
ÖDP HRANT DİNK'İN ÖLDÜRÜLMESİYLE İLGİLİ KOMİSYON KURACAK
İSTANBUL - Hrant Dink cinayetine ilişkin davanın görüldüğü Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinin yakınındaki Barboros Hayrettin Paşa türbesinin bulunduğu meydanda toplanan bir grup, Hrant Dink'in öldürülmesini protesto etti.Grupta bulunan ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, Türkiye'nin 19 Ocaktan beri vicdanının kanadığını belirterek, ''TBMM'de Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili araştırma komisyonu kuracağız. Bu komisyonda değişik partilerden hukukçu milletvekilleri de görev alacak'' dedi.
Uras, ''Bizim ilk sorduğumuz soru, 'Hrant neden korunmadı?' sorusuydu. Bugün çıkan kasetlerle birlikte bir kere daha görüyoruz ki aslında bazı devlet görevlileri bu cinayete ortak olmuştur. Haberlerde yayınlanan, polisle sanıklardan birinin telefonla konuşmasını utanç verici buluyorum. Daha kötüsü bu yayınlanmadan önce bunun bilgisi devletin elinde olmasına rağmen Trabzon Valiliğinin ilgili görevli hakkında soruşturma açmaması fiilen suça ortaklıktır. İçişleri Bakanlığının bu valiye müdahale etmemesi fiilen suça ortaklıktır. Polise müdahale edilmesi için basına mı çıkması gerekiyordu bu bantların? Trabzon Valisinin yaptığı bu fiil suça ortak olan resmi görevliyi korumaktır, örtbas etmektir. Belli ki çok ciddi bir çete faaliyetiyle karşı karşıyayız. Bunun üzerine gidip bu yaradan kurtulmamız gerekli" dedi.
Hrant Dink Davasını İzleme Koordinasyonu üyelerinden oluşan grup, ellerinde ''Hepimiz Ermeniyiz'', ''Hepimiz Dink'iz'' yazılı dövizler taşıdı. Yakalarında Dink'in fotoğrafları bulunan grup adına basın açıklamasını okuyan sanatçı Orhan Alkaya, Hrant Dink'in ölümünün 255. günü olduğunu ifade etti.
Katillerin karanlıkta yok olup gitmemesi için bir kez daha mahkeme kapısında olduklarını belirten Alkaya, şöyle devam etti:
''Geliyorum diyen, devletin hemen her organının haberdar olduğu bir cinayet herkesin gözü önünde işlendi. Bu mahkemenin kararı, Türkiye'de halen gerçek adaletin işleyebileceğini göstermesi açısından belirleyici olacaktır. Mahkemenin görevi, bu cinayetin içinde doğrudan ya da dolaylı yer alan herkesi, her kim olursa olsun ortaya çıkartmaktır. Mahkemenin kararı toplumsal vicdanı tatmin etmek zorundadır.''
Alkaya'nın basın açıklaması sırasında meydanda kurulan ses sistemiyle Hrant Dink'in ölmeden önce bir toplantıda yaptığı konuşma ile eşi Rakel Dink'in cenaze töreninde yaptığı konuşmalar ve ''Sarıgelin Türküsü'' dinletildi.
Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi Eş Başkanı ve Almanya Federal Meclisi Alman-Türk Parlamenterler Dostluk Grubu Başkan Yardımcısı Claudia Roth, duruşmaya giremedi.
Roth, bunun üzerine adliye binası çıkışında yaptığı açıklamada, Türkiye ve demokrasinin dostu oldukları için mahkeme önünde olduklarını söyledi.
Türkiye'de demokrasinin her gün daha güçlenmesini umut ettiklerini belirten Roth, şöyle konuştu:
''Hrant Dink'i 301. madde öldürdü. 301 gibi maddeler her türlü demokrasiyi öldüren maddelerdir. Bu yüzden 301 değiştirilmeli değil, tamamen iptal edilmelidir. Dink'in bize bıraktığı vasiyet budur. Her demokrasinin ana temellerinden bir tanesi şeffaflıktır. Şeffaflık demokrasinin gereğidir. Bunun için bu mahkemenin arkasındaki önem, olayın arkasındaki bütün güçlerin ortaya çıkartılıp, sorumluların mahkeme önünde sorgulanmasıdır. Aysbergin sadece zirvesini ortaya çıkarmak hiçbir zaman için yetmez, onun su altındaki bölümü çok daha önemli, öldüren odur. Bu yüzden işte bugün, çok çok önemli Türkiye'nin demokrasisi için. Hrant, seni hiçbir zaman unutmayacağız.''
Bu arada, Dink cinayeti davasının bazı sanıkları ile terör örgütü davaları nedeniyle adliyeye getirilen bazı sanıklar aynı nezarethaneye konuldu.
Terör örgütü davalarının sanıkları, ''Hepimiz Hrantız, hepimiz Ermeniyiz'' şeklinde slogan atınca nezarette bulunan diğer sanıklar da '' Hepimiz Mehmetiz, hepimiz çeteyiz, hepimiz Türküz'' sloganlarıyla karşılık verdi.
Bunun üzerine örgüt davası için getirilen sanıklar, nezaretten alınarak cezaevi araçlarına konuldu.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek olan Mısır Çarşısı'ndaki patlamaya ilişkin davanın bazı sanıkları da cezaevi aracından nezarethaneye getirilirken ''Hepimiz Hrantız, hepimiz Ermeniyiz'' şeklinde sloganlar attı.
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 16:12