MEHMET BARLAS'TAN 27 YIL SONRA GELEN İLGİNÇ İTİRAF: DEMİREL'İN YUMRUKLANMASININ GÖRÜNTÜSÜNÜ BEN SANSÜRLEDİM!

KAYNAK : Haber Vitrini DEMİREL'İN YUMRUKLANMASININ GÖRÜNTÜSÜNÜ BEN SANSÜRLEDİM! Arkadaşımız Abdullah Murad- oğlu, son kitabı 'İpekçiler ve İsmail Cem''de, benim de içinde yaşadığım olayları güncelleştirmiş.. Bu olaylar arasında, 1'inci Milliyetçi Cephe Hükümeti'ni kuran Süleyman Demirel'in, Başbakanlık binasında yumruklanması var... Yani 1975'in Nisan'ına dönüyoruz. Demirel başbakanlık görevini ve güvenoyunu alınca, ilk işi, İsmail Cem'in TRT Genel Müdürlüğü'nden azil kararnamesini uygulamak oldu... Ben o dönemde TRT Haber Dairesi'nin başındaydım... Öğleden sonra haber müdürleri ile toplantı yaparken, bir muhabir nefes nefese, elinde bir haber kaseti ile geldi. Bir kişi, Başbakanlık binasının ikinci katında, tam merdivenlerin başında Başbakan Demirel'e saldırıp, yumruk atmış... Kasette, o saldırının görüntüleri vardı.... Haber Müdürü rahmetli Mete Buharalı ile, kaseti video cihazına koyduk... Görüntüler korkunçtu... Saldırgan, Demirel'e yumruğu atıyor. Demirel sendeleyip, ellerini yüzüne götürüyor... Ve Başbakan'ın burnundan fışkıran kan, avuçlarından yere akıyor... Kaseti dehşet içinde izledik... Ve ben kararımı açıkladım... - Bu kaseti yayınlamayacağız... Eğer Demirel'in bu görüntülerini haberlerde yayınlarsak, zaten gergin olan ortam, şiddet olaylarına sahne olabilir... Sonra o kaseti, Mete Buharalı alıp, sakladı... Kimbilir hangi köşede? Biz TRT'de haberi, sadece sesli verdik... Arkasından, Ankara'da olaylar çıktı. Bazı evlerin kapısında, bombalar patladı... Çeşitli isimlerin evleri, o gece koruma altına alındı... Ve o gün, Demirel'e yakınlığı ile bilinen Anadolu Ajansı yöneticileri, Demirel'in yumruklanması ile İsmail Cem'i ilişkilendiren düzmece haber yaptılar. Aradan geçen 25 yılın ertesinde, kendimi yine yargılıyorum... Yönetici olarak, haber değeri yüksek olan bir görüntüyü, o gün sansürlemiştim... Ülkenin istikrarı, 'haber'den daha önemli gelmişti bana... Hatırlıyorum. Cumhuriyet'teki ilk yıllarımda, bir atlatma haberi, rahmetli Genel Yayın Müdürü Ecvet Güresin'e anlatırken, 'Ama bu haber, Türkiye'nin dış politikasına zarar verir' demiştim. O da beni azarlayıp, 'Karar ver... Sen gazeteci misin, Dışişleri Bakanı mısın' diye bağırmıştı... Bazen böyle şeyler yaşanır meslekte... (Mehmet Barlas/ Akşam) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:30