KAYNAK : Haber Vitrini
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyeliğini, Birliğin global rolü ve ağırlığını arttırıcı bir unsur olarak gördüklerini vurgularken, ''genişleme sürecinin başarısı için, herkesin belirli bir fedekarlıkta bulunması, yersiz kaygı ve kuşkulardan arınması, önyargılardan ve bencil yaklaşımlardan kurtulması gerekir'' dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB), AB'ye üyelik konusunda lobi çalışmalarında bulunmak üzere geldiği Brüksel'de düzenlediği ''AB Üyeliğine Doğru Türkiye'nin Sağladığı İlerleme'' Konferansı, Concert Noble'de başladı.
ATATÜRK'ÜN KONUŞMASINDAN ALINTILAR
Başbakan Yardımcısı Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, sözlerine Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ulu Önder Atatürk'ün 79 yıl önce 29 Ekim 1923 tarihinde yaptığı konuşmadan alıntılar yaparak başladı.
Atatürk'ün bu konuşmada, (Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü, Batı'ya karşı elde ettiği zaferlerden çok, mağrur olarak kendini Avrupa milletlerine bağlayan rabıtaları kestiği gün başlamıştır. Bu bir hata idi, bunu tekrar etmeyeceğiz) dediğini hatırlatan Yılmaz, bugün de Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün politikalarını bu hataya düşmeme esasına göre belirlendiğini söyledi.
Türkiye'nin AB'ye girmeyi 40 yıldır arzuladığını, bu süre boyunca söz konusu amacı gerçekleştirmek için pekçok şeyi gerçekleştirdiğini anlatan Yılmaz, son bir yıl için bu çalışmaları oldukça hızlandırdığını bildirdi.
Türkiye'nin kendisini genişleme sürecine dahil edenleri mahçup etmediğini ve bilhassa insan hak ve özgürlükleri ile demokrasi alanında son bir yıl içinde 40 yılda attığı adımların tamamından daha fazla adım attığını anlatan Yılmaz, iç siyasette yaşanan güçlüklere rağmen Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirinceye kadar Türkiye'nin bu adımları atmaya devam edeceğini vurguladı.
"KRİTİK BİR DÖNEMDE BULUNUYORUZ"
Bir yandan AB'nin geleceği, diğer yandan Türkiye'nin AB ile ilişkileri açısından kritik bir dönemde bulunulduğunu belirten Mesut Yılmaz, yıl sonunda Kopenhag zirvesi ile sonuçlanacak bu dönemde birliğin gelecekteki siluetinin ortaya çıkacağını kaydetti. Yılmaz, Birliğin kendini yeniden tanımlaması, işlevlerini belirlemesi ve vizyonunu ortaya koymasının, bugün yoğun şekilde tartışıldığını söyledi.
2004 yılında yapılacak hükümetlerarası konferansta, AB'nin
gelecekteki yapısıyla ilgili önemli kararlar alınacağına da dikkati çeken Yılmaz, genişleme ve derinleşmenin AB'nin kaçınılmaz yazgısı olduğunu bildirdi. Başbakan Yardımcısı Yılmaz, genişlemenin sorunları gündeme gelirken, genişlememenin maliyetinin de iyi düşünülmesi gerektiğini, AB'nin, bir ticari ve ekonomik birliktelikten siyasi bir birliği dönüşümünü gerçekleştirmek zorunda olduğunu vurguladı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:17
