MÜTEAHHİTLERDEN HÜKÜMETE UYARI:"IRAK KONUSUNDA DESTEK İSTİYORUZ"

ANKARA- Amerika Birleşik Devletleri'nce Saddam Hüseyin rejiminin yıkıldığını ilan etmesinin ardından, ABD'de gözler bu kez Irak'ın yeniden yapılandırılmasına döndü. Türk müteahhitleri, Irak pazarına olumlu bakarken, hükümetten eleştiri değil, destek isteği yönünde açıklama geldi. Uluslararası Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Doğan, özellikle alt yapı ihalelerinde Türk müteahhitlerinin, diğer ülke firmalarına göre daha şanslı olacağına dikkat çekerek, "Irak'ın inşasında Türk firmalarının taşeron olarak seçilme şansı büyük. İhalelerin masada yapılacak pazarlık sürecinde güçlü olabilmek için hükümetin tüm desteğini arkamızda hissetmemiz gerekir" dedi. Gündemin ilk sırasında yer alan ve Başkan Bush'un, Irak savaşında rejimin değiştiğine ilişkin açıklaması sonrası gözler Irak'ın yeniden yapılanmasına çevrildi. 20 milyar dolarlık altyapı pastasının Türk müteahhitlere verilmesine kesin gözüyle bakılırken, Türklerde boş durmuyor. Çoğu Türk müteahhit firması, ABD danışman şirketleri ile ortaklık pazarlığı yapıyor. Irak'ın yeniden yapılanmasında Türk müteahhitlerinin durumunu değerlendiren Uluslararası Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve AD Şirketler Grubu Başkan Yardımcısı Kaan Doğan, Türk müteahhitlerinin birçok ülkede başarılı işlere imza attığını belirterek, "Türk kalitesi burada da öne çıkacaktır" dedi. Türk firmalarının taşeron olarak Irak pazarına girebileceğini dile getiren Doğan, hükümetin bu alanda koordinasyonu sağlaması gerektiğine dikkat çekti. Kaan Doğan, hükümetin özellikle bu yapılanma konusunda müteahhitlerin istediği Eximbank'tan kredi desteği talebinde bulunduklarını belirterek, "Teminat mektubu sorununun çözüme kavuşturulması gerekir. Irak'ın inşasında çalışacak işçilerin götürülmesinde kolaylık sağlanması şart. Hükümet yurtdışı kazançlardan istediği vergi oranının yüksekliğini daha aşağı çekerek makul koşullarda tutup, yatırım olanaklarını gündeme getirmesi önceliğinde olmalıdır" dedi. İHALELER BELLİ OLMAYA BAŞLADI Irak'ın yeniden inşasıyla ilgili ilk ihaleyi Amerikan Bechtel firmasının kazandığına işaret eden Doğan, firmanın, Irak'ın enerji, su ve kanalizasyon sistemlerinin onarılmasını öngören ihaleyi 680 milyon dolara aldığı dile getirdi. ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USIAD)tarafından açıklamanın yeni yapıldığını vurgulayan Doğan, pazarın Türkiye için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti. Irak'ın yapılandırılmasında ana yüklenici olarak Türk müteahhitlerinin görev almasının zor olduğuna işaret eden Doğan, daha çok taşeron firmalar olarak kendilerine görev düşeceğini söyledi. "Ana müteahhit olarak pozisyonumuz olmayacak. Daha çok Amerikan şirketlerinin taşeron firmaları olarak Türk müteahhitlerini görmek mümkündür" görüşünde iddialı olduklarını belirten Doğan, kamuoyunda moralleri bozacak açıklamaların yapıldığını hatırlatarak Türk firmalarının şanslı olduğunu belirtti. Doğan, "Bölgede müteahhitlik sektörü ile kendini ispat eden ülke Türkiye'dir. Özellikle 1980 sonrasında Türk müteahhitliği Ortadoğu'da başarılı işlere imza atmıştır. Bu Türklerin başarısını ispat ettiği gibi, ülkeye önemli bir döviz girdisi sağlamıştır" şeklinde konuşarak, hükümetin de bu konuda yardımcı olmasını beklediklerini söyledi. Enerji sektöründe de faaliyet gösterdiklerini vurgulayan Kaan Doğan, özellikle Irak'ta bulunan rafineri ve depolama istasyonlarına dikkat çekti. Doğan, savaş sonrası Saddam rejimini destekleyen grupların, intihar eylemlerinin yoğun yaşanabileceğini ifade ederek, "Basında intihar eylemlerine katılacak radikal örgütlerin Irak'a gittiğini okuyoruz. Irak'ın genelinde bulunan rafineri veya depolama istasyonlarına yapılacak bir saldırı, ham maddi hem manevi olarak büyük zararlar doğuracaktır" uyarısında bulundu. Musul ve Kerkük'te çıkan petrolün 75 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen potansiyeli olan bir bölge olarak gördüklerini kaydeden Kaan Doğan, "Aynı bölgede Amerika'nın yardımıyla, üretime açılmamış ama gerekli sismik araştırmaların ve testlerin yapıldığı sahalar vardır. Tabi ki; bunların açılması söz konusudur" açıklamasında bulundu. Rezervlerin bolluğunu vurgulayan Doğan, bunun büyük petrol şirketleri tarafından son yirmi yıl içinde dünyada bulamadıkları üretim kapasitelerine ulaştıracak büyüklükte olduğunu söyledi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:49