Gündem
  • 2.8.2003 00:52

ÖCALAN'IN MİLLETVEKİLLERİNE GÖNDERDİĞİ KİTAPTA MÜTHİŞ AYRINTILAR VAR!..

ALİ ULURASBA ANKARA - Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan tarafından yazılan kitap, TBMM Başkanlığı'nın izniyle bugün posta aracılığıyla milletvekillerine dağıtıldı. Öcalan kitabında, "Kendimi peygamberce addetmeye ihtiyaç duymuyorum. Ama o tarz yüceliklerden haber vermeyi insanlığa karşı temel bir görev biliyorum. Meramımı ciltler dolusu sosyal bilim analizleriyle de ifade edebilirim. Fakat demek istediğim anlaşılırdır. Resmi dünya kapitalist sisteminin beni kabul etmemesinin sebebi, onların tanrılarıyla uyuşmamamdır. Topyekün tavrının altında bu mantık yatar" satırlarına yer verdi. Bugünden itibaren 2 aylık tatile giren TBMM'de ilginç bir gelişme yaşandı. İmralı'da mahkum bulunan Abdullah Öcalan'ın 'Özgün İnsan Savunması-Abdullah Öcalan' adlı kitabı TBMM Başkanlığı'nın izniyle posta aracılığıyla bütün milletvekillerine gönderildi. Küçük ebatlı yeşil ciltli olan kitap, Abdullah Öcalan tarafından 'Uluslararası komploya karşı kendini ateş topu yaparak şehit düşenlerin anısına' (Avrupa'da PKK-KADEK militanlarının yakalanması sonrasında kendilerini yakmasını kastederek) yazılmış. 152 sayfalık kitabın yazımının bittiği tarih 20 Mayıs 2003, yer ise İmralı Tek Kişilik Tutukevi. 5 bölümden oluşan kitap, Atina Karma Yeminli Mahkemesi Yargıç ve Jüri Üyelerine başlığıyla başlıyor. Diğer bölümlerin ismi şöyle: - Avrupa macerası ve bir dönemin sonu - Helen Uygarlığı Kürtler ve Türklerle ilişkisi - Komplo ortamının oluşmasında bazı felsefi ve siyasi yaklaşımlar - Atina komplosu hukuk devre dışı bırakılarak gerçekleştirilmiştir - Kürt krizinde çözüme doğru veya komploya yanıt Kitapta ayrıca Abdullah Öcalan portreli bir ayıraç bulunuyor. Kitabın ön kapağında ise "Bir toplumun zorunlu özgür yaşam hakkı dışında, özünde de tüm hukuk sistemlerinde kabul gören meşru savunma hakkına dayanmayan, rahatlıkla egemen sömürgeci nitelik kazanabilecek 'zor teoriyle' ideolojik hesaplaşmayı önemli bir kazanım olarak görmek gerekir. Eskinin şiddet yüklü sosyalizm anlayışı zafere ulaşsa dahi, Sovyet Rusya deneyiminde de görüldüğü gibi çözülmeye uğramaktan kurtulamayacaktır. Bir dönemlik olarak hep eleştirilen ve suçlanan bu tutum, aslında özgür insanlık adına en önemli kazanım değerindedir" deniliyor. Öcalan'ın ayıraçla birlikte kitapta 3 fotoğrafı bulunuyor. Bu fotoğraflardan ikisi arkalı önlü ayıraçta, bir tanesi ise kitabın arka kapağında. İŞTE KİTAPTAN AYRINTILAR Kitapta yer alan bazı ifadeler ise şöyle: Sayfa 8, "... Demagoji kavramının Helen hakim siyasetinde türetildiğini göz önüne getirdiğimizde, iddia makamının yaklaşımına şaşıyoruz. O kendisine siyasi makamlar tarafından verilen bir görevi, çok gecikmeli olarak efendilerinin hiç zarar görmemesi için en usturaklı bir biçimde yerine getirmektedir. Sayın mahkeme yargıçları ve jüri üyeleri, bu mantığa ve yaklaşıma yenik düşmemelidir. Dava, Atina tarihinde en trajik yargılamalardan biri olarak, büyük insanlık değeri Sokrates davası kadar önemli ve tarihsel sonuçlar doğuracak içeriktedir. Yüzlerce yoldaşımın bu olayla ilgili kendini yakarak şehit düşmesi ve Kürt halkının günlük olarak yaşadığı travma, ilk sonuçlar olarak vahameti gözler önüne sermektedir. Dolayısıyla Atina girişimimi ve ortaya çıkan bununla bağlantılı gelişmeleri kapsamlı olarak ortaya koymak, ilgisiz gibi görünse de büyük önem kazanmaktadır. Trajedinin 5. yılını yaşamaktayım. Her günü birkaç ölümden beter geçirmekteyim. Beni bu duruma düşüren gerçekliğin Atina kaynaklı olduğunu inkara kalkışırsak, tarihsel gerçekler kadar gelecek umutlarımıza da ihanet etmiş olacağız." Sayfa 13, "... Atina, Moskova, Roma ve tekrar Atina üzerini Kenya-Nairobi'de sonuçlanan dehşetvari maceranın beni yeniden bir doğuş yapmayla karşı karşıya bıraktığı açıktır. Ortaya çıkan sonuç sadece bir infaz da değil, bir çarmıha gerilmedir. Suçu hemen Türkiye yönetimine yüklemek ve dünya sisteminin Türkiye'ye verdiği rolü derinliğine ve tüm tarihi kapsamı içinde değerlendirmemek, direk ve dolaylı komplocu güçlerin düşündükleri gibi kendilerini gizleme anlamını da taşıyacaktır." Sayfa 56, "... Kendimi peygamberce addetmeye ihtiyaç duymuyorum. Ama o tarz yüceliklerden haber vermeyi insanlığa karşı temel bir görev belliyorum. Meramımı ciltler dolusu sosyal bilim analizleriyle de ifade edebilirim. Fakat demek istediğim anlaşılırdır. Resmi dünya kapitalist sistemin beni kabul etmemesinin sebebi, onların tanrılarıyla uyuşmamamdır. Topyekün tavrının altında bu mantık yatar." Sayfa 77, "... Baştan itibaren Kenya'ya yollanmam açıkça komployla bağlantılıdır. Neden direkt Güney Afrika Cumhuriyeti değil de Kenya? Çünkü burada ABD'nin tam kuklası bir rejim vardır. Teslim planı için en uygun yerdir. Bir Mandela ve Güney Afrika Cumhuriyeti böylesi komplolara düşmezdi. Türkiye'ye teslim edişte de aynı ihanet sergilenmiştir. Elçi Kostulas, pek rahat olmasa da bu görevi başarıyla yürütmüştür. Planın tamamen farkındaydı. İltica dilekçemin kabul edilmediğini söyleyerek beni uyutabilmişti. Enson Kalenderis, 'Pangalos'un özel emriyle Hollanda'ya gidiyoruz' diyerek, beni Kenyalı hainlere teslim etmede en açık ihanet görevini yerine getirmiştir." "İNTİHARI SEÇEMEZDİM" Sayfa 87, "... Şahsımda bir Şeyh Saitçilik oynanıyordu. Öyle ki, idam kararım Şey Sait'in idam edildiği 29 Haziran 1999'da verilmiştir. Bu gerçekler karşısında intiharı seçemezdim. Ölüm orucu düşünülmedi değil. Daha uçaktayken, tek kelime konuşmadan bu yolu denemek akla gelmedi değil." Kitabın yayımevi ile ilgili bilgiler ise şöyle: "Çetin Basım Yayın Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Kocatepe Mah. Taksim Cad. No: 81/1-Taksim İstanbul, Tel 0212 297 07 60, Faks 0212 297 23 84, Berdan Matbaacılık." Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:26

İLGİLİ HABERLER