının devam etmesi ve bu çabaların çok büyük bir askeri harekata dönüşmemesi gerektiğini dile getirdi.
Lagendijk, siyasi partilerin kapatılmasının terörün çözümünün bir yolu olamayacağını savunarak, siyasi sisteme güvenin işe yaramadığını, terör örgütü PKK'nın da zaten bunu istediğini söyledi.