Öte yandan, İngiltere''de yaşayan yoğun Müslüman nüfusa yönelik yapılacak terörist saldırılarla ilgili hiçbir güvenlik tedbirinin alınmadığı dikkati çekiyor. Müslüman kuruluşlar gelişmelerden büyük kaygı duyduklarını bildiriyorlar.
YENİDEN ORTAÇAĞ YÖNTEMLERİNE DÖNDÜLER
Türkiye''de Ceza İnfaz Kanunu (CİK) ve Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu''na (CMUK) başlıca ilham kaynağı olan, birçok maddesi aynen kopya edilen İngiltere''deki 1984 tarihli ''''Polis ve Cezai Delil Kanunu''''nun (PACE) bir çok maddesinin 11 Eylül saldırılarından sonra çıkartılan ''''ancaklı'''' düzenlemelerle askıya alındığı ortaya çıktı. 7 Temmuz''da Londra''ya yapılan saldırılar bahanesiyle de bu kanunun tamamının fiilen askıya alındığı ve bütün bir İngiltere''de Ortaçağ uygulamalarını andıran bir ''''cadı avına'''' başlandığı bildiriliyor.
İNGİLTERE ''''ÇAĞDAŞ DEĞERLERİNİ''''
YEMEYE BAŞLADI BİLE
7 Temmuz''daki saldırıların hemen ardından Londra ve ülkenin güneyindeki Müslüman mahallelerine sayısız baskınlar düzenlendi. İngiliz haber kaynakları yüzlerce, belki de binlerce kişinin sorgu altında olduğunu, fakat gözaltındakilerin yakınları dahil hiç kimseye en küçük bir bilginin bile verilmediği ve zanlıların avukat taleplerinin reddedildiğini duyuruyorlar. İngiltere''nin önemli Müslüman kitle kuruluşlarından İslâmi Yardım Teşkilatı ve büyük alim Kelim Sıddıki''nin kurduğu gayriresmi İslâm Parlamentosu''ndan yapılan açıklamalarda, gelişmelerden endişe duyulduğu belirtildi.
1 MİLYON 600 BİN MÜSLÜMANA
KORUMA TEDBİRLERİ ALINMIYOR
İngiltere''de 1 milyon 600 bin Müslüman var ve bunların büyük bir bölümü Londra''da yaşıyor. Polisin başlattığı cadı avının dışında, Müslümanlara yönelik terör saldırılarından da kaygı duyulmaya başlandı. Ancak polisin bu yönde hiçbir tedbir almaması, Müslüman kuruluşları büyük endişeye sevkediyor.
CİK VE CMUK''A İLHAM KAYNAĞI OLAN
PACE BÜTÜNÜYLE ASKIDA
İngiltere''de 1984 yılında kanunlaşarak 1986 yılında yürürlüğe giren ''''Polis ve Cezai Delil Kanunu'''' (PACE), sanığın baskıya maruz kalmasının önlenebilmesi için ifade alma süresince avukatın hazır bulunabilmesi, sanığın yakınlarına sanığın gözaltı durumunun bildirilmesi, ifade alma işleminin teybe kaydedilmesi gibi çok detaylı hükümler öngörüyor. Nitekim, PACE in yürürlüğe girdiği tarihten sonra İngiliz temyiz mahkemesi kararlarında baskıcı metodlara ilişkin örneklere rastlamak güçleşmişti.
İFADELERİN TEYBE ALINMASINA SON VERİLDİ
11 Eylül saldırılarından sonra PACE''de yapılan en önemli değişikliklerden biri, sanığın polis tarafından ifadesi alınırken, bunların tamamının teybe alınması uygulamasına son verilmesi oldu. Geçtiğimiz yılın Aralık ayında Pakistanlı bir Müslümanın sorgusu teybe kaydedilmedi. Bu uygulama büyük tartışmalara sebep olunca, kanunda değişikliğe gidildi ve fiilen yapılan usulsüz uygulama, daha sonra kanunlaştırıldı. Bu değişikliğin yapılma biçimi bile İngiltere''de hukukun bambaşka bir hal almaya başladığının en önemli delili oldu.
POLİS ARAMALARINDA MÜSLÜMANLARA
POTANSİYEL SANIK MUAMELESİ
Yine bir başka sorgulama olayında, İngiliz polisinin sanığın suçlamaları 100 defa reddettiği, fakat 18 defa itiraf ettiği yönünde inanılmaz bir skandala imza attığı ortaya çıkartılmıştı. Polisin, özellikle bu yeni sorgulama yöntemlerinde PACE''yi bütünüyle devre dışı bıraktığı ve her bir olayla ilgili skandal bir gelişme çıktığında ise, bu durumun çıkartılan bir yasayla ''''kanunileştirildiği'''' belirtiliyor. Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu da 1992 yılında yapılan değişiklerle, 1984 yılında İngiltere''de PACE ile yapılan değişikliklere benzer hükümler Türk hukukuna kazandırılmıştı. Şimdi İngiltere''nin, Türkiye''ye olduğu gibi birçok ülkeye ilham kaynağı olan söz konusu hukuki düzenlemelerini birer birer askıya alması, dünya hukuk çevrelerinde büyük endişelere sebep oluyor.
(vakit)
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:32